WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtiyati tedbir ise; kesin hükme kadar olan süreçte ortaya çıkabilecek sakıncaları önlemek için hukukumuzda geçici nitelikte hukuki korumadır. İhtiyati tedbirin koşulları HMK'nun 389 madde de belirtilmiş olup; Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller ihtiyati tedbirin şart ve sebepleridir. Ayrıca HMK 390/3 maddesi gereğince ihtiyati tedbir talep eden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmelidir. Bu nedenlerle, ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir koşulları oluşmamış olduğundan, ilk derece Mahkemesince ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. O nedenle davacı istinaf talebinde haklı değildir....

-b maddesinde, "İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar'' aleyhine istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlemesi mevcuttur. Davacı tarafça dava dilekçesi ile öncelikle ihtiyati haciz aksi halde ise ihtiyati tedbir talebinde bulunulmasına rağmen mahkemece ihtiyati haciz talebi yönünden bir değerlendirme yapılmadığı ve bu konuda karar verilmediği anlaşılmıştır. Bu sebeple dairemizce inceleme konusu yapılabilecek bir karar bulunmadığından davacılar vekilinin ihtiyati haciz kararına yönelik istinaf başvurusu yönünden bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik ara karara karşı istinaf başvurusu yönünden ise; HMK.'...

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece 15/09/2022 tarihli ara karar ile; "davacı vekilinin tedbir talebinin kabulüne; Uyap üzerinden tespit edilen davalı Sinem Altunay'a ait 34 XX 324 plakalı araç ile davalı T3 T4 A.Ş.'ye ait 34 XX 944 plakalı araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasına"; "19/10/2022 tarihli ara karar ile de; davalıların ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; kazanın oluşumunda davacının tam kusurlu olduğunu ve bu nedenle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunamayacağını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine yöneliktir....

Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görüldüğünden, davacılar vekilinin bu hususa ilişkin istinaf talebinin de esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

Mahkemece 27/10/2022 Tarihli ara karar ile; ihtiyati tedbir konulması talep edilen taşınır/taşınmaz mallar ve alacakların dava konusu olmadığı, bu itibarla sırf alacağı teminat altına alabilmek amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin hukuken mümkün olmadığı, manevi tazminatın kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları, olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olduğu, bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamadığından davacılar vekilinin ihtiyati tedbir mahiyetindeki ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....

tedbir isteminin reddine dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kabule göre de ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararının teminatsız olarak verilmesi gerektiğini, takdir edilen teminatın da fahiş olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.HMK'nın 389/1. maddesinde ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği açıklanmıştır....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/07/2022 NUMARASI : 2022/277 ESAS DAVA KONUSU : None KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı istinaf başvurusudur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesinde “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması, ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması ve tedbir talep edilenin dava konusu olması gerekir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince verilen 22/07/2022 tarihli ara kararı ile; ".. iş bu davanın haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkin olduğu, HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir kararının sadece uyuşmazlık konusu taşınır ve taşınmaz mallar ile haklar üzerinde konulabilecek olması ve açılan davanın haksız fiilden kaynaklı maddi tazminat talebine ilişkin olduğu, davalılardan T3'a ait olduğu belirtilen taşınmazın uyuşmazlık konusu olmaması sebebiyle "ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve davalıdır şerhi konulması talebinin reddine " dair karar verildiği görülmüştür....

      Davacı vekilinin dava dilekçesinde açıkça, hak ve alacaklarıın dava boyunca güvence altına alınabilmesi ve dava sonunda infazının sağlanabilmesi için davalı şirketlerin araç ve gayrimenkullerinin UYAP’tan sorgulanarak tespit edilen araç ve taşınmaz mallarının üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ettiği, davacı vekili tarafından ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep edilmeyip ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, işverenin araç kaydı üzerine ihtiyati tedbir konulamayacağı anlaşılmaktadır. Belirtilen delil durumuna göre, ilk derece Mahkemesinin ihtiyati tedbir konulması talebinin kabulüne yönelik kararı hatalıdır....

      Haksız ihtiyati tedbirden dolayı maddi tazminat davası açılabilmesi için icra edilmiş bir tedbir kararının bulunması, bu tedbirin haksız olduğunun ortaya çıkması, tedbir sebebiyle zarar meydana gelmiş olması ve zarar ile haksız ihtiyati tedbir arasında uygun illiyet bağının bulunması şarttır. Maddi tazminat isteklerinde, manevi tazminat isteklerinden farklı olarak haksız ihtiyati tedbirden dolayı ihtiyati tedbir koyduran tarafın kusursuz sorumluluğu kabul edilmiştir. Yani, haksız ihtiyati tedbiri koydurtmuş olan tarafın bundan doğan maddi zararla sorumlu tutulabilmesi için ihtiyati tedbiri kötü niyetle istemiş ve koydurmuş olması gerekmez. İcra edilmiş olan ihtiyati tedbirin haksız olması ve bir zarara neden olmuş olması sorumluluk için yeterlidir. Öte yandan, haksız ihtiyati tedbir sebebiyle tazmini gereken zarar ise gerçek zarardır....

      UYAP Entegrasyonu