Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tazminat hukukuna ilişkin davada Edirne 2. Asliye Hukuk ve 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise; taraflar arasındaki sözleşmesinin kira sözleşmesi tanımına uymadığından bahisle görevsizlik yönünde hhüküm kurmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 4. maddesinde sulh hukuk mahkemesinin görev alanına giren işler sayılmıştır....

    Davacının yoksun kalınan kira bedeline yönelik istemine gelince; kira sözleşmesinin 4. maddesi ile tarafların hedeflediği husus; sözleşme konusu menkullerin (kasaları) sayıca bir kısmının kaybedilmesi veya kullanılamaz duruma düşmesi halinde kiracının kira parasında kesintiye gitmeyip sözleşme sonuna kadar kira bedelini tam ödemesi ve sözleşme sonunda da eksik kasa miktarı kadar (adeti 4 Euro+ Kdv üzerinden) kiraya verene tazminat ödenmesidir. Ne var ki davalı kasaların tamamına yakın bir kısmını kaybettiğini ileri sürmüş olup aksi davacı tarafından kanıtlanamamıştır. Sözleşmeye konu kasaların tamamının veya tamamına yakın bir kısmının iadesi mümkün olmayacak şekilde kaybedilmesi her iki taraf yönünden sözleşmenin ifasını imkansız kılmıştır....

      Maddesindeki yasal şartlar oluşmadığından davacının sözleşmedeki toplam kira bedeli üzerinden talep ettiği 13.500 Euro tutarında ecrimisil alacağı bakımından yaptığı icra takibinin yerinde olmadığı, borçlunun itirazında haklı olduğu gerekçesi ile itirazın iptali davasının reddine, davacının kötüniyetli icra takibi yaptığına dair delil olmadığından davalı lehine tazminat takdirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/528 KARAR NO : 2022/617 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARATAŞ SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2022 NUMARASI : 2021/208 DAVA KONUSU : Kira Sözleşmesinin İptali KARAR : Karataş Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 14/01/2022 tarih ve 2021/208 Esas sayılı ara kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Karataş Kaymakamlığı Milli Emlak Şefliği ile müvekkilinin arasında Yemişli Mah. 149 1 parsel sayılı taşınmazın tamamına ilişkin düzenlenen 07/11/2018 tarihli kira sözleşmesinin 19.000,00 m2 lik kısmının davalı idare tarafından tek taraflı feshinin geçersizliği ile sözleşmenin taşınmazın tamamı yönünden devamına karar verilmesini, ayrıca dava sonuna kadar da tahliyenin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava 1.5.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin davalı tarafından feshedilmesi nedeni ile ödenmeyen kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, davacının kira sözleşmesinin feshe ilişkin kısımları taraflı olarak kendi lehine yorumladığını, haksız olarak 15.11.2008 -5.12.2008 arası kira bedelini ödetmeye çalıştığını oysa müvekkilinin 15.10.2008-15.11.2008 arası bir aylık kira bedeli ile fesihden kaynaklanan 2 aylık tazminatı ödediğini belirterek davanın reddini istemiştir....

          Davalı vekili; Kira sözleşmesinin tek taraflı ve haksız olarak feshedildiğini erken tahliye nedeniyle makul süre kira bedeli taleplerinin haklı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Davalı cevap dilekçesinde, 01.01.2007 tarihli 1 yıl süreli aylık 2000TL bedelli yeni kira sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmede depozitoya yer verilmediği gibi 01.01.2003 tarihli kira sözleşmesine atıf yapılmadığını, 01.01.2008 tarihli 1 yıl süreli aylık 2800TL bedelli kira sözleşmesinin kiraya veren ... ile kiracı ... arasında yapıldığını, davacı ...’un ise kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladığını belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacının 01.01.2003 tarihli kira sözleşmesinin tarafı olduğu, 01.01.2008 tarihli kira sözleşmesinin ise kefili olduğu, tacir olup basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği, sözleşmenin 01.01.2007 tarihli kira sözleşmesi ile yenilendiği ve yenilenen sözleşmeye itibar edilmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde; Davalı ile 15.09.2010 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli, aylık kira bedeli 600 TL olan taşınmazı (Mobilya Mağazası) olarak kullanılmak üzere kira sözleşmesi ile kiraya verdiğini 2012 yılının 3-4-5-6 ve 7. Aylarına ait ödenmeyen toplam 3000 TL kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini, haksız ve yersiz yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

                Maddesi gereği peşin ödediği kira bedelini sözleşmeyi erken feshederek kiralananı tahliye etmesi durumunda iade alamayacağını bildiğini, bu sebeple davacının haksız yere taşınmazın kusurlu ve ayıplı olduğunu iddiasında bulunduğunu ve ayrıca bu iddia edilen kusurlar ile ilgili davalı tarafa herhangi bir ihbarda bulunulmadığını ve davalıya bu iddia edilen kusurların giderilmesi için herhangi bir sürenin verilmediğini, davacının tek taraflı fesih ihbarının geçersiz olup, kira sözleşmesinin devam ettiğini belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 21/06/2014 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesi hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin 4. maddesinde “ Kiracı kiraladığı yerin imar, iskan, ruhsat durumunu ilgili kurumlardan araştırmış, bilgi sahibi olmuş, hali hazırdaki durumuyla beğenmiş ve bilerek kiralamıştır....

                  Mahkemece, taraflar arasında yapılmış bir kira akti bulunmadığı, kira akdine dayalı bir kullanım söz konusu olmadığı, uyuşmazlığın temelinin, kira ilişkisinden kaynaklanmayan haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 4/1-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 310. maddesinde, sözleşmenin kurulmasından sonra kiralanan herhangi bir sebeple el değiştirirse, yeni malikin kira sözleşmesinin tarafı olacağı düzenlenmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu