Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İki haklı ihtar nedeniyle açılacak davada tahliyeye karar verilebilmesi için kiracının bir kira yılı içinde iki haklı ihtara sebebiyet vermiş olması gerekir. İhtar tebliğinden sonra yapılan ödemeler iki haklı ihtarın oluşmasına engel teşkil etmez. Süresiz sözleşmelerde ve kira parasının yıllık ödenmesi gereken hallerde ve bir yıldan kısa süreli sözleşmelerde iki haklı ihtar oluşmaz. Kira sözleşmesinde muacceliyet koşulunun bulunması halinde muaccel (istenebilir) hale gelen kiranın tek bir ihtarla istenmesi gerektiğinden bu kira parasının bölünüp değişik ihtarlarla istenerek iki haklı ihtara konu yapılması mümkün değildir. Olayımıza gelince; taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacı, kira başlangıcını 01.01.1990 ve süresini bir yıl olarak bildirmiş davalı vekili 18.05.2005 tarihli oturumda davacının bildirdiği kira başlangıç tarihi ve süresini kabul ettiklerini beyan etmiştir....

    Taraflar arasındaki ilk kira ilişkisi 01.05.2003 tarihine dayanmakta olup, davada tespiti istenilen dönem 01.05.2011 tarihinden itibaren başlayan dönemdir. Bu nedenle kira tespiti hak ve nesafet esaslarına göre yapılmalıdır. Kira parasının tesbiti yöntemini belirleyen 18.11.1964 tarih ve 2/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da kira parasının “hak ve nesafete uygun” seviyede takdiri ile “sınırlı artışı” öngörülmektedir. Bu nedenle kira parasının tesbiti bir sınırlamadır ve hakim kira parasını takdir ederken bunun bir sınırlama olduğunu gözetmelidir....

      Gıda İhtiyaç Maddesi San.Tic.A.Ş. arasında işyeri nitelikli taşınmazla ilgili olarak 1.11.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmeden önce davalı şirket ile davacı şirket yetkilisi arasında da 1.7.2002 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli aynı şartları haiz bir kira sözleşmesi bulunduğunu, davalı şirketin 1.11.2002-30.9.2007 döneminde brüt kira(450 YTL net kira + 126,92 YTL stopaj) 576,92 YTL + brüt kiranın KDV si olan 103,84 YTL toplamı 680,76 YTL ödemesi gerekirken davalının stopaj ödemediğini,bu nedenle eksik kira ve KDV ödediğini,sözleşmedeki artış şartına uygun artış yapılmadığını belirterek eksik ödenen toplam 11.593 YTL kira alacağının tahsilini istemiştir.Davalı vekili, davacı şirket temsilcisinin kendi adına daha önce imzalanan 1.7.2002 başlangıç tarihli sözleşmede ve davacı şirket adına imzalanan 1.11.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmelerinde kiranın aylık 450 YTL olduğu ve net olarak ödeneceğinin düzenlendiğini, bu nedenle 450 YTL net kira + KDV'nin...

        Cadde, No: 24 adresinde ve 2037 parselde bulunduğunu 5192,34 m2 büyüklüğünde arsa da kiracı olarak bulunduğu kira sözleşmesinin 03.06.2009 başlangıç tarihli olduğu aylık 1.000,00 TL yıllık 12.000,00 TL kira bedeli olduğu kira bedelinin kira sözleşmesinde brüt olarak belirlendiği. kiranın kira sözleşmesi uyarınca artırılarak devam ettiği, davacının aylık kira bedelinin 8.000,00 TL olmasını ihtar ederek mahkememizde dava açtığı yapılan yargılamada bilirkişi tarafından boş olarak kiraya verilmesi halinde 03.06.2017 tarihinde aylık kira bedelinin 8.861,40- TL olabileceğinin bildirildiği. yerleşik Yargıtay içtihatları ve hak ve nesafet ilkeleri uyarınca kira bedelinin tespiti gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış. 03.06.2017 tarihli yeni kira döneminde dava konusu kiranın aylık kira bedelinin 8.000- TL olarak tespitine karar verilmiştir....

