WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

uyarınca feshedildiğinin bildirildiği; öte yandan, dosya içerisinde yer alan 25.02.2014 tarihli ve 297 sayılı ...’a ait yazı cevabından, davacının raporlu olduğu 10.07.2013 ve 11.07.2013 tarihlerinde dava dışı ...Oil Akaryakıt A.Ş. isimli şirkete ait ... ve ... plakalı araçlarla ...’a giriş çıkış yaptığı hususunun sabit olduğu, yani davacının raporlu olduğu dönemde başka şirket adına çalıştığının anlaşıldığı, davacının bu davranışınınn da doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış niteliğinde olduğu; bu sebeple davalı işverenin feshinin haklı nedene dayandığı anlaşılmakla, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

    -TL tutarında borç kalmış iken, ortada hiç bir haklı sebep olmadan davalı taraf davacı tarafı işten el çektirerek sözleşme gereği iş karşılığı veya nakit olarak dahi kalan kısmın ödenmesine izin vermediğini belirterek ödenen 23.000,00.-TL'nin davacıya iadesi talep etmişitir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, konut satım sözleşmesine davalı ihtiyaç amacıyla satınalınan bir adet konut satışından kaynaklandığı, bu sözleşmenin varlığı ve geçerli olup olmadığının görevli mahkemece değerlendirileceği ve davacının 4077 sayılı Kanunda belirtilen “Tüketici” tanımına girdiği, davalı şirketin ise kanunun yaptığı “Satıcı” tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları davacının yaz döneminde 08.00-19.00 saatleri arasında ve kış döneminde 08.00-18.00 saatleri arasında çalıştığını bildirmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık anlatımları ile çelişecek şekilde davacının tüm çalışma döneminde 08.00-19.00 saatleri arasında çalıştığının kabul edilmesi isabetsizdir. 3-Mahkemece iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğinin ispat külfetinin işverene ait olduğu, işveren tarafından yapılan feshin haksız olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini ileri sürmüş, davalı ise davacının yıllık izinde olduğu sırada eldeki davayı açtığını, dava dilekçesinin tebliği ile fesihten haberdar olduklarını savunmuştur. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarının sözleşmenin feshi anında işyerinde çalışmadığı sabittir. Davalı tanıkları davacının izin bitiminde işe devam etmediğini ifade etmiştir....

        Davalı Cevabının Özeti: Davalı, davacının işe gelmediği gün kartını arkadaşına bastırdığını, kendisini işe gelmiş gibi gösterdiğini, işverenin güvenini suistimal etmesi sebebi ile 4857 sayılı İş Kanun'u 25/ II-e. maddesi uyarınca iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı tarafından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.. 2-Davacının iş sözleşmesinin işverence haklı sebeple feshedilip feshedilmediği ve davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur....

          Ayrıca fesih tarihi itibariyle, disiplin işlemlerinin devam ettiği ve henüz gerek envanter gerekse ana kasa açığının soruşturma aşamasında olduğu, davacının ücretinden yapılan bir kesintinin bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu halde, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshini ispat ettiğinden söz edilemez. Mahkemece gerek iş sözleşmesini fesheden taraf, gerekse feshin haklı sebebe dayandığı noktasında yanılgıya düşülerek yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalıdır. Sözleşmeyi fesheden tarafın ihbar tazminatı talep edemeyeceği, ayrıca davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ispatlayamadığı göz önüne alınarak kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken, anılan taleplerin kabulüne karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Somut uyuşmazlıkta, davacı yaptığı iş nedeniyle hastalandığını, doktor raporu aldığını iş sözleşmesini bu nedenle haklı olarak feshettiğini ileri sürmüş, davalı ise böyle bir durumun söz konusu olmadığını, davacının aldığı raporların yetkili kişi ve kurumlardan alınmadığını ve bu raporların kabulünün mümkün olmadığını savunmuştur. Bu durumda, iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılmasının işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olup olmadığının tespiti için, mahkemece uzman bilirkişiler eşliğinde işyerinde keşif yapılmalı, rapor aldırılmalı ve sonucuna göre feshin haklı bir nedene dayanıp dayanmadığı saptanmalıdır. Mahallinde yapılacak olan keşfe, davacının yaptığı iş ve davacının doktor raporlarında belirtilen hastalıklardan anlayan uzman bir doktor, bir iş güvenliği uzmanı ve hukukçu bir bilirkişi katılmalıdır....

              Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde 22/9/2007 tarihli konut yapım ve satım sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, davalılar tarafından inşa edilen taşınmazın sözleşmede belirtilen alandan küçük teslim edildiği iddiasıyla eksik ifa nedeniyle taşınmazda meydana gelen eksikliğin tespiti ve tahsili istenmektedir....

                Noterliğinin 02.04.2021 tarih ve ... sayılı ihtarnamesinde, 26.03.2021 tarihli faturanın kabul edilmediği, süresi içerisinde iade edildiğinin bildirildiği, davacı tarafından davalıya hitaben keşide edilen ... 44. Noterliğinin 08.04.2021 tarih ve ... sayılı ihtarnamesinde, ödenen aracılık bedelinin sebebini oluşturan satım sözleşmesinin ilgili tarafından fesih edildiği, bu sebeple aracılık için ödenen KDV dahil 10.826,00 USD’nin sözleşmeye göre iadesinin gerekeceği, ... 13. Tüketici Mahkemesini ... sayılı dosyasında aracılık edilen satış sözleşmesinin feshinin ilgili tarafından talep edildiği, ayrıca satım bedelinin ödenmemesi sebebiyle kendilerinin sözleşmeyi fesh ettiği, bu feshin üçüncü kişi tarafından sözleşme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi sebebiyle haklı fesih niteliğinde olduğu, bu sebeple alınan aracılık bedelinin ihtarnameden itibaren 15 gün içinde iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır....

                  kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışları sebebiyle iş akdinin haklı sebeple feshedildiğini, fesih gerekçesinin de iş akdinin feshi bildiriminde açıkça izah edildiğini, iş akdinin feshedildiğinin davacıya tebliğ edildiğini, ancak davacının imza atmaktan imtina ettiğini, davacı dilekçesinde iş sözleşmesinin haklı bir neden bulunmadan feshedildiğini iddia etmiş olsa da müvekkili şirket tarafından davacının iş akdinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II-d ve e maddesi uyarınca haklı gerekçe ile feshedildiğinin görüleceğini, işverenin haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshettiği durumda fesih bildiriminin yazılı yapılması şartının aranmayacağını, haklı sebeple yapılan feshin geçerliliğinin bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  Dosya içeriğine göre davacının arkadaşları ile birlikte genel tatil ve ücret alacaklarına ilişkin taleplerinin kabul edilmemesi üzerine işe gelmeyerek ... sözleşmelerini feshettikleri anlaşılmaktadır. İşçinin genel tatil, fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi 4857 sayılı Kanun'un 24. maddesine göre işçiye sözleşmeyi derhal fesih hakkı veren hallerdendir. Dosya kapsamına göre davacının genel tatil ve fazla çalışma alacaklarının ödenmediği sabit olup ... sözleşmesinin davacı tarafından bu sebeple feshedildiğinin kabul edilmesi gerekir. Iş sözleşmesini haklı nedenle fesheden taraf kıdem tazminatına hak kazanır. Hal böyle olunca kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı temyizi yönünden; Uyuşmazlık ek rapor yerine ilk rapordaki miktarların kabulüne karar verilmesine ilişkindir. Somut olayda davacı ödenmeyen bir kısım işçilik alacaklarını talep etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu