WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kooperatif üyesi olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    in ilk derece mahkemesi kararından sonra 04.04.2022 tarihinde vefat ettiği Uyap kayıtlarından anlaşılmış olup, vekalet ilişkisi ölümle son bulduğundan, davacının mirasçılarının davaya devam edip etmeyeceklerinin tespiti ile buna yönelik olarak, vefat eden davacı vekiline, davacının, nüfus kaydına göre tespit edilen mirasçıları tarafından verilmiş vekâletnamesi var ise bunu sunmak üzere süre verilmesi, aksi halde anılan mirasçılara gerekçeli karar ve davalı vekilinin istinaf dilekçesinin ayrı ayrı tebliği ile davaya devam edip etmeyeceklerinin tespiti, -Ayrıca dava sonuna kadar kooperatif ortağı olunmasının genel kurul iptali davalarında dava şartı olması nedeniyle, davacının mirasçılarının murisin payını alarak kooperatif ortaklığından çıkma gibi bir durumlarının bulunup bulunmadığının da belgeleriyle davalı kooperatiften sorulması üzere, Belirtilen eksiklikler tamamlandıktan sonra istinaf incelemesi için gönderilmesi için dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmesi gerekmiştir...

      Davalı vekili, davacı ile dava dışı ... arasındaki 01.11.2001 tarihli devir senedinin gerçek bir pay devri olmayıp, borç ilişkisi için yapılan kontgaranti olduğunu, sözleşmenin 3. maddesinde, borç ödendiğinde hisse devrinin hükümsüz kalacağının düzenlendiğini, 11.09.2008 tarihli "sulh, ibraname ve alındı belgesine" göre borç ödendiğinden davacıya yapılan hisse devrinin hükümsüz kaldığını, davacının kooperatife hiçbir ödemede bulunmadığını, 28.11.2004 tarihli yönetim kurulu kararıyla davacının kooperatif ortaklığından ayrılma talebi kabul edilerek çıkarılmasına ve ...'...

        ye ait olan şirket arasında özel iş ilişkisi ve ortaklık anlaşması bulunduğunu, birbirlerinin her türlü işlerinden haberdar olduklarını ileri sürerek, davalılar arasında muvazaalı ve kötüniyetli olarak yapılan hisse devrinin iptaline, ilgili hissenin müvekkili tarafından belirlenen... adına aidiyetinin tespitine, davalı kooperatif kayıtlarında müvekkili tarafından gösterilen... adına devir işlemlerinin hükmen tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkili ile diğer davalılar arasındaki hisse devrinin muvazaalı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı kooperatif vekili, davanın müvekkili kooperatifi doğrudan ilgilendirmediğini, ...'ye yapılan devrin 12.07.2000 tarihinde o günlü yönetim kurulu tarafından kooperatif kayıtlarına işlendiğini savunmuştur. Diğer davalılar, davaya cevap vermemişlerdir....

          E, ....K sayılı ilamı gözetilerek inceleme yapılması ve rapor tanzimi istenilmekte olup davacı kooperatifin davaya konu genel kurulu olan 15.05.2022 tarihli genel kurul 9. maddesi ile alınan kararda inşaatların henüz bitmemiş ve hala devam ediyor olması sebebiyle üyelerden alacak talebinde bulunulduğunu bildirilmiştir.Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, davacının takibe konu alacak nedeni ile davalıdan alacaklı olup olmadığının tespiti için delillerin toplanmasından sonra bilirkişi heyetinden 19/02/2024 tarihli rapor alınmış olup raporda da belirtildiği üzere, inşaatlar devam ederken üyelik devam ettiği sürece inşaatın maliyetinin artması halinde finansmanı için ücret alınabilecek olması da dikkate alınarak davacının davasında haklı olduğu değerlendirilmiş ve böylece, davanın kabulü ile, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin ... sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın iptali ile takibin toplam 21.145,36-TL alacak üzerinden devamına, kabul edilen asıl alacak bedeli olan 20.000,00...

            Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, kooperatif ortaklığından çıkarma kararının iptali, mümkün olmaz ise konut karşılığı tazminat ve kira kaybının tahsili istemlerine ilişkindir. Hukuki yarar dava koşulu olup, mahkeme dava şartlarını re'sen incelemekle görevlidir. Hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar devamı da gereklidir. Gerçekten de, ortaklık hak ve sıfatına bağlı olarak dava açan kişinin, şayet yargılama sırasında bu ortaklık sıfatı sona erecek olursa, artık davayı takip ve sonuçlandırmakta hukuki yararı kalmaz. Davacının, kooperatif ortaklığından çıkarma kararının iptali isteminin kabulüne karar verilmesi ve bu kararın kesinleşmesi halinde, davacının, diğer istemlere ilişkin aktif dava ehliyetinin varlığı belirlenmiş olacağından, bundan sonra anılan diğer istemlerin esası mahkemece incelenebilecektir....

              Kooperatifi'nden kooperatif üyeliğinden çıkarılması nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000.TL tutarındaki alacağının ve davacının kooperatif ortaklığından çıkarıldığı yıla ait bilanço ve gelir gider tablosunun onaylandığı 01.04.2012 tarihli genel kurul tarihinden itibaren bir ay içerisinde ödenmemesi sebebiyle 01.05.2012 itibaren işlemiş faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, haklı davanın ıslah dilekçesi doğrultusunda 191.696,13 TL alacak ile alacağa işlemiş 181.885,49 TL yasal faiz yönünden alacak olmak üzere kabulü ile davalıdan alınıp müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı kooperatif üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

                Davalı vekili; davacının kooperatif ortaklığından çıkarılmasının kooperatif ana sözleşmesinde gösterilen sebep ve prosedürlere ve Kooperatifler Kanunu'nun 16.maddesinde belirtilen yönteme uygun olarak yapıldığını, kooperatif ana sözleşmesi incelendiğinde görüleceği üzere kooperatif menfaatlere ve ortaklık sıfatı ile bağdaşmayan iş ve işlemlerde bulunan ortakların yönetim kurulunu teklifi ve genel kurul kararı ile ortaklıktan çıkarılmalarının mümkün olduğunu, davacı yönetim kurulu üyeliğinden istifasının ardından da kooperatif aleyhine asılsız söylemler ile kooperatif tüzel kişiliğini ve diğer yöneticilerin zan altında bırakıcı tavırlar içine girdiğini, hatta bu durumdan rahatsız olan kooperatif denetçileri ... ve ... de denetçilik görevlerinden istifa ettiklerini, savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  nin ortaklıktan çıktığının tespiti ile ortaklıktan çıkan paydaşların paylarının dağılımının tespitine ve ilgili payların tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar adına usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalının duruşmalara katılmadığı, süresi içerisinde cevap dilekçeside sunmadığı görülmüş, 6100 sayılı HMK'nın 128. Maddesinde belirtildiği üzere dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, Limited şirketteki ortağın ortaklıktan çıktığının tescil ve ilanı ve ortaklıktan çıkan paydaşın pay dağılımının tespiti davasıdır. Ankara ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/282 esas sayılı dava dosyasında davacı ... tarafından limited şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi davası açılığı, mahkemenin 16/01/2014 tarihli kararında davanın kabulü ile ...nde kayıtlı ... Tasarım Üretim Pazarlama limited şirketindeki ortaklıktan davacı ...'...

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi K A R A R Dava, kooperatif ile üyesi arasında kooperatif ortaklığından kaynaklanan ... iptali ve tescil istemine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu