Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki tutanağın beyanlar hanesinde gösterilen muhdesat ve zilyetlik şerhine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 14/07/2010 tarihli dava dilekçesiyle ... İlçesi, ... Köyünde 15.01.2009 gün 5831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, davalı gerçek kişinin zilyetliğinde olduğu, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilerek Hazine adına tespit edilen ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki tutanağın beyanlar hanesinde gösterilen muhdesat ve zilyetlik şerhine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 20/07/2010 tarihli dava dilekçesiyle ... İlçesi ... Köyünde 15.01.2009 gün 5831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen Ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, davalı gerçek kişinin zilyetliğinde olduğu, kütüğün beyanlar hanesinde gösterilerek Hazine adına tespit edilen ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tapunun Beyanlar Hanesine Şerhi ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki muhdesatın tapunun beyanlar hanesine şerhi davasının reddine dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların paydaş olduğu ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde dört adet bina bulunduğunu, binaların üç tanesinin kime ait olduğunun tapunun beyanlar hanesinde gösterildiğini, ancak davacının babası tarafından yapılan binanın beyanlar hanesinde gösterilmediğini açıklayarak davacının babası tarafından yapılan binanın tapunun beyanlar hanesine şerhine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur....

        Medeni Kanunda sözü edilen özel yasa hükümleri ve Tapu Sicil Tüzüğünün 60. maddesindeki düzenlemeden anlaşılan mevzuat hükümleri incelendiğinde, beyanlar sütununda nelerin yer alacağı aşağıdaki şekilde saptanmıştır. 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 13/c maddesi uyarınca, taşınmazın tahdit ve tespiti yapılırken malikin ölü olduğu anlaşılır ve mirasçıları belirlenemezse, malik adına tespit yapılır ve malikin ölü olduğu beyanlar sütununda belirtilir. Yine aynı yasanın 19/II. Maddesine göre, taşınmaz mal üzerinde paydaşlardan birisine veya üçüncü kişiye ait muhtesat var ise bu hususta beyanlar sütununa yazılır. 41. madde uyarınca yapılan düzeltmelerde beyanlar sütununda gösterilecek bir diğer husustur. 21 Mart 1995 tarihli Tapulama ve Kadastro Paftalarının Yenileme Yönetmeliğin 11. maddesine göre yenilemeye tabi olacak taşınmazların beyanlar sütununa yenilemeye tabi olduğu yazılır....

          Gerçekten, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesi hükmünce tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. Ne var ki, davada davacı kadastronun kesinleşmesinden önceki sebebe değil kadastrodan sonra muhtesatın diğer hak sahipleri ile yaptığı harici satışın varlığını ileri sürüp bu davayı açmıştır. Davadaki istem kadastrodan sonraki bir nedene dayalı olduğundan olayda 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinin uygulama yeri yoktur. Mahkemenin bu sebebe dayalı olarak davayı reddetmesi açıklanan nedenlerle yasaya aykırı olmuştur. Kaldı ki, davalılardan ...’nin yöntemine uygun verilmiş kabul beyanı da bulunmaktadır....

            Köyünde 6831 Sayılı Orman Yasasının ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, Hazine adına tespit edilen ... köyü, 121 Ada 97, 122 ada 15, 38 ve 51 parsel numaralı, sırasıyla 1231,27 m2, 7193,41 m2, 2152,50 m2 ve 1612,68 m2 yüzölçümlü taşınmazların beyanlar hanesinde gösterilen fındık ağaçlarının sahibi ve taşınmazın fiilen kendi kullanımında olmasına rağmen davalının zilyetliğinde gösterildiğini belirterek, fiili kullanım durumunun hatalı yazıldığı iddiasıyla taşınmazın beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali ve düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve ... İlçesi, ... köyü 121 ada 97, 122 ada 38 ve 51 nolu parsellerin Kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile beyanlar hanesine “Bu parsel üzerindeki fındık ağaçları 1970 doğumlu ... oğlu ...’in kullanımında olup halen kendisine aittir” şeklinde şerh düşülmesine, ......

              Köyü, 101 ada 8 parsel numaralı 7053,48 m2 yüzölçümlü taşınmazın beyanlar hanesinde gösterilen fındık ağaçları ve binaların sahibi ve taşınmazın fiilen kendi kullanımında olmasına rağmen davalı ...’ın zilyetliğinde gösterildiğini belirterek, fiili kullanım durumunun hatalı yazıldığı iddiasıyla taşınmazın beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali ve düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve ... İlçesi, ... Köyü, 101 ada 8 nolu parselin kadastro tespit tutanağının beyanlar hanesinin kullanıcı kısmının iptali ile, beyanlar hanesine “Bu parsel üzerindeki fındık ağaçları, ahşap bina ve ahırlar 1965 doğumlu ... oğlu ...’in kullanımında olup halen kendisine aittir” şeklinde şerh düşülmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece, 573 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağı ve hükmen tesciline dair ilamda zilyetlik belirtmesine dair kayıt bulunmadığı, ayrıca sicil oluştuktan sonra kadastro öncesi nedenlere dayanarak terkin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, beyanlar hanesindeki kaydın terkini istemine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz hükmen Hazine adına tescil edilmiştir. Tapu kaydında davacının terkinini istediği belirtme yer almamaktadır. 573 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sırasında Sait Küçük'ün kullanımında olduğu, ancak zilyetlik süresi dolmadığından Hazine adına tespitinin yapıldığı yazılıdır....

                  Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmiştir. Dava, ister taşınmaz mülkiyetinin aktarılmasına ilişkin kadastro tespitine itiraz, isterse 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tespiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılmış olsun, kural olarak; bu tür davaların, tespit malikleri ile tutanağın beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek açılması zorunludur. Somut olayda; 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tarla niteliği ile tesbiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılan bu davada, husumetin kadastro tespit tutanak maliki olan Hazine ile tutanağın beyanlar hanesinde ismi yazılı bulunan gerçek kişilere birlikte yöneltilmesi gerekir....

                    Anılan bu ayrık hüküm dışında kanunlarımızda ve Tapu Sicil Tüzüğü'nde taşınmaz üzerinde bulunan muhtesatların tapu kütüğüne tescil veya şerh edilebileceğine veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterilebileceğine ilişkin başkaca bir hüküm de bulunmamaktadır. Somut olaya gelince; davacı taşınmazlar üzerinde bulunan ağaçların kendisinin mülkiyetinde olduğunun tespiti ile bu hususun tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerhini istemiştir. Taşınmazların tapuda tarla niteliği ile kayıtlı olduğu gözetildiğinde muhtesatların kadastro tespitinden sonra yapıldığı anlaşıldığından somut olayda mülkiyetin tespiti istenemeyeceği gibi ve 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 19. maddesi hükmündeki ayrık hükmün uygulanma koşullarının oluşmaması nedeniyle de tapu kütüğünün beyanlar hanesinde şerhe karar verilemeyeceği kuşkusuzdur....

                      UYAP Entegrasyonu