Her ne kadar somut olayda, feshi istenilen ihaleye konu olan taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmış olsa da, şikayetçinin kıymet takdirine itiraz ettiği görülmektedir. İİK'nun 128/a-1. maddesi ilk cümlesine göre, kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine verilen karar kesin nitelikte olmakla birlikte, anılan hükümler ihalenin feshi aşamasında incelenebilir (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı)....
Eldeki davada; şikayetçi borçluya kıymet takdir raporunun 15/08/2019 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine, borçlunun süresinde (yani 20/08/2019 tarihinde) kıymet takdirine itiraz şikayetinde bulunduğu,Hayrabolu İcra Hukuk Mahkemesi'nin 01/11/2019 tarih ve 2019/45 E. 2019/66 K. sayılı kararı ile; kıymet takdirine itirazın kabulüne karar verildiği ve dolayısıyla icra müdürlüğünce aldırılan kıymet takdir raporunun usulüne uygun olarak kesinleştiği,dava dilekçesinde borçlunun kıymet takdir raporunun kendisine 15/08/2019 tebliğ edildiğini beyan ettiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi borçluya satış ilanının 09/12/2019 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, çekin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti incelenmeksizin icra takibinin itiraz eden borçlu açısından iptaline karar verildiği görülmektedir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/323 Esas, 2020/592 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli 59,30 TL istinaf karar harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3- Duruşma açılmadığından, davalı lehine vekalet ücreti takdirine gerek bulunmadığına, 4- Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5- HMK'nın 333. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa geri verilmesine, İlişkin, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda usulsüz tebligat şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin, takibin iptali şikayeti yönünden İİK'nın 364/1 maddesi ve HMK'nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesinin 22.05.2019 tarih ve 2019/1165 E. - 2019/893 K. sayılı kararı ile borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği görülmüştür. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlunun, ihalesi yapılan taşınmaz yönünden vekili aracılığıyla aynı mahkemenin 2017/202 E.-2017/700 K. sayılı dosyası üzerinden kıymet takdirine itiraz ettiği, anılan mahkemenin 22.12.2017 tarihli kararının takip dosyasında mevcut olduğu, alacaklı vekilinin de, kıymet takdirine itiraz yargılamasına katılarak borçlunun vekille temsil edildiğinden haberdar olduğu, vekilin azledildiğine veya istifa ettiğine dair dosya içerisinde herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir....
Somut olayda, borçlunun, ihalesi yapılan taşınmaz yönünden vekili aracılığıyla aynı mahkemenin 2016/1145 E. - 2017/386 K. sayılı dosyası üzerinden kıymet takdirine itiraz ettiği, anılan mahkemenin 19/04/2017 tarihli kararının talimat takip dosyasında mevcut olduğu, alacaklı vekilinin de, kıymet takdirine itiraz yargılamasına katılarak borçlunun vekille temsil edildiğinden haberdar olduğu, vekilin azledildiğine veya istifa ettiğine dair dosya içerisinde herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının, kıymet takdirine itiraz eden vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, söz konusu mahkeme kararının dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında, artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz....
Her ne kadar, mahkemece, 'kıymet taktirine yönelik 13.09.2014 tarihli keşifte taşınmazda borçlu ve eşinin oturduğunun tespit edildiği, yine borçlunun icra müdürlüğüne sunduğu 16.10.2014 havale tarihli dilekçesinde kendi el yazısı ile tarihi 15.09.2014 olarak belirttiği, belirttiği bu tarihin kıymet taktirinden 2 gün sonra olduğu, bu tarihte usulsüz tebliği öğrendiği, icra mahkemesine yaptığı başvurunun 7 günlük süreden sonra olduğu' gerekçeleri ile şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiş ise de; İİK'nun 103.maddesi uyarınca haczin borçluya usulüne uygun olarak bildirilmediği, kıymet takdirine yönelik 13.09.2014 tarihli keşfin borçlunun yokluğunda yapıldığı, kıymet takdir tutanağında borçlu imzasının bulunmadığı, tutanakta “ikamet eden ... ve eşi ...” ibaresinin yazılı olduğu, ancak 103 ihbarnamesi yerine geçmek üzere kıymet takdir tutanağının bir örneğinin borçluya ya da eşine tebliğ edildiğine dair bir beyanın bulunmadığı görülmektedir....
yaptığını, e-satış sitesinin Türkiye geneline hitap etmesi ve sitede resimlerin yüklenmiş olması halinde katılımın daha yüksek olacağının hayatın olağan akışına da uygun olduğunu, kıymet takdirinin kesinleşmeden satışın yapılmasının ihalenin feshi gerekçesi olduğunu ve satış ilanı usulsüz tebliğ edildiği içinde ihale tarihinin öğrenme günü sayılarak 7 günlük sürede hem kıymet takdirine itiraz edildiğini hem de ihalenin feshinin talep edildiğini, Yargıtayın uygulamalarına göre bu şekilde açılan davaların kıymet takdirine itiraz davası olarak görülerek kıymet takdirinin yeniden yapılmasına da karar verilmesinin gerektiğini beyan ederek, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Asile yapılan tebligat hüküm ifade etmez. ... 23. İcra Müdürlüğü'nün 2013/9 esas sayılı takip dosyası incelendiğinde, birden fazla taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu edildiği, bu taşınmazlardan ... ili ... ilçesinde 1 parselde tapuya kayıtlı 4 nolu bağımsız bölüm ile ilgili yazılan talimat uyarınca ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/399 Talimat sayılı dosyasından yapılan kıymet takdirine, borçlu vekili olarak Av. ... tarafından itiraz edildiği, ... 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02.07.2013 tarihli, 2013/273-396 sayılı kararının asıl icra dosyası olan ... 23. İcra Müdürlüğü'nün 2013/9 esas sayılı dosyası içinde bulunduğu görülmektedir.Bu durumda, her ne kadar borçlu tarafından vekili Av. ... azledilmiş ise de, borçlunun diğer vekili olan Av....'in kıymet takdirine itirazına ilişkin ... 7....
Davacılar yönünden yapılan incelemede; Davacılar vekili kıymet takdir raporunun müvekkillerine tebliğ edilmediğini öne sürmüş ise de takibin kesinleşmesinden sonra kıymet takdir raporunun tebliği üzerine davacılar T2 T1 ve T3 Tic A.Ş. vekillerine tebliğ edildiği, borçlu şirket tarafından İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/551 Esasına kayden 19.03.2020 tarihinde kıymet takdirine itiraz edildiği, taşınmazın satışında mahkemece belirlenen değerin dikkate alınmak suretiyle ihaleye çıkıldığı, davacıların takip dosyasında birden fazla vekille temsil edildiği, azil öncesi borçlular vekili Esra İnan'a tebligat çıkarıldığı gibi diğer vekillere de tebligat yapıldığı, davacılardan Efe ve Levent Ayaz'ın diğer ipotekli taşınmaza ilişkin kıymet takdirine itiraz ettiği ancak davaya konu taşınmaza ilişkin kıymet takdirine itiraz etmediği anlaşılmıştır. Satış ilanı tebligatının davacıların vekili olan ve azledildiği takip dosyasına 28.04.2021 tarihinde bildirilen Av. Esra İnan ve Av....