Öte yandan İİK.nun 128/a maddesine göre; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Şikayet tarihinden itibaren 7 gün içinde gerekli masraf ve ücretin mahkeme veznesine yatırılması halinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılabilir, aksi halde başkaca bir işleme gerek olmaksızın şikayet kesin olarak reddedilir" düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, davalı Denizbank A.Ş. tarafından Antalya 10. İcra Müdürlüğü’nün 2018/11233 Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığı, Anılan icra müdürlüğünce Alanya 2. İcra Müdürlüğüne yazılan talimat üzerine kıymet takdiri raporu düzenlendiği eldeki davanın bu kıymet takdirine itiraz niteliğinde olduğu, kıymet takdiri Alanya 2. İcra Müdürlüğü'nün 2019/46 Talimat sayılı dosyası ile yapıldığından kıymet takdirine itiraz davasında Alanya 2....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20.01.2011 tarih 2010/202 Esas 2011/17 Karar sayılı ilamı ile iptal edildiğinden artık bu icra emirlerinin tebliğine bağlı olarak yapılan haciz ve kıymet takdir işlemleri yok hükmündedir. Borçlulara çıkarılan yeni icra emirlerinin tebliğinden sonra alacaklı vekilinin hacizlerin yenilenmesi yönündeki başvurusunun yeniden haciz konulması talebi olarak kabulü gerekir. Bu durumda; sonradan haczedilen malların yeniden kıymet takdirlerinin yapılması zorunludur. Mahkemenin hacizlerin yenilenmesi talebini yenileme olarak ve icra emirlerinin iptali ile hükümsüz kalan kıymet takdiri işleminin de kıymet taktirine itiraz davasında incelenebileceği yönündeki kabulü doğru değildir. -2- 2013/2455-5273 SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; satış şartnamesi ve satış ilanı birlikte incelenmekle usule aykırılığın bulunmadığı, kıymet takdirine itiraz neticesinde Gebze 1....
Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraz dava dosyası olan Adana 1....
İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraz ve ihale ilgili delillerin hızlı toplanması ve değerlendirilmesi, ancak işlemi yapan memurluğun bulunduğu yer mahkemesinde mümkün olduğundan ve somut olayda da taşınmazın Bartın sınırları dahilinde olduğu, kıymet taktirinin istinabe yoluyla Bartın İcra Müdürlüğünce yaptırıldığı, bu itibarla da kıymet taktirine ilişkin şikayetin o yer İcra Mahkemesince incelenmesinin gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir. İcra İflas Kanunu'nun 128/a maddesindeki kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikâyette bulunabilirler hükmü dikkate alındığında; Somut olayda, kıymet takdiri talimat yoluyla Bartın İcra Dairesince yapıldığı anlaşılmakla şikayeti inceleme yetkisi Bartın İcra Hukuk Mahkemesine aittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi yapıldığı, borçluya icra emrinin 11.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği,müdürlükçe yapılan kıymet taktirinde taşınmaza 350.000 Tl kıymet taktir edildiği, kıymet taktirine itiraz üzerine İstanbul 10. İcra Hukuk mahkemesinin 2020/882 esas 2021/573 karar sayılı ilamı ile taşınmaza 410.000 TL değer biçildiği,Basın ilanı kurumuna yazılan yazıda tirajı 50.000 üzerinde bir gazetede ilanın istendiği,04.11.2021 tarihinde ilanın yapıldığı ve 30.12.2021 tarihinde yapılan ihalere taşınmaza 500.500.00 TL fiyat verilerek ihalenin bu bedel üzerinden gerçekleştirildiği görülmüştür....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12 maddesine dayalı meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16. maddesi uyarınca haciz konulmasına ilişkin icra memur işlemini şikayet ve İİK'nın 128/a maddesi uyarınca kıymet takdirine itiraz istemine ilişkindir. Meskeniyet şikayeti ve haciz konulmasına ilişkin icra memur işlemini şikayet, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, Salihli 1. İcra Müdürlüğünün 2014/358 Esas sayılı takip dosyasında davacının, borçlu Yunus Çümen mirasçısı sıfatıyla takip borçlusu olduğu ve davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu Manisa İli, Salihli İlçesi, Kırveli Mahallesi, 4176 ada 34 parsel 1 nolu bağımsız bölümün tapu kaydına 06/03/2014 tarihinde haciz şerhinin işlendiği tartışmasızdır. Salihli 1....
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/ alacaklı tarafından, İstanbul 10 İcra Müdürlüğünün 2020/1083 esas numaralı takip dosyası alacağından dolayı borçlulara ait gayrimenkuller üzerine haciz konduğunu ve gayrimenkullerle ilgili olarak kıymet takdirine gidildiğini, yapılan kıymet takdirlerinin usulüne uygun olmadığı ve bilirkişinin hazırladığı raporların usulüne uygun hazırlanmadığını ve kıymet takdirlerinin yasanın aradığı koşullarda yapılmadığını, borçlulara 103 madde davetiyesi yapılmadığını, borçlularla ilgili olarak bu usulsüzlüğün giderilmediği sürece yapılan kıymet takdirinin geçersiz olduğunu, hazırlanan raporun bu nedenle satışa yönelik olarak kabul edilemeyeceğini, borçlulara tebligat yapılmadığı için itiraz haklarını kullanamadıklarını, borçlulardan T3 ve Suzan Pancar'ın ikamet ettikleri ve aile konutu olan evinin haczedilemeyeceğini, İcra ve İflas Kanunu’nun 82/12 maddesinde borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini, dosyaya...
İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, ihale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Satılan malın muhammen bedelinin üstünde bir bedelle satılmış olması halinde, ihalenin feshini istemekte (kural olarak) hukuki yarar yoktur. Zarar unsurunun gerçekleşmemiş olması halinde şikayetçinin süresinde veya usulüne uygun kıymet taktirine itirazı ya da fesat iddiası var ise işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilmektedir. Şikayetçi süresinde kıymet takdirine itiraz etmemiştir. Kıymet takdiri raporu tebliğ edilmiş, tebligatın usulsüz olduğunu da ileri sürmemiştir. Şikayetçi, HMK'nun 119/1- e maddesi uyarınca iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır....
Buna göre ilk derece Mahkemenin "usulüne uygun şekilde kıymet takdirine itiraz davasında herhangi bir rapor bulunmaması sebebiyle ihalenin feshi davasında taşınmazın satış miktarı ile ilgili inceleme yapılmadığı" gerekçesi de dosya kapsamıyla uyumlu değildir. Bu düzenlemelere göre mahkemece yapılacak iş İstanbul Anadolu 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/357 esas sayılı dosyası getirtilerek mahkemesince yukarıda anılan ilkelere ve yasal düzenlemeye uygun olarak işlem yapılıp yapılmadığı incelenerek sonucunda şikayetçinin kıymet takdirine itirazının usul hükümlerine aykırı olarak incelemesiz reddedildiği ve itiraza uğrayan kıymet taktir raporu esas alınarak ihalenin gerçekleştirildiğinin tespiti halinde kıymet takdirine ilişkin şikayet nedenleri incelenmeli, gerektiğinde bu hususta keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak sureti ile varılacak sonuç çerçevesinde kıymet taktirine yönelik itirazın yerinde olduğunun anlaşılması halinde ihalenin feshine karar verilmelidir....