TBK'nun 345. maddesinde ise Kira bedelinin belirlenmesine ilişkin davanın her zaman açılabileceği, ancak, bu dava, yeni dönemin başlangıcından en geç otuz gün önceki bir tarihte açıldığı ya da kiraya veren tarafından bu süre içinde kira bedelinin artırılacağına ilişkin olarak kiracıya yazılı bildirimde bulunulmuş olması koşuluyla, izleyen yeni kira dönemi sonuna kadar açıldığı takdirde, mahkemece belirlenecek kira bedelinin, bu yeni kira döneminin başlangıcından itibaren kiracıyı bağlayacağı hüküm altına alınmıştır. Olayımıza gelince; taraflar arasında 01/03/2012 başlangıç tarihli yazılı bir kira sözleşmesi bulunduğu ve sözleşmede TEFE - TÜFE ortalamasına göre yıllık kira artışı yapılacağı şartı bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. 01/03/2018 tarihinde başlayacak yeni kira dönemi ile ilgili olarak kiranın 3.000,00- TL olarak ödenmesi istemli Antalya 10.Noterliğinin 17/11/2017 tarih ve 39023 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiği, davalının Beyoğlu 31....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2023/360 Esas KARAR NO:2023/429 DAVA:Kira (Uyarlama İstemli) DAVA TARİHİ:26/05/2023 KARAR TARİHİ:30/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Kira (Uyarlama İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti müvekkili şirket ... A.Ş.'ye ait olan "... Mahallesi, ... Sokak No:11 a/b Dükkan ......
Bu durumda, Mahkemece; bilirkişinin taşınmazın boş olarak getirebileceği kira bedeli olarak tespit ettiği brüt 41.300,00 TL üzerinden, davalının eski kiracı olduğu gözetilerek hak ve nesafet ilkelerine göre uygun bir miktarda (yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre %10 ile %20 arasında) indirim yapılarak kira bedelinin brüt olarak tespitine karar verilmesi gerekirken, bozma gerekleri yerine getirilmeden ve hakkaniyet indirimi uygulanmaksızın yazılı şekilde kira bedelinin tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/796 KARAR NO : 2022/2933 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : A TARİHİ : 29/12/2020 NUMARASI : 2020/467 ESAS - 2020/1313 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Kira Parasının Tesbiti İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı arasında imzalanan 01/09/2015 tarihli kira sözleşmesi uyarınca Ankara İli, Çankaya İlçesi, Murat Mahallesi, Koza Sokak No:138/10 nolu taşınmazın kiralandığını, kira bedelinin enflasyon uyarınca 2020 yılı için 7.600,00 TL olduğunu, ancak taşınmazın emsallerinin 15- 20 bin lira civarında olduğunu, bu nedenlerle 01.09.2020 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 15.000,00 TL olarak tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira sözleşmesinin başlangıçtan itibaren iptali, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkin davada Büyükçekmece 2.Asliye Hukuk ve Büyükçekmece 2.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kira sözleşmesine konu olan kiralananın itfaiye alanı çıkması nedeniyle kira sözleşmesinin iptali, menfi tespit ve ödenen kira tutarının geri tahsiline ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, açılan davada kira akdinin feshi, tespit ve kira alacağının konu edilmesi nedeniyle HUMK'nun 8/ll. maddesine göre sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 1.7.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir. Davacı dava dilekçesinde sözlü kira sözleşmesine dayanmş ise de davalının sunduğu yazılı kira sözleşmesindeki imzasına karşı çıkmamıştır. Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin 17.maddesinde muacceliyet şartına yer verilmiş ise de, yeni yasal düzenleme karşısında bu şartın davalının sıfatına göre geçersiz hale geldiğinin kabulü gerekir....
Bu nedenle Mahkemece, HMK’nun 297 maddesinde belirtilen ve hükümde bulunması zorunlu olan unsurları da içerir şekilde, denetime elverişli bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 2-) Mahkemece, hak ve nesafe ilkellerine göre kira bedelinin tespit edilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Davalı son ödenen kira bedelinin aylık 8.800 TL olduğunu beyan etmiş, davalı bildirilen kira bedeline bir itirazda bulunmamıştır. Hak ve nesafete uygun kira belirlenirken en son ödenen aylık kira bedeline endekse (ÜFE) göre artış yapılarak belirlenen kiradan daha düşük olmayacak şekilde taşınmazın boş olarak yeniden kiraya verilmesi halinde getirebileceği kira bedelinden, davalının eski kiracı olduğu gözetilerek hakkaniyete uygun bir miktarda indirim yapılarak kira bedelinin tespiti gerekirken, son ödenen kira bedeli değerlendirilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan tahliye ve takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacının 01.04.2002 günlü kira sözleşmesine dayanarak tahliye ve kira alacağının tahsili için yaptığı takibe yapılan itirazın iptali istemli eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını Borçlar Yasasının 260. maddesi ile İ.İ.Y.'nın 67. maddesinin oluşturduğu, İstanbul 6. İcra Müdürlüğünün 2005/11568 sayılı takip dosyasındaki takip talebinde "kira sözleşmesinin feshi ile mecurun tahliyesinin" de istendiği gözlenmekle, H.Y.U.Y.'...
Uyuşmazlık, kira alacağının tahsili için tahliye istemli olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece itirazın kısmen kaldırılmasına, taşınmazın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere ve kararın dayandığı gerekçeye göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının alacağa yönelik temyiz itirazlarına gelince; davacı, 20.12.2010 tarihli bir yıl süreli aylık 1.900 TL kira bedelli kira sözleşmesine istinaden, kira parasını ödememesi nedeniyle ... 2....
Sözleşme gereğince aylık 1.450 TL kira parasının % 50'si davacı alacaklının, % 25'i de diğer kiralayanların banka hesabına ödenecektir. Davacı alacaklı ... 20 İcra Müdürlüğü'nün 2012 / 8976 sayılı dosyası ile 30.7.2012 tarihinde başlatmış olduğu tahliye istekli icra takibinde Haziran ve Temmuz 2012 aylarından payına düşen miktarın ödenmesini talep etmiştir. Her iki kira sözleşmesinde de kiralayanlar birden fazla olduğundan kiralayanlar arasında mecburi dava arkadaşlığının bulunduğunun kabulü gerekir. Birden fazla kiralayan olması halinde icra takibinin bütün kiralayanlar tarafından yapılması ve davanın da birlikte açılması zorunludur. Zira kira ilişkisinin kurulmasına birlikte karar veren kiralayanların tahliye konusunda da ortak irade sergilemeleri gerekir....