ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava,tapu kaydında malik gözüken kişi ile murisin aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davacılar, 20 parsel sayılı taşınmazın maliki "... oğlu..."; 37 (ifraz ile 3854 ve 3855) ve 159 parsel sayılı taşınmazların maliki "... Faris oğlu..." ile mirasbırakanları " ... oğlu ..."' in aynı kişi olduğunun tespitini istemişlerdir. Davalı,davanın reddini savunmuştur....
'ın aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Mahkemece, davanın 2926 sayılı Kanun'a göre... sigortalılığının tespitine esas olmak üzere ... Müdürlüğündeki çiftçilik kayıtlarının davacıya ait olduğunun tespiti istemine ilişkin olduğu gözetilerek, davalı Kurumu davaya dahil etmek üzere davacıya süre verilmesi ve Kurumun dahil edilmesinden sonra davaya İş Mahkemesi sıfatıyla devam edilerek davacının... sigortalı sicil dosyasının onaylı bir örneği getirilerek Kurumun uyuşmazlık çıkarıp çıkarmadığı ve çıkarmış ise uyuşmazlığa konu dönem belirlendikten sonra davacının tarımsal faaliyeti usulüne göre araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, Kurum davaya dahil edilmeden eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı, ailesi tarafından Aydın ili Didim ilçesi’nde ikamet eden bir aileye evlatlık olarak verildiğini, ancak bu evlatlık işleminin mahkeme kanalıyla yapılmadığı, kendisini evlatlık olarak alan Ali Bozkuş ve Leman Bozkuş isimli şahıslar kendilerinden olmuş gibi nüfus kaydı yaptırdıklarından dolayı Korkuteli Akyar mahallesi nüfusunda olan kaydının silinmediği ve kapalı olarak devam ettiği, bu nedenle hem Korkuteli ilçesi Akyar mahallesi nüfusuna, hem de Aydın ili Didim ilçesi nüfusuna olmak üzere mükerrer kaydının bulunduğunu, bu sebeple Korkuteli nüfusuna kayıtlı 8 TC kimlik numaralı T3 ile, Aydın ili Didim ilçesi nüfusuna kayıtlı TC kimlik numaralı T1 aynı kişi olup olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile; T1 ile, T3'in aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir....
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: ilk derece mahkemesince;"... davacının talebinin annesi olduğunu iddia ettiği davalının Türk vatandaşı olması sebebiyle davalının çocuğu olduğunun tespitinin yapılmasına ve bu şekilde Türk vatandaşlığına hak kazanmasına yönelik olduğu anlaşılmış ve Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 28/04/2016 tarih ve 2015/8474 esas 2016/6835 karar sayılı ilamı ille; "davacının Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmamaktadır. Türk anadan ve babadan doğduğunun ve bu sebeple Türk vatandaşı olduğunun tespitine, davalıların nüfusuna tesciline karar verilmesini istemektedir. Davacının Türk vatandaşı olan ana ve babadan evlilik içinde doğduğunun tespiti halinde, soybağı tesisine bağlı olarak Türk vatandaşı sayılacaktır. Davacının isteğinin temelinde soybağı tesisine bağlı olarak Türk vatandaşlığını kazanmak olduğuna göre tespit hükmü vatandaşlıkla ilgili idari bir işleme esas teşkil edecektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının babasının.... uyruklu olup 17/12/1930 tarihinde Türkiye... nüfusuna tescil edildiğini, Kuzey.......
ya ait olduğunun tespiti ile kurum sataşmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava nitelikçe; 4281692 Sigorta sicil numara ile Kuruma bildirilen çalışmaların davacının babası ... ...'ya ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir Mahkemece davanın kabulüne, Kuruma intikal ettiği anlaşılan 4281692 sigorta sicil numarasına ait çalışmaların davacının babası mütevefa ... oğlu 01/03/1929 doğumlu ... ...'ya ait olduğunun tesbitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 4281692 SSK sicil no ile ... Oğlu Yeniköy 01.03.1929 doğumlu Gemerek Nüfusuna kayıtlı ......
nin aynı kişi olduğunu ve buna göre nüfus kaydında düzeltme yapılarak babası ... ile dedesi olduğunu belirttiği...'nin nüfus kütükleri arasında bağlantı kurulmasını istediğine göre, çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca düzeltme isteminin tespiti de kapsayacağı dikkate alınarak muris...'nin ve ...'in tüm mirasçılarının davaya katılımı sağlanarak gösterilecek deliller toplanıp koşulları oluştuğu takdirde ... ile...'nin aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadan yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK nun 428 maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
CEVAP: Davalı vekili 19.07.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların ortak murisi Abdullah Çakıroğlu'ndan kalan taşınmazlar olduğunun ihtilaf dışı olduğunu, dava konusu taşınmazların kadastro tespiti sırasında T3 haksız olarak tespitlerinin yapıldığı iddiasının doğru olmayıp hakkaniyete de aykırılık teşkil ettiğini, ortak muris Abdullah Çakıroğlu'ndan kalan tüm taşınmazların, 1988 yılında baba Abdullah Çakıroğlu ve davacının murisi Hasan Çakıroğlu'nun sağlığında taksim edildiğini, aynı yıl içerisinde de davacının murisi Hasan Çakıroğlu tarafından dava konusu taşınmazlardaki tüm hisselerin müvekkili tarafından bedeli ödenerek müvekkilinin çocukları Rızvan, Ahmet ve Abdullah Çakıroğlu'na satışı yapıldığını, bu konuda davacı tarafın kadastro tespitinden önce yapılan iş bu satış işlemini dile getirmediğini, davacı ve davacı murisi Hasan Çakıroğlu'na ait tapu kayıtlarının takbis sisteminden sorgulanarak dosyaya konulmasını talep ettiklerini, beyan ederek davacının...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, Selime Künkül ile Seniha Selime Işık'ın aynı kişi olduğunun tespiti ile nüfus ve tapu kayıtlarının buna göre düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili, davalı kayyım ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili; davacının sahibi olduğu dava konusu Erzincan ilinde kain 29 ada 11 parsel ve 141 ada 5 parsel sayılı taşınmazlarda intifa hakkı sahibi olarak gözüken Erzincan nüfusuna kayıtlı Veyis karısı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davanın kabulüne, Adana ili, Yüreğir ilçesi, Akdam mahallesi, 117 ada, 1 parsel (1/1 tam hisse) ile Adana ili, Yüreğir ilçesi, Akdam mahallesi, 42 parsel (1/1 tam hisse) kayıtlı taşınmaz maliki olarak Ali Sataaldım: oğlu olarak görünen tapu kaydının Ali Sataaldım: Abdullah oğlu olarak düzeltilmesine, bu şekilde tapuya tesciline," karar verildiği anlaşılmıştır. DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Mahkemece yeterince araştırma yapılmadığını, delillerin takdirinde isabetsizlik olduğunu, davacıların murisi ile nüfus kayıtlarında görülen şahsın aynı kişi olup olmadığı konusunda tereddüte yer bırakmayacak şekilde inceleme yapılmadığını, dava konusu kişi ile kayıt malikinin aynı kişi olduğunun açıklıkla belirlenmesinin araştırılmasını belirterek, eksik inceleme neticesinde verilen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı....