K sayılı kararı ile onandığını, müvekkili ile davalı arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedilmesinden dolayı müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, müspet zararın tazmini gerektiğini, uğradığı zararın tespiti ile müvekkil şirketin yapmış olduğu tüm masraflar, meydana gelen tüm müspet ve menfi zararlar ile kar mahrumiyeti ve denkleştirme bedelinin davalıdan tanzimini, şimdilik menfi ve müspet zarar ile mahrum kalınan kar tazminat için ...TL, denkleştirme tazminatı için ... TL olmak üzere ... TL tazminatın sözleşmenin fesih tarihi olan 12.12.2016 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Davaya konu olan olayda; açılan menfi tespit davası sonucunda çekteki imzanın davacıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davacının iddiasının aksine, dosya kapsamından taraflar arasında bir alacak verecek ilişkisi olduğunun anlaşılması, haciz ve muhafaza tarihi, olayın gelişim şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında, hükmedilen manevi tazminat fazladır, daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı taraf ayrıca, dava konusu edilen borcun tahsili için yürütülen icra takibi dolayısı ile manevi olarak gördüğü zarar için tazminat talebinde bulunmuş ise de, davacının manevi tazminat talebini haklı kılacak ve kendisi için etkili sonuçlar doğurmuş bir iddia ileri sürmemiş ve dolayısı ile manevi olarak uğradığı zararı ispat edememiştir. Bu nedenle davacı tarafın yerinde görülmeyen manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
5.000.00 YTL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İş kazalarından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında zararlandırıcı olaya neden oldukları ileri sürülen kişi veya kişilerin kusur oranlarının kesin olarak tespiti hem maddi hem de manevi tazminat miktarını doğrudan etkilemesi bakımından önem taşımaktadır. Zira maddi tazminat davalarında sigortalının kazanç kaybının hesaplanmasında davacının kendi kusuru oranında tespit olunan kazanç kaybından indirim yapılacağı gibi yine manevi tazminat davalarında hükmedilecek manevi tazminat miktarının takdirinde tarafların kusur durumu mahkemece öncelikle dikkate alınacaktır....
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaline ve maddi tazminata ilişkin karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısımlarının onanması, Manevi tazminat yönünden ise mahkeme kararındaki manevi tazminat gerekçelerinin davacı tarafından talep edilen manevi tazminata ilişkin talebin karşılığı olmadığı, davacının manevi tazminat talebine yönelik olarak tazminatın şartlarının oluşmadığından manevi tazminat yönünden kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir....
Gazetesi aleyhine gazetenin şantaj haberi yaptığı ve yayınladığı, tehditle para tahsil etme çalışması sürdürdüğü, davacının onur, şeref ve saygınlığını rencide edecek şekilde kişilik hakkının zedelenmesine yönelik saldırıda bulunduğu dair somut ve olguları ispatlayan maddi deliller bulunmadan, umuma açık ve herkesin ulaşabileceği bir şekilde alenen yayınladıkları belgeler ile hakaret suçunu işledikleri ve bu konuda davalı şirketin genel müdürünün de ceza aldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile otelin çeşitli yerlerine asılan ve dağıtılan duyuru yönünden takdiren 5.000TL manevi tazminat ve internet ortamında yapılan duyuru nedeni ile takdiren 5.000TL manevi tazminat olmak üzere toplam 10.000TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, maddi tazminat talebi atiye terk edildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Dava;Menfi tespit talebine ilişkindir. 1- Dosyadaki yazılara,hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle gerekçeli karardaki dava tarihi ve karar tarihine ilişkin yanlışlıkların mahallinde her zaman düzeltilebilir maddi hata niteliğinde bulunduğu, davalı kurumun takipte kötüniyetli olduğunun kabul edilemeyeceği, kötüniyet tazminatı ile maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine dair ilk derece mahkemesi gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin tüm, davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan istinaf itirazlarının reddine karar verilmelidir. 2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 10. Maddesinin 3 ve 4. Bentleri ile aynı tarifenin 13. Maddesinin 4....
Maddi ve 2.000 TL.manevi tazminat ile kullandırılmayan 2007 yılı için de 1.000 TL. Maddi ve 2.000 TL. Manevi tazminatın yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazla haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, yenileme katkı payını istemenin sözleşme, yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun olduğu gibi, yapılan bu imalatlar nedeniyle davacının devre tatil hakkının rayiç değerinin arttığını bildirip davanın reddini dilemiş, birleşen dava ile de , 2.388 TL:nin yasal faizi ile ödetilmesini istemiştir....
Şti firmasının ticari defter kayıtları incelendiğinde bedel karşılığıı herhangi bir mal alınmadığının görüleceğini, dava konusu haksız durum sebebiyle müvekkilinin telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağının oldukça açık olduğunu, dava konusu haksız durum sebebiyle müvekkilinin telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağının açık olduğundan kambiyo senetlerinin ödenmesini engeller mahiyette ve olası bir icra takibi neticesinde müvekkilinin uğrayacağı muhtemel zararların engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının giriştiği takipte haksız olduğunu, dava konusu haksız durum sebebiyle müvekkilinin telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağını, bu nedenlerle dava konu bono sebebiyle tazminat ve her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davayı aleyhine açılan menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....