Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmayıp talebin el atmanın önlenmesine ilişkin olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasında kira akdi kurulmuş olup davanın kiralananın tahliyesi istemine ilişkin olduğu ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda davacı, dava dilekçesinde davalı ile aralarında kira sözleşmesi bulunmadığını beyan etmiş ise de, davalının kira akdine istinaden taşınmazda oturduğunu ve her ay kira bedelini ödediğini iddia ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlık kira sözleşmesi kapsamında değerlendirilecektir. Buna göre uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 24.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacının talebinin, yukarıda açıklanan kanun maddeleri gereğince; ayıplar nedeniyle kira bedelinde indirim yapılması ve tazminat talebi olduğu halde; mahkemece davacının talebinin TBK 138. maddesi gereğince uyarlama talebi olduğu ve "kira sözleşmesinin uyarlanabilmesi için borçlunun kira borcunu henüz ifa etmemiş olması veya ifanın aşırı güçlüğü halini saklı tutarak ifa etmiş olması şartını aramaktadır ancak kira bedellerinin ifa edildiğinden uyarlama talep edilemeyeceği ayrıca "maddi tazminat yönünden davacı davasını somutlaştırma ilkesi ve delillerini sunmasının şartlarını yerine getirmediğinden" gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının talebinin açıkça TBK 307. maddesi kapsamında kira bedelinin ayıpla orantılı indirilmesi ve tazminat olduğu görülmektedir....

    Mahkemece, “Davanın kira sözleşmesine dayalı kira alacağı ve tazminat niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi dahilinde bulunduğundan” Mahkemenin Görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. HUMK.nun 8. maddesinin 2. fıkrasına göre dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veyahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içindedir. Ancak davacı tarafından 05.06.2007 havale tarihli dava dilekçesinde tahliye, akdin feshi veya tespit talebinde bulunulmaksızın kira sözleşmesi hükümleri gereğince ödenmesi gereken kira paralarının ve tazminatın tahsili istenmiştir. Bu durumda davanın sadece kira alacağı ve tazminat istemine yönelik olduğu açıktır. Kira alacağı davası bağımsız olarak açıldığında görevli mahkeme alacak miktarına göre tayin edilir....

      Zira kira sözleşmesi Devlet İhale Kanunu kapsamında olmayıp, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi olsa dahi TBK'nun 347.maddesi uyarınca belirli süreli sözleşmenin süresinin bitimi halinde sözleşme belirsiz süreli sözleşmeye dönüşmeyip, birer yıllık dönemler halinde ve belirli süreli olarak devam eder. Kaldı ki somut olayda kira sözleşmesi 2886 Sayılı Kanun uyarınca yapılmış olup, kiraya veren ile kiracı arasında birinci sözleşmenin bitiminden sonra ihale yapılmaksızın yeni bir ilişkisi kurulmadığından kira ilişkisinin Türk Borçlar Kanunu kapsamında kaldığı söylenemez. O halde 2886 Sayılı Kanun kapsamında yapılan ihalenin idari şartnamesi ve kira sözleşmesine göre 1 yıllık kira sözleşmesinin 2.ve 3.yıllara uzatılması yeni bir kira ilişkisi kurulduğu anlamına gelmemektedir. Bu durumda 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında bulunan 3 yıllık kira ilişkisinin bitimi tarihinde kiracı fuzuli şagil durumuna düşer....

      Bilirkişi Raporunda özetle; ------ tanzim edilen, başlık metninde ------------ olarak yer alan kira sözleşmesinin, uzun süreli araç kiralama sözleşmesi olduğu, Taraflar arasındaki kiralama sözleşmesinin üçüncü kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesi olmayıp kira sözleşmesinden kaynaklı olarak davalı ---- ihbar olunan ------ firma arasındaki araç kiralaması ve araç kiralamasından kaynaklı süreçlerini kapsadığı, Davalı ---- tarafından kira sözleşmesinden kaynaklı olarak ---- aylık olarak düzenlediği kira bedellerine ilişkin faturaları süresinde ---------beyannamesine dahil ederek -----bildirimleri süresinde yapmış olduğu, Araç kiralama sözleşmesi kapsamında, Araç üzerindeki fiili hâkimiyetin / mülkiyetin Davalı ---tarafta olduğu ve araç kiralama sözleşmesi süresince davaya konu araca ait ekonomik yararlanma hakkının ihbar ---- olunan firmada olduğu, Davaya konu ---- plakalı araç ----- firmasına tutanakla teslim edilmiş olduğu, kaza anında aracı kullanan---- tarihinde ----- firması...

        Kira sözleşmesinin yazılı olması zorunluluğu bulunmadığından, kira ilişkisinin varlığı ve koşullarının ispatı önem kazanmaktadır. Kira ilişkisine dayalı uyuşmazlıklarda kiraya veren olduğunu iddia eden taraf, kira ilişkisini, başlangıcını, süresini, aylık kira bedelini ve sözleşmenin koşullarını; kiracı ise, kira bedelini ödediğini ve kiralananı iade ettiğini kanıtlamalıdır. Mahkemece yapılan yargılamada taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi, tapu kaydı, banka hesap dökümlerinin dosya arasına alındığı ve dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, karar verilirken taraf teşkilinin sağlandığı ve dosya kapsamında kamu düzenine aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla davalının istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereği esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatindeyim. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı vekilinin Antalya 6....

        ALT KİRA SÖZLEŞMESİ dosyada mevcut olmakla birlikte , dava dilekçesinde zikredilen "... satış sözleşmesi ve ... Franchise sözleşme... " lerine dosyada rastlanmadığı, bu nedenle davacının talep ettiği tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise talep edilebilecek tazminat miktarı ile iadesi istenilen bedelin sözleşme kapsamında iadesinin mümkün olup olmadığı hususunda görüş bildirmenin bu aşamada mümkün olmadığı, dosyadaki "... satış sözleşmesi ve ......

          Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, kira sözleşmesi uyarınca tahsil edilen kira bedelinin mirasçılara payları oranında ödenmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın kira ilişkisine dayandığı ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmayıp talebin sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkin olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacılar, murislerinden intikal eden taşınmazın kiraya verilmiş olduğunu, murisin eşi tarafından kira bedellerinin tahsil edildiğini belirterek davacıların veraset belgesine göre paylarına düşen kira bedelinin tahsilini talep etmektedirler....

            Somut olayda, uyuşmazlığın kaynağı kira sözleşmesi ve kiracılık ilişkisi olduğundan, kira sözleşmesine aykırılık nedenine dayalı ve haksız fiilden kaynaklı olarak açılan tazminat istemine ilişkin davaya bakma görevi HMK'nın 4/1. maddesi gereğince değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesine ait olup, uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince... 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 29/03/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

              Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi; gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, kendisine ait dükkan vasfındaki taşınmaz için kiracı temini ve kiraya verilmesi konusunda davalılarla anlaştığını, davalıların yanlış yönlendirmesi yüzünden taşınmazın kiraya verilemediğini iddia ederek, mahrum kaldığı kira geliri ve gereksiz yere aldırılan statik raporu için ödediği bedel karşılığı maddi tazminat ile uğradığı üzüntü nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Asliye Hukuk Mahkemesince, “davanın kira ilişkisinden kaynaklandığı” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu