İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili banka arasında akdedilen sözleşmenin tüketici sözleşmesi niteliğinde olduğunu, kredi veren kuruluş olarak müvekkili bankanın davalı tüketici ile yaptığı kredi kullandırma niteliğine haiz olan Tüketici Kredisi Sözleşmesi'nden kaynaklandığını, 6502 sayılı TKHK hükümlerinin uygulanması gerektiğini, TKHK'da arabuluculuğun dava şartı olarak belirtilmediğini, ticari kuruluş olan müvekkili bankanın yaptığı işlemlerde karşı tarafın tüketici olması durumunda uygulanacak kanun ve hükümlerin işin niteliğine göre belirlenebileceğini, sözleşmenin niteliği ve amacı göz önünde bulundurulduğunda 6502 sayılı TKHK'nın madde 22 ve devamı hükümlerin uygulanması gerektiğini, taraflar arasında müvekkili bankanın tüketici kredisi kullandırması neticesinde davalının tüketici sıfatı ile işlem yaptığı bir sözleşmenin gerçekleştirildiğini, davanın nispi ticari dava olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını beyan ederek yerel mahkeme...
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili banka arasında akdedilen sözleşmenin tüketici sözleşmesi niteliğinde olduğunu, kredi veren kuruluş olarak müvekkili bankanın davalı tüketici ile yaptığı kredi kullandırma niteliğine haiz olan Tüketici Kredisi Sözleşmesi'nden kaynaklandığını, 6502 sayılı TKHK hükümlerinin uygulanması gerektiğini, TKHK'da arabuluculuğun dava şartı olarak belirtilmediğini, ticari kuruluş olan müvekkili bankanın yaptığı işlemlerde karşı tarafın tüketici olması durumunda uygulanacak kanun ve hükümlerin işin niteliğine göre belirlenebileceğini, sözleşmenin niteliği ve amacı göz önünde bulundurulduğunda 6502 sayılı TKHK'nın madde 22 ve devamı hükümlerin uygulanması gerektiğini, taraflar arasında müvekkili bankanın tüketici kredisi kullandırması neticesinde davalının tüketici sıfatı ile işlem yaptığı bir sözleşmenin gerçekleştirildiğini, davanın nispi ticari dava olarak nitelendirilmesinin doğru olmadığını beyan ederek yerel mahkeme...
Somut olayda, davacıların mirasbırakanı ile dava dışı banka arasında tüketici kredisi sözleşmesi düzenlendiği, davalı tarafından tüketici kredisi kapsamında hayat sigortası yapıldığı, mirasbırakanın ölümünden sonra davalı sigorta şirketince murisin poliçe başlangıç tarihinden önceki hastalığı bulunduğu ve bu hastalığı beyan etmediği gerekçesi ile kalan kredi borcunun düzenlenen sigorta sözleşmesi gereğince karşılanmadığı, dava dışı banka ya ödenmeyen tüketici kredisinin kalan kısmının ödenmek üzere davalıdan tahsili istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlığın konusu, olayda, davacıların irsi halefi oldukları murisleri ile davalı arasında tüketici kredisi ve hayat sigortası sözleşmesi bulunmakta olup ihtilaf bu sözleşmeden kaynaklanmaktadır....
TİCARİ EMTEA KREDİSİ açıklaması ile müşterinin hesabına borç kaydedildiği, aynı gün 13.000,00 TL yatırılarak ödendiği görülmüştür. 3. Tüketici kredisi Sözleşmesi ekinde yer alan Kredi Geri Ödeme Planı'nda yer alan kredinin kullandırımıyla ilgili bilgiler incelendiğinde kullanılan Kredinin Bireysel Ticari Emtia Kredisi olduğu, Komisyon Oranının % 2,063 olarak belirlendiği ve kullanılan 600.000,00 TL kredi için Komisyon tutarının (BSMV % 5 dahil) 12.996,90 TL olduğu kredinin Gayrimenkul-2. El İşyeri alımı için kullanıldığı görülmektedir 4. Kredi Sözleşmesi ve ekinde yer alan Kredi Geri Ödeme Planı, Davalı Banka, davacı ... ve Kefiller tarafından imzalanmıştır. Netice Olarak; Taraflar arasında Tüketici Kredisi Sözleşmesi ve ekinde yer alan Kredi Geri Ödeme Planı 10.04.2009 tarihinde imzalanmıştır. Kredi Geri Ödeme Planında yer alan bilgilerden; Kullanılan 600.000,00 TL Kredinin türünün, Bireysel Ticari Emtia Kredisi olduğu Gayrimerikul- 2. El İşyeri alımı için kullanıldığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada İstanbul 5. Sulh Hukuk ve İstanbul 4. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R – Dava, davacı ile dava dışı ... arasında düzenlenen, davalının da kefil olarak imza attığı genel kredi sözleşmesi uyarınca ödenmeyen kredi bedeli için başlatılan icra takibine yapılan itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesince, davacı banka ile dava dışı ... arasında imzalanan kredi sözleşmesinin " takside bağlı tüketici kredisi " olduğu ve kredinin niteliği itibariyle davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 4....
