DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İşbu talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı tarafça davalı şirkete karşı iş kazası nedeniyle maddi tazminat talepli dava açılmış olup, dava dilekçesi ile birlikte davalının menkul, gayrimenkul mal ve 3.kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir mahiyetinde haciz konulması talep edilmiş olup, mahkemece ayrı bir ara karar oluşturulmadan 19/10/2020 tarihli tensip tutanağının 10 nolu ara kararında ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olduğu, davacı tarafça mahkemece verilen tedbir talebinin reddine dair kararın istinaf edildiği anlaşılmıştır. 7151 sayılı HMK ve Bazı kanunlarda değişiklik yapılması hakkındaki kanunun 40. Maddesinde; 6100 sayılı kanunun 391. Maddesi değiştirilmiş ve ihtiyati tedbir talebinin reddi kararlarının gerekçeli olarak verileceği düzenlenmiştir....
tedbir konulmasına, ihtiyati tedbir taleplerinin kabul görmemesi halinde mahkemece belirlenecek bedel üzerinden taraflarına ihtiyati haciz yetkisi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olaydaki uyuşmazlık, maddi zararın ödetilmesi istemiyle açılan davada HMK’nın 389. ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, rücuen tazminat istemi ile açılan davada, davalıların malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 29/03/2021 tarihli ara kararı ile, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davacı hukuk müşaviri tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı, ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur....
HMK'nın 389/1. maddesinde; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." denilmekte olduğu, bu yasa hükmü uyarınca uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda, talebin trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebi olduğu, davalı adına kayıtlı taşınmazlar ile araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasının talep edildiği, talep konusu taşınmaz ve araçların uyuşmazlık konusu olmadığı anlaşılmakla, HMK'nın 389/1 hükmü gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Davacının her zaman ihtiyati haciz talep etmesi mümkündür....
Davalı sigorta şirketi vekili istinafa cevap dilekçesinde özet olarak; davacının ödeme gücü çok yüksek olan müvekkile aleyhine ihtiyati haciz/ihtiyati tedbir talebinde bulunmasında hukuken bir menfaatinin bulunmadığını, davacının haksız ve hukuka aykırı istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava konusu uyuşmazlık, trafik kazası sonucu maddi tazminat davasında davalı adına kayıtlı olduğu belirtilen araç ve başkaca taşınır ve taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir konulması talebinin mahkemece reddi üzerine, karara karşı davacı tarafça yapılan istinaf kanun yoluna başvurulmasından kaynaklanmaktadır. İhtiyati tedbir, 6100 sayılı HMK'da 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir....
dava konusunun trafik kazasından kaynakla tazminat istemi olduğu, davalının taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir uygulanmasının talep edildiği ancak ihtiyati tedbir kararının uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, ihtiyati tedbire konu talebin davaya konu uyuşmazlığı içermediği diğer yandan para alacağına ilişkin davalarda ihtiyati tedbir uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir koşullarının mevcut olmaması karşısında talebin reddine şeklinde karar verildiği ayrıca davacı vekilinin dava dilekçesinden ayrı olarak ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine yönelik talebinin de ayrı bir ara kararla değerlendirilerek"davacı vekili her ne kadar ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş ise de HMK'da böyle bir ibare bulunmadığı gibi koşullar oluşsada oluşmasada mahkemenin bu ibare ile ara karar tesis etmesinin mümkün olmadığı ancak davacı vekilinin talebinin ihtiyati haciz olarak...
Haksız ihtiyati tedbirden dolayı maddi tazminat davası açılabilmesinin şartları; icra edilmiş bir tedbir kararının bulunması, bu tedbirin haksız olması, tedbir sebebiyle zarar meydana gelmesi ve haksız ihtiyati tedbirle ortaya çıkan zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmasıdır. Maddi tazminat isteklerinde, manevi tazminat isteklerinden farklı olarak haksız ihtiyati tedbirden dolayı ihtiyati tedbir koyduran tarafın kusursuz sorumluluğu kabul edilmiştir. Yani icra edilmiş olan ihtiyati tedbirin haksız olması ve bir zarara neden olmuş olması sorumluluk için yeterlidir. Diğer yandan, haksız ihtiyati tedbir sebebiyle tazmini gereken zarar gerçek zarardır. Gerçek zarar, zarar verici eylem olmasaydı zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idi ise o durumun yeniden tesisi için gerekli olan miktar kadardır. Zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı da oluşabilecek zararlar gerçek zarar kapsamında değerlendirilemez ve bu sebeple tazminleri istenemez....
Diğer bir anlatımla, maddi tazminat davasında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, eldeki davada davalıya ait taşınır ve taşınmaz mallar davanın konusunu oluşturmadığından ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olması anlamındadır....
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, uyuşmazlık konusu şey üzerine ihtiyati tedbir şerhi konulabileceği anlaşılmaktadır. Somut olayda, trafik kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulması talep edilen aracın mülkiyeti ve davalının diğer taşınır ve taşınmaz malları ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bir başka ifade ile eldeki tazminat davasının konusu değildirler. Bu durumda, mahkemece usul ve yasaya uygun bir şekilde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi yerinde olmakla ihtiyati tedbir talep eden (davacı) vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....