Davacı tarafa menfi tespit davası açmak için süre verilmiş, davacı tarafından Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/24 Esas sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasında görevsizlik kararı verilerek dava dosyası Samsun 1. Tüketici Mahkemesine gönderilmiş, mahkemesince 2021/554 Esas 2022/26 Karar sayılı karar ile arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, verilen karar 17/02/2022 tarihinde kesinleşmiş, davacı vekili 08/06/2022 tarihli dilekçesinde ve mahkememizdeki beyanında davalı tarafça tebligatın iptalinden sonra icra takibine devam edilmediğini, aleyhlerine alacak davası açılmadığını, an itibarıyla ortada aleyhlerine bir durum yokken açılacak menfi tespit davasının hukuki menfaat yokluğu nedeniyle reddi kuvvetle muhtemel olduğundan menfi tespit davası açmayacaklarını bildirmiştir. Dava, haksız takip ve haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Davacı dava dilekçesinde tespit raporu ile belirlenen 2.580, TL tamir masrafı ,1.800 TL boya masrafı olmak üzere 4.380 TL ile tespit yargılama masrafı 1.605 TLnın tahsili yönünden 5.985,00 TLlık maddi tazminat,10.000,00 TL ise manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davada maddi tazminat yönünden 5.280,00 TLnın kabulüne bakiye 705 TLlık maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.Davacı davasını belirsiz alacak şeklinde açmamış,tespit bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talep etmiş,mahkemece de bilirkişi incelemesi yapılmadan tespit raporuna göre hüküm kurulmuştur....
Dolayasıyla maddi zarara ilişkin talebin dinlenebilir olmadığı kanaatine varılmıştır. Kaldı ki iş kaybı yaşanıp yaşanmadığı da ispata muhtaç durumdadır. Manevi tazminat yönünden de sözleşme ihlalinin tek başına tazminat sebebi oluşturmayacağı, aynı zamanda ihlal ve hatalı işlemin davacının kişilik haklarına saldırı yani haksız fiil mahiyetinde olması gerekmektedir. Bu nedenle manevi tazminat talebi de redde mahkumdur. Davalı operatörün sunduğu mobil hatların aktivasyon ve deaktivasyon tablolarına göre ... hatlara davalının fazla ücret yansıtmasının davacıda tereddüt oluşturabileceği, hatların iptali nedeniyle davacıya yansıtılan ceza faturalarından sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmış olup aşağıdaki şekilde kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Türk Borçlar Kanununun "kişilik hakkının zelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarar karşılık manevi tazminat talep edebilir." şeklindeki 58.maddesindeki şartlar oluşmadığından manevi tazminat davasının reddine...'' gerekçesiyle menfi tespit yönünden davanın kabulüne manevi tazminat davası yönünden reddine karar verildiği görülmüştür. Dosya kapsamından davalının mükerrer icra takibi yapması hususu davacı yönünden kişilik haklarına saldırı mahiyetinde kabul edilmediğinden TBK 58. Maddesindeki şartların oluşmadığı anlaşılmaktadır....
K A R A R Davacı, davalı ile yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince, davalı tarafından ileride yapılacak villalardan bir adet satın aldığını, villa bedeli için 137.372,00 YTL ödeme yaptığı halde inşaata dahi başlanmadığını ileri sürerek ... olduğu 137.372,00 ytl nin ödeme gününden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, sözleşmenin kurulması aşamasında davalının dürüstlük kurallarına uymayarak gerekli özen ve ihtimamı göstermeyip maddi kaybına neden olduğundan şimdilik 10.000,00 ytl maddi tazminata, manevi kaybına karşılık da 2.000,00 ytl manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 25.9.2006 tarihinde verdiği ıslah dilekçesi ile talebinin 147.372,00 YTL menfi zarar ile 2.000,00 YTl manevi zararı olarak tahsilini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve birleşen manevi tazminat davasının usule ilişkin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne ve birleşen davanın ise kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili , davalı ... vekili ve birleşen davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız hacizden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi ve manevi tazminatın kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit, alacak ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile aralarındaki bayilik sözleşmesi nedeniyle müvekkili tarafından davalıya ödeme yapıldığı ancak davalının ürünlerin teslimini tam olarak gerçekleştirmediği bu nedenle müvekkilinin zarara uğradığı ayrıca fazla ödeme yaptığı halde davalı tarafından aleyhine icra takibi yapıldığını bellirterek, icra takibine konu alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine, 500 TL maddi zararın (ıslah dilekçesi ile 16.018,00 TL olarak artırılmıştır), 10.016,34 TL alacağın ve 5.000,00 TL manevi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkeme, menfi tespit istemli davada davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verildiğini ve bu tespit ile birlikte kararın kesinleştiğini, menfi tespit davasında aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmeyen davalının, eldeki tazminat davasında da kötü niyetli kabul edilemeyeceğini, bu nedenle ortada bir haksız fiil olduğunun kanıtlanamadığını belirterek davanın reddine karar vermiştir. Dosya kapsamından, davacının, davalı aleyhine Bozkır Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/146 esas sayılı dosyası üzerinden menfi tespit davası açtığı, yapılan yargılama neticesinde; davacının davalıya Bozkır 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/99 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği, bu kararın derecattan geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı, eldeki tazminat davasında, aleyhine başlatılan icra takibinin haksız olduğunu ve bu haksız eylem nedeniyle zarara uğradığını ileri sürmüştür....
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere; 1-Davacının maddi tazminat davasının REDDİNE, 2-Davacının manevi tazminat davasının REDDİNE, 3-Alınması gerekli 44,40 TL. harcın peşin alınan 119,55 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 75,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE, 4-Davalı istirdat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, 5-Davalı manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, 6-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA, 7-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra taraflara İADESİNE, Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince...