Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra ,davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 20.8.2004 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, ancak tatil hakkını hiçbir şekilde kullanmadığını, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, cayma belgesinin verilmediğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, 30.9.2009 tarihli ihtarla sözleşmeyi feshederek, ... olduğu paranın iadesini istemişse de talebinin kabul edilmediği ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....

    KARAR Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 11.9.2001 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, ancak tatil hakkını hiçbir şekilde kullanmadığını, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, cayma belgesinin verilmediğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, 30.9.2009 tarihli ihtarla sözleşmeyi feshederek, ... olduğu paranın iadesini istemişse de talebinin kabul edilmediği ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 4200euro bedelin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....

      a belirlenen kaparo bedeli içinden 2.000 TL emlakçılık ücreti olarak ödendiğini, davalı tarafından sadece kalan 3.000 TL kaparo olarak alındığını, davalının dava konusu sözleşmeden caymadığını, kaparo iade yükümlüğü olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmede davalıya ödenen kaparo bedelinin iadesi için 4 farklı olasılık ve şart belirlendiğini, satış bedelinin tamamının kredi veren bankaca davalıya ödenmesi, 5.11.2008 tarihine kadar satış bedelinin tamamının alıcı tarafından satıcıya teslim edilerek tapuda işlem yapılmaması durumunda davalının sözleşmeden cayması, 05.11.2008 tarihine kadar kredi veren bankanın hazır olduğu bildirimi yapılarak satıcının tapuya davet edilmemesi halinde davalının sözleşmeden cayması, satışın satıcıdan kaynaklanan bir nedenden dolayı gerçekleşmemesi, bu dört şarttan hiçbirinin gerçekleşmediğini, davalının hiçbir surette satıştan caymadığını, davalıdan kaynaklı bir nedenle satışın gerçekleşmemesi söz konusu olmadığını, davalının 29.07.2008 sözleşme tarihinden...

        Noterliğinden 031672 yevmiye numarası ile bir ihtarname keşide edilerek cayma hakkının kullanıldığı ve ödenen tutarın faiziyle iadesi gerektiği talebi ihtar olunduğunu, bahse konu ihtarname 24.08.2020 tarihinde davalı şirkete tebliğ olmuş olup cayma beyanı sonrasında 14 gün içinde tarafımı para iadesi yapılması gerekmekteyse (Mesafeli satış sözleşmesi madde 2:...Cayma hakkına ilişkin ihbarın ulaşmasını takip eden 14 gün içinde mal/hizmet bedeli alıcıya iade edilir...) de bu iade gerçekleştirilmediği gibi herhangi bir geri dönüş de sağlanmadığını, davalı şirket tarafından yapılan ihtara süresi içinde cevap verilmemiş olması üzerine 10.09.2020 tarihinde arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, arabulucu tarafından davalı şirkete davet mektubu tebliğ edilmiş ancak yine hiçbir şekilde geri dönüş sağlanmadığından anlaşma sağlanamadığını, anılan bu sebeplerle; 7.196,18 Türk Lirasının sipariş tarihi olan 14/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile beraber davalıdan alınarak müvekkili...

          Somut olayda davalının mesafeli satış sözleşmesi nedeniyle 14 günlük cayma hakkının olduğu, bu süre içinde malı iade ederek cayma hakkını kullandığı, ancak mesafeli satış sözleşmesinin konusunu oluşturan cep telefonuna davalı tarafından sim kartı takılıp, uygulamalar indirilerek cayma hakkı süresi içerisinde 6 gün boyunca kullandığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davalının mesafeli satış sözleşmesinden cayma hakkını kullanması nedeniyle cayma hakkı süresi içerisinde söz konusu cep telefonunu 6 gün boyunca kullanmasının mutat kullanımı aşan kullanım olup olmadığı, mutat kullanımı aşan kullanım söz konusu ise davacı satıcının uğradığı zarardan davalı tüketicinin sorumlu olacağı gözetilerek konusunda uzman bilirkişiden taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen kanun yararına temyiz talebinin kabulü gerekir....

            A.Ş'nin sözleşmeden dönmesi nedeniyle ödeyeceği 27.000,00 TL cayma bedeli olduğunu ve bu bedelin ... şirketi tarafından karşılanması gerektiğini beyanla, Müvekkilinin cihaz bedeli veya başka adlarla tahsil edilmeye çalışılacak herhangi bir alacak nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, müvekkili firma tarafından her bir cihaz için 3.000,00 TL olmak üzere- ödenen toplam 13 adet cihaz için 39.000,00 TL bedelin ödeme tarih- lerinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile beraber davalı ....'den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmitşir. Davalı ... Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde; Müvekkili şirketin ... A.Ş.'...

              Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, ayıplı ifa nedeniyle ödenen iş bedelinin istirdadı ve uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

                Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, ayıplı hizmet verildiğine ilişkin delil de bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 31.7.2008 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine 2012/9589-22798 tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

                  Mahkemece, sözleşmenin tesiste tecrübe ve muayene edilerek imzalandığı bu nedenle cayma hakkının süresinde kullanılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 20.7.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, 2011/15311-2012/10848 ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....

                    KARAR Davacı, daha Önce düşünmediği halde, tatil hakkı kazandığından bahisle davet edildiği davalı şirkete ait işyerindeki satış merkezinde, davalı firma elemanlarının yoğun baskıları sonucunda 20.6.2004 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, cayma belgesinin verilmediğini, tesisin yapı kullanma izninin bulunmadığının ortaya çıktığını, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 4.850 euronun faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, ayıplı hizmet verildiğine ilişkin delil de bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu