Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bölge adliye mahkemesince; yapı kullanma izin belgesinin, dava tarihinden sonraki tarih olan 28.12.2016 tarihinde alındığı, yapı kullanma izin belgesi alınamadığından kiralananın dava tarihine kadar kiracıya teslim edilemediği, yani sözleşmenin ifa sürecine geçilemediği, davacı kiracının fesih bildiriminin geçmişe etkili olacağı, kiracının 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesindeki (mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun106....

    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre her ne kadar kira sözleşmesi ve idari şartname 7 Şubat 2012 tarihine ait ise de gerek takip talebinde kira başlangıcının 15.04.2011 olarak gösterilmiş olup davalının takibe itirazında buna ilişkin herhangi bir itirazının olmaması gerekse de dosyaya ibraz edilen ödeme belgelerinde ilk yıl kira bedelinin 05.04.2011 tarihinde yatırılmış olması ve 28/03/2011 tarihinde de ihale teminat bedellerinin yatırılmış olması karşısında taraflar arasındaki kira ilişkisinin başlangıç tarihinin 15/04/2011 olarak kabulü gerektiği, her ne kadar davalı davacı idarenin kiralananı ayıplı olarak teslim ettiğini ve ruhsat alamadığını belirterek takipte istenen kira bedelleri ile ferilerinden sorumlu olmadığını ileri sürmüşse de taraflar arasındaki kira sözleşmesine ilişkin idari şartnamenin 8.3.maddesinde işyerinin amacına uygun olarak kullanımı ile işyerindeki onarım ve yapım işleri ile ilgili olarak idarenin dışındaki kurumlardan gerekli izin , işletme izni , ruhsat...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Mahkumiyet 1- Bursa PTT Başmüdürlüğü Kargo İşleme Merkez Müdürlüğüne bağlı taşeron firmada dağıtıcı olarak görev yapan sanığın, dağıtım için kendisine teslim edilen gönderileri alıcılarına teslim etmeyerek yaktığı ve gönderileri alıcılara teslim etmiş gibi gönderi listelerine onlar yerine imza attığı iddiası ile açılan kamu davasında; sanığın posta dağıtım merkezinde taşeron firma elemanı olduğu ve kamu görevlisi sıfatının olmadığının tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında; eyleminin TCK’nin 207/1. maddesindeki özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; 1136 sayılı Kanun'un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücreti Tarifesinin 14. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet HÜKÜM : Beraat Sanık hakkında 2011 takvim yılına ilişkin yapılan incelemede, alıcılara verilen fatura nüshaları ile kendisinde kalan örnekleri üzerindeki bilgileri farklı olarak düzenleyerek, kendisinde kalan ve miktarları düşürülmüş ya da alıcı firma adı farklı yazılmış fatura nüshalarını defter kayıtlarına geçirmek suretiyle vergi kaybına sebebiyet verdiği ve üzerine atılı “muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme” suçunu işlediği iddiası ile açılan kamu davasında; sanık hakkında tanzim olunan 22.01.2013 tarih ve 2013-A-1451/6 sayılı vergi suçu raporu ve yargılama aşamasında alınan 11.11.2013 tarihli bilirkişi raporu ile sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre atılı suçun unsurları itibariyle oluştuğu ve sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden suç kastının bulunmadığı şeklindeki gerekçe ile beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz...

        MUHALEFET ŞERHİ: İletişim dinleme tutanakları, sanığın hesap hareketleri, sipariş ve gönderilerin not edildiği adli emanette kayıtlı defter ve belgeler ile dosya kapsamına göre, sanığın yaklaşık 8 aylık süreyi kapsayan dönem içerisinde temin ettiği kaçak sigaraları Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan alıcılara yolcu otobüsü, kargo ve askeri araçlar vasıtası ile gönderdiği, her ne kadar diğer eşya ele geçmemiş ise de, 20.04.2010 tarihinde kargo şirketine ait araçta yapılan aramada sanık tarafından gönderildiği anlaşılan ve alıcısı Afyonkarahisar'da olan 6 karton sigaranın ele geçirildiği gözetilerek, sübut bulunan atılı suçtan sanığın cezalandırılması yerine, beraatine karar verilmesinin isabetsiz olduğu düşüncesi ile sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyoruz....

          Kiracı, kiralananı geri verme borcunu, taraflar arasında anlaşıldığı biçimde; taraflar arasında anlaşma yoksa kiralananı kiraya verene fiili olarak teslim ederek gerçekleştirmelidir. Kiracı, kiralananı kiraya verene teslim ettiğini ispatla yükümlüdür....

          Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-)Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarın da kiraya verene teslim edilmesi gerekir. Anahtar teslim edilmediği sürece kiralananın, kiracının kullanımında olduğunun kabulü gerekir.Kiracı, kiralanan taşınmazı kullanımında bulundurduğu süre boyunca kira parasından ve ortak giderlerden sorumludur....

            Kiracının kiralananı iade borcu, ancak bu şekilde, durumun kiraya verene bildirildiği tarihte son bulur. Aksi takdirde, kiracının, kira sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülükleri, anahtar teslimine kadar devam eder. Eldeki davada; taraflar arasında 05.01.2008 tarihli, 3 yıl süreli kira sözleşmesinin bulunduğu ve davalı şirketin kira süresi sona ermeden kiralananı tahliye ettiği hususu tartışmasızdır. Mahkemece; her ne kadar, davacının 11/03/2009 tarihli dilekçesi ile, kiralananın tahliye edildiğini belirtilmesi karşısında mecurun 16/03/2009 tarihinde tahliye edildiği ispat edilemediğinden 2009 yılı Mart ayı için talep edilen 1.250,00 TL kira bedelinin reddine karar verilmiş ise de; tahliye tarihi konusunda taraflar arasında çekişme bulunmaktadır ve kira ilişkisinin hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü de kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiraya verenin bildirdiği tahliye tarihine itibar olunması gerekmektedir....

              (TBK 334.) maddesi uyarınca, kiracının, kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli olmayıp, anahtarın usulen kiralayana teslim edilmeside gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini ispatlama yükümlülüğü kiracıya aittir....

                (TBK 334.) maddesi uyarınca, kiracının, kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli olmayıp, anahtarın usulen kiralayana teslim edilmesi gerekir.Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiralayan tarafından kabul edilmemesi; başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır....

                  UYAP Entegrasyonu