Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kira parasının içinde Katma Değer Vergisinin de bulunduğu, fon ve vergi stopajı indirilerek kira parası tesbit edilemeyeceği gözetildiğinde, kiranın brüt olarak tesbitine karar verilmesi gerekirken, mahkemece net olarak kira bedelinin tesbitine karar verilmiş olması bozma nedenidir.Öte yandan hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu kiralananın serbest piyasa koşulları altında yeniden kiraya verilmesi halinde aylık 11.200,00 TL kira getirebileceği açıklanmış olmasına göre; davalının eski kiracı olduğu ve taşınmazın boş olmadığı hususları gözetilerek 18.11.1964 gün ve 2/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında vurgulanan hak ve nesafet ilkesine uygun indirim yapılmak gerekirken, özel nedenleri açıklanmadan bilirkişi raporundan bu oranda uzaklaşılarak yaklaşık % 28 indirimle “8.150,00 TL” kira parasına hükmedilmesi de doğru görülmemiştir....

    Davalı ise, sözleşmede kiranın artış hükmü bulunduğunu, uyarlama şartları olmadığını savunmuştur. Mahkemece uyarlama şartları bulunmadığı kabul edilerek, sözleşmenin 9.maddesindeki kiranın artış hükmü gereğince hesaplanan 3.236 YTL'nin kira bedeli olarak tespitine, karar verilmiştir. HUMK'nun 74.maddesi gereğince hakim taleple bağlıdır. Mahkemece talep edilmeyen bir konuda karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre, davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiş. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 2.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira bedelinin tespiti Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin tespiti davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kira bedelinin tespiti davasında tespit edilen kira parasının yıllık miktarı esas alınarak kesinlik sınırının belirlenmesi gerekmektedir. Davacı dilekçesinde, brüt 1.200,00 TL olarak ödenmekte olan kira bedelinin 01/09/2012 tarihinden itibarenbrüt 1.700,00 TL olarak tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık kiranın 01/09/2012 tarihinden itibaren brüt 1.303,80 TL olarak tespitine karar verilmiştir. Mahkemece aylık kira bedeli 103,80 TL arttırılmıştır. Kiranın bir yıllık artış miktarı 1.245,60 TL'dir....

        Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira bedelinin uyarlanması Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira bedelinin uyarlanması davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira bedelinin uyarlanmasına ilişkindir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı şirketten fuar salonları kiraladığını, küresel ekonomik krizin yıkıcı etkileri nedeniyle kira bedelinin günün koşullarına göre ciddi derecede yüksek olduğunu, belirterek kira parasının indirilerek günün şartlarına uygun olarak uyarlanmasını istemiştir. Dava tarihine göre uyarlama davalarında görevli mahkemenin sözleşmedeki yıllık kira tutarı dikkate alınarak belirlenmesi gerekir....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili; davalının yazılı kira sözleşmesi ile kiralananda kiracı olduğunu, müvekkili belediyece 01.01.2010 tarihinde başlayacak yeni dönemde aylık kiranın 1.650 TL olarak ödenmesinin bildirildiğini, ancak davalının yeni dönemde aylık kirayı 1.150 TL olarak ödediğini ileri sürerek; 01.01.2010 – 31.12.2010 kira döneminde eksik ödenen toplam 6.000 TL kira fark alacağının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, müvekkiline davaya konu döneme ilişkin aylık kiranın açık ve net olarak bildirilmediğini, diğer taraftan bu döneme ilişkin aylık kiranın tespiti için müvekkili tarafından açılan davanın reddedildiğini, davacı belediyenin ise kira tespitine yönelik bir dava açmadığını, bu nedenle müvekkili tarafından yatırılan kira parasının davacı ... tarafından zımnen kabul edildiğini savunarak; davanın reddini...

            Davacı 21.3.2008 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde 1.6.2007 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesine dayanmıştır. Bu kira sözleşmesinde aylık kiranın 1.984 Dolar olduğu ve kiranın ilgili ayın ilk 5 iş gününde aylık peşin ödeneceği belirlenmiş olup, bu kira sözleşmesi hükümleri tarafları bağlar. Davalı borçlu süresinde icra müdürlüğüne yapmış olduğu itirazında yetkili yerin ... İcra Dairesi olduğu, borçlarının bulunmadığı savunmasında bulunmuştur. Takip talepnamesi ekinde aylık kiranın 1.984 Dolar olduğuna dair faturalar sunulmuş olup diğer alacaklar da faturada belirtilmiştir.Davalı borçlu icra müdürlüğüne yapmış olduğu itirazında sadece borca itiraz etmiş açıkça miktara itiraz etmediğinden bu durumda alacak miktarı kesinleşmiştir. Mahkemece mevcut deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

              Bu açıklamalar ışığında, salgın (pandemi) hastalık sebebiyle, kira sözleşme koşullarının (kira bedelinin) uyarlanmasına ilişkin açılan davada şartların gerçekleşmesi durumunda ihtiyati tedbir kararı verilmesinin HMK m.389 vd. hükümlerine uygun olacaktır. (Yargıtay 3.HD’nin 2021/3452 E. 2021/6001 K. sayılı ilamı) Dava dilekçesinde Mart 2020 tarihi itibariyle aylık kira bedelinin tedbir yoluyla düzenlenmesi talep edilip, dava 16/04/2021 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinden önceki kira bedelleri konusunda ihtiyati tedbir kararı verilemez. Ancak dava tarihi itibariyle 16/04/2021 tarihi itibariyle aylık kira bedellerinin ihtiyati tedbir yoluyla belirlenmesine karar verilebilir....

              Davalı, Eylül 2003 de başlayan yeni kira döneminde aylık kiranın 400 YTl. olup, davacının aylık kiranın bir kısmını eksik bir kısmını hiç ödemediğini, kiranın zamanında ödememesi halinde aylık %15 oranında temerrüt faizi ödemesi gerektiğini, mecurun 15.11.2004 tarihinde tahliye edildiğini icra takibinden sonraki döneme ilişkin kira alacakları gözetildiğinde fazla ödeme olmadığını, davacının kendisini ibra ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, aylık kiranın 400 YTL olup mecurun 5.8.2004 tarihinde tahliye edildiğini kabul edip buna göre hesap yapan bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hükmün, her iki tarafça temyizi üzerine dairemizin 2006/2671-6864 sayılı ve 1.5.2006 tarihli ilamı ile “… 2.12.2004 tarihli ibraname ile ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin uyarlanması Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin uyarlanması davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak nitelik itibariyle duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu