karşı yasal süre içinde kıymet takdirine itiraz davası açtıklarını, bu davanın derdest olduğunu, taşınmazın güncel imar bilgilerinin istenmediğini, taşınmazla ilgili davalar bulunmasına rağmen İİK 363/4 hükmünün gözetilmediğini belirterek ihalenin feshini talep etmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek 12788 ada 7 parsel sayılı taşınmaz ihalesinin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, satış ilanının tebliğ edildiği tarihte şikayetçinin ... iline taşındığı ve tebligat adresinde oturmadığı anlaşıldığından satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve ihalenin feshine karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kıymet takdirine itiraz yargılamasında şikayetçi borçlunun vekil ile temsil edildiği, verilen kararın dosya içinde...
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek 12788 ada 4 parsel sayılı taşınmaz ihalesinin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince, satış ilanının tebliğ edildiği tarihte şikayetçinin ... iline taşındığı ve tebligat adresinde oturmadığı anlaşıldığından satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesi ile şikayetin kabulüne ve ihalenin feshine karar verildiği, alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kıymet takdirine itiraz yargılamasında şikayetçi borçlunun vekil ile temsil edildiği, verilen kararın dosya içinde...
İİK'nın 128/a maddesine göre; kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde de, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir....
İİK'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması halinde söz konusu olur. Borçlunun, dilekçesinde gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili değildir. Somut olayda; borçlu ...'e yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince yapıldığı, ancak Tebligat Kanunu'nun 23/8. maddesi uyarınca, tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydın tebliğ evrakı üzerine yazılması zorunlu olduğundan ve şikayete konu 25.12.2015 tebliğ tarihli ödeme emri tebliğ evrakında bu kaydın bulunmadığı anlaşıldığından tebliğ işlemi usulsüz olup, başvuru bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayeti ile usulsüz tebligatı öğrenme tarihinin 16/07/2020 tarihi olarak tespiti talebine ilişkindir. 11.01.2011 tarihinde 6099 Sayılı Kanun'un 3. maddesiyle 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine eklenen 2.fıkraya göre; "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır''. Yine Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin "Bilinen Adreste Tebligat" başlıklı 16/2. maddesinde de; ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır'' hükmü yer almaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün usulsüz tebligatı inceleme yetkisi olmadığından dolayı itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere 30.10.2020 tarihinde taleplerinin reddine karar verdiğini, söz konusu icra dosyasına taraflarınca 28.10.2020 tarihinde vekalet sunulmuş olup yine aynı tarihte vekalet harcı yatırıldığını, 18.11.2020 tarih ve saat diliminden sonra icra dosyası içeriğinden bilgi sahibi oluklarını, usulsüz tebligat ve usulsüz tebligata bağlı diğer itirazlarının icra müdürlüğünce itiraz ve şikayeti kabil olmak üzere reddedildiğinin 18.11.2020 tarihinde öğrenildiğini, 7 günlük şikayet süresinin bu tarihten başlatılması gerektiğini, müvekkiline ödeme emrinin Tebligat Kanunun 21. maddesine göre usulsüz olarak tebliğ edildiğini belirterek, ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, Bakırköy 11....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte mahkemece kıymet takdiri raporu ile haczin öğrenildiğinin kabul edildiğini, oysa bu alacak için kıymet takdiri raporu alınırken haciz konulmadığını, ikinci ödeme emri nedeniyle ek haciz dahi konulmadığını, haciz konulmayan bir alacağa ilişkin kıymet takdiri yapılamayacağını, fiili haczin kıymet takdiri ile birlikte yapıldığı düşünüldüğünde öncelikle kıymet takdiri kararının alınması için taşınmazın hacizli olması gerektiğinin açık olduğunu, bu nedenle usulsüz ve hacizsiz yapılan kıymet takdiri raporu ile ekine sonradan yapılan fiili haczi öğrendiklerine karar verilmesinin usulsüz olduğunu, haczi öğrenme tarihlerinin 03/03/2022 olduğunu ve süresinde şikayette bulunduklarını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2022/30 E. 2022/34 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti ( Kıymet Takdir raporunda) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 17....
Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmış olsa da, şikayetçinin kıymet takdirine itiraz ettiği görülmektedir. Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin .../.... maddesine göre; Tebligat Kanunu'nun 2l/.... maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice; "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın TK'nun .../.... maddesine göre bu adrese yapılması"na dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup, tebligatı çıkaran mercii tarafından anılan şekilde şerh verilmeden, salt "mernis adresi" ibaresine dayanılarak, tebliğ memuru tarafından .../.... maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz. Somut olayda borçluya yapılan satış ilanına ilişkin tebliğ mazbatasının incelenmesinde; “Gösterilen adrese gidildi....