Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bilirkişi .... tarafından düzenlenen 22/12/2020 havale tarihli raporda; "Esas İtirazın İptali dosyası yönünden; davacı tarafça davalıya kesilen takip konusu alacak dayanağı hizmet faturasının muhteviyatlarıyla birlikte davacının yasal defterlerinde yer aldığı, ancak; davalının yasal defterlerinde yer almadığı, bu nedenle; davacının davalıya düzenlemiş olduğu icra takibine konu faturanın hizmet faturası şeklinde düzenlenmiş olduğu, iş bu faