Davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkin olup, 04.03.2013 tarihinde açılmıştır. Dosya kapsamından davacının ve davalı kooperatif başkanının imzasını taşıyan 03.06.2003 tarihli belgede davacı ...'nın davalı kooperatif yönetim kurulunun 19.05.2003 tarih ve 2 sayılı kararı ile ortaklığa kabul edildiğinin belirtildiği, davacı adına düzenlenen davalı kooperatif üye kimlik kartında 170 nolu üye olduğunun yazılı olduğu, yine davacının ve davalı kooperatif adına kooperatif başkanı.....'...
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda,iddia, savunma, dosya kapsamına göre, davacının davalı kooperatif üyeliğini yetkilendirdiği diğer davalı... Ltd. Şti. aracılığı ile elde ettiği, davalı kooperatifin dava dışı üyelerinin de bu yöntemle kooperatif üyeliğini kazandıkları, davacının akçalı yükümlülüklerini yerine getirdiği, davalıların birlikte hareket ettikleri gerekçesiyle, davalı... şirketin yönelik davanın reddine, davacının davalı kooperatif ortağı olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kararı, davalı Kooperatif vekili temyiz etmiştir....
Kişiye satış yoluyla devrettiği ancak devir ettiği taşınmaz karşılığı olan davalı kooperatif üyeliğini taşınmazı devir alan kişiye devretmediği, yani devir ettiği taşınmaz karşılığı olan davalı kooperatif üyeliğinin davacının üzerinde kaldığı, davacının kooperatif üyeliği karşılığında nemalandığı ancak faaliyeti devam eden davalı kooperatif yükümlülüklerinden sorumlu olmadığını iddia ederek üyelikten istifasının kabul edilmesini talep ettiği, kanun ve kooperatif ana sözleşmesine göre kooperatif ortaklığından çıkma hakkını kullanmak için davacının üyelikten çıktığının kabul edilmesi halinde tarafların karşılıklı kazanımlarını birbirlerine iade etmeleri gerektiği, yani davacının bu durumda kooperatiften edindiği konutu kooperatife geri iade etmesi, kooperatifin de kanun ve ana sözleşmeye göre davacının yapmış olduğu ödemeleri iade etmesi gerektiği, davacının davalı kooperatiften aldığı konutu geri vermedikçe aidat ödeme yükümlülüğü ve kooperatif üyeliğinin devam ettiği, her ne kadar dava...
Somut olayda, davacı taraf icra takibinde, dava dilekçesinde ve duruşmalarda davalının kooperatif üyesi olduğunu ileri sürerken, davalı taraf ise ferdileşmeye geçen daireyi satın aldığını, fakat kooperatif üyeliğini devir almadığını, kooperatif üyesi olmadığını ileri sürdüğüne göre, davalının kooperatif üyeliği hususu tartışmalıdır. Bu durumda, uyuşmazlık kooperatif hukukundan kaynaklandığından, davaya bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesi ve/veya Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. 2)Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
Dosyanın incelenmesinde, davacı kooperatif ile ....rasında yapılan sözleşme gereği 10.05.2003-26.01.2004 tarihleri arasında kooperatifin muhtelif işlerini yaptığı,sözleşmede işin 15.05.2003 tarihinde başlayıp 7 ay içinde bitirileceğinin yer aldığı, .....2007/3-2008/7 dönemine ait prim borcuyla ilgili ........takip nolu ödeme emrinin kooperatif adına başkan ....ile kooperatif üyesi ...... gönderildiği,davacı kooperatif tarafından ilgili şirketin 10.05.2003-26.01.2004 tarihleri arasında kooperatife ait işleri yaptığı, borç çıkartılan dönemde kooperatif ile ilgil bir çalışma yapmadığından bahisle ödeme emrinin iptalinin talep edildiği,mahkemece davanın kabulüne,ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
Davalı kooperatif cevabında; davacının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini savunarak davanın reddini istemiştir....
Plakalı araçtaki %64'lük payın davacı adına trafiğe kayıt ve tesciline, davalı kooperatif üyeliğine ilişkin davanın ise, davalı ... adına olan bir adet kooperatif hissesi bölünemeyeceğinden reddine karar verilmiştir. Karar, davacı ile davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. ...-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı kooperatife kayıtlı aracın mülkiyeti ile kooperatif üyeliğinin aidiyetine ilişkindir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 99/.... maddesi "Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır." hükmünü içermektedir. Somut olayda, davacı davalı kooperatifteki davalılardan Halit'in üyeliğinin %64'lük kısmının kendisine ait olduğunu ileri sürerken, davalı ... ise üyeliğin kendisine ait olduğunu, diğer davalı kooperatif ise kooperatif hissesinin bölünemeyeceğini ileri sürdüğü anlaşıldığından, kooperatif üyeliği hususu tartışmalıdır....
Mahkemece, iddia, savunmalar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalı kooperatif eski başkanı ... arasında üyelik sözleşmesi imzalandığı, davacının muhtelif tarihlerde toplam 25.100,00 TL kooperatife ödeme yaptığı, ayrıca davalı ... ile kooperatif arasında davacının da aralarında bulunduğu ...'ın bu şekilde sözleşme yaptığı kişilere ödemelerin kooperatif tarafından yapılacağı hususunda mutabakat sağlandığı gerekçesiyle, davalılar ... ile dahili davalılar ...'ın diğer mirasçıları yönünden davanın reddine, davalı .... Konut Yapı Kooperatifi yönünden davanın kabulü ile 25.100,00 TL'nin ihtar tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece kooperatif defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak, eski yöneticisi ...'...
- KARAR - Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili, ... sitesinde konut sahibi olan müvekillerinin, bunun doğal sonucu olarak davalı işletme kooperatifinin üyesi ve site kat maliklerinin ortak mülkiyetinde olan iş yerleri, spor kompleksi ile diğer üniteler üzerinde de hak sahibi olduklarını, buna rağmen müvekkillerine, işletme gelirlerinden hisseleri oranında pay ayrılmadığını, genel kurullara çağrılmadıklarını ileri sürerek, müvekillerinin davalı kooperatif üyesi olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davalarda davalı kooperatif vekili, davacıların kooperatif üyesi olmadıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Taraflar arasındaki kooperatif davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davadışı kooperatif üyesi olan ...'ın hissesini devraldığını ve üye kaydı yapılması için davalı kooperatife başvurduğunu ancak davalının, dava dışı kooperatif üyesi ile eşi arasındaki anlaşmalı boşanma davasına konu protokolü gerekçe gösterip müvekkilinin üyelik kaydını yapmadığını ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunun tespiti ile manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, "dava dışı ...'ın 06.04.2011 tarihli anlaşmalı boşanma protokolü uyarınca kooperatif hissesini 60.000,00 TL bedelle eşi ...'...