Kredinin verildiği tarihte yürürlükte olan “Bireysel Kredilerde Bağlantılı Sigortalar uygulama Esasları Yönetmeliği”nin “İhtiyari sigortalar” başlıklı 6. maddesinde “Kredi ile bağlantılı olarak yapılacak ihtiyari sigortalarda, kredi ilgilisinin menfaatinin sigorta edilmesi, sigorta sözleşmesi ile sunulan teminatların kredi konusu ve kredi kullananın ihtiyaçları ile uyumlu olması esastır. “Bilgilendirme yükümlülüğü” başlıklı 7. maddesinde “(1) Kredi ile bağlantılı olarak yapılacak sigortalar konusunda, kredi sözleşmesi yapılmadan önce, kredi kuruluşu tarafından kredi kullanana bilgi verilir. Söz konusu bilginin verilmesine ilişkin usul ve esaslar Müsteşarlıkça tespit edilir. (2) Kredi kuruluşunun aracı olduğu kredi bağlantılı sigorta sözleşmelerine ilişkin bilgilendirme yazılı olarak yapılır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı, müvekkili ile imzalamış olduğu 14/04/2015 tarihli Tüketici Kredisi Sözleşmesi ile 5.000,00 TL, 19/01/2015 tarihli Tüketici Kredisi Sözleşmesi uyarınca 11.500,00 TL bedelle kredi kullandığını, borçlarına süresinde ödememesi nedeniyle davalıya ek bir imkan sunularak 22/08/2016 tarihli borç tasfiye sözleşmesi ile kredi hesaplarının kullanımından doğan borçların yapılandırıldığını, borcun ödenmemesinden dolayı İstanbul 4. İcra Müdürlüğü'nün 2016/35865 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itiraz ettiğini, bilirkişi raporunun haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ihtarnamelerin usulüne uygun olarak gönderilmiş olup takip tarihinden önce muaccelliyet ve temerrütün gerçekleştiğini, eksiken inceleme ile hüküm kurulduğunu bu nedenlerle ilk derece kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
den muaf olmasına rağmen davacının kullandığı krediden tahsil edilmesi, kredi miktarının 1.500.000 TL olması, ödeme tablosunda kredinin işyeri kredisi olarak gözükmesi nedenleriyle davaya konu kredinin ticari maksatla alındığı, kredi sözleşmesinin tüketici kredisi niteliğinde bulunmadığı, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı deliller ile gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2017 NUMARASI : 2016/561 ESAS-2017/266 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) KARAR : Nazilli 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/06/2017 tarih ve 2016/561 Esas-2017/266 Karar sayılı karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmış olmakla, dosyada bilgi ve belgeler değerlendirilerek gereği düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili banka arasında GKS imzalandığını, kredi taksitinin ödenmemesi nedeni ile hesabın kat edilerek davalıya tebliğ edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine Nazilli 1.İcra Müd.'nün 2015/1121 E.sayılı dosyasından yapılan takipte itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Dava, kredi kartı ve tüketici kredisi sözleşmesi uyarınca kullanılan kredilerin tahsili için başlatılan takibe karşı açılan itirazın iptali davası kapsamında talep edilen ihtiyati haciz istemine ilişkindir....
Mahkemece, kredi sözleşmesinde ürünün tam ve eksiksiz teslim alındığı yazılı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davanın tüketici mahkemesi sıfatıyla açılıp, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakıldığı halde karar başlığına "tüketici mahkemesi sıfatıyla" yazılmaması maddi hataya müstenit olup, mahallinde her zaman düzeltilmesi mümkün olduğundan bozma sebebi olarak görülmemiştir. 2-Davacı ile dava dışı Koç tüketici fianansmanı ve kart hizmetleri A.Ş. arasında tüketici kredisi sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşmenin matbu olarak hazırlanıp, bedel, taksit, faiz oranı, kimlik bilgileri kısımlarının boş olduğu ve özellikle kredi konusu ürünü teslim alındığı kısmında matbu olarak yazıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin bağlı kredi olduğu dosya içeriği ile sabit olduğu gibi bu husus taraflarında kabulundedir....