        Yurdanur Kutucuoğlu ile davalı arasında 15.10.2000 başlangıç tarihli ve 15 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davalının 2008 yılında aylık 6.500.00 TL kira parası ödedediğini, ödenen bedelin çok düşük olduğunu, kiralanan binanın boş olması halinde yeni kira dönemi için ne kadar kira geliri getirebilecek ise mahkemece tespit edilecek bu bedelin kiracı tarafından ödenmesinin hak ve nesafet kurallarına uygun olacağını ileri sürerek 15.10.2008 tarihinde başlayacak yeni kira dönemi için halen ödenmekte olan 6.500.00 TL aylık kiranın 18.000.00 TL’na çıkarılarak ödenmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, kira sözleşmesinde artış şartı olmamasına rağmen kira bedelini enflasyonun üzerinde artırarak ödediğini, taşınmaza değer artırıcı imalatlarda bulunduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur....

          Davalı; Kira sözleşmesi bulunduğunu, ancak kiranın miktarının belirlenen miktar üzerinden davacılar adına gönderildiğini, imtina etmeleri üzerine tevdi mahalli tayini suretiyle yatırıldığını, istenilen miktarın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir. 2011/9215-18572 Mahkemece, Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmayıp dava konusu taşınmazla ilgili kira tespit davası açılması mümkün olmadığından davacı yanın kira tespiti talebi hususunun REDDİNE, davacı yanın ecrimisil davası açmakta muhtariyetine karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar eldeki davada; dava konusu mecurun davalı tarafından kiracı sıfatı ile kullanılmakta olduğunu ancak mevcut kiranın düşük kaldığını belirterek kira bedelinin yeniden tespiti istemiş, davalı da kira aktini doğrulayarak, aralarında belirledikleri kiranın yatırılmakta olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir....

            Kira parasının içinde Katma Değer Vergisinin de bulunduğu, fon ve vergi stopajı indirilerek kira parası tesbit edilemeyeceği gözetildiğinde, kiranın brüt olarak tesbitine karar verilmesi gerekirken, mahkemece net olarak tesbitine karar verilmiş olması bozma nedenidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Ancak davacı dava dilekçesi ile kiranın net 5.000,00 TL olarak tespitini talep etmiştir. Kira parası belirlenir iken davacı tarafından net kira talep edilse dahi kiranın brüt kira üzerinden tespiti gerekir. Buna göre talebin brüt 6.250,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Davalı dava tarihi itibariyle aylık 2.350,00 TL net kira ödediğinden dava tarihinde taraflar arasında uygulanan brüt kira bedeli 2.937,50 TL'dir. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde kiralanın 01.11.2017 tarihinde boş olarak kiraya verildiğinde net 3.540,80 TL kira getirebileceği belirlenmiş olup, bu miktarın brüt 4.426,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Dairemizce bu miktar üzerinden yaklaşık % 10'luk hak ve nesafet indirimi ile kiranın brüt 4.000,00 TL ( net 3.200,00 TL ) olarak belirlenmesi gerektiği kabul edilmiştir. Ayrıca kabule göre de davanın kısmen reddine karar verildiğine göre yargılama gideri ve vekalet ücretinin oranlanmaması hatalı olmuştur....

              nun 344.maddesinin kira artışı konusunda sınır koyduğunu, kiranın olağan rayiç ve emsal kira bedeline göre belirlenmesi gerektiğini, bu nedenle yeni dönem kira bedelinin kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak hakkaniyeti uygun bir oranda tespit edilebilmesi ve aylık kira bedelinin kiracının ödediği 40.629,00 TL'nin hakkaniyet kurallarınca indirilmesini, yapılacak indirimin 30.06.2020 tarihinde başlayan dönem için geçerli sayılmasını talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin uyarlanması Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin uyarlanması davasına dair karar Dairemizin 18/02/2014 gün ve 2013/8160-2014/1705 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmesi üzerine bu defa davacı tarafından yasal süresinde karar düzeltme isteminde bulunulmuş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Yargıtay ilamı, karar düzeltme isteminde bulunan davacıya 28/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği halde, karar düzeltme dilekçesi yasal süre geçirildikten sonra, 13/06/2014 tarihinde verilip kaydettirilmiştir. Karar düzeltme dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, istek halinde peşin alınan karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyene iadesine 11/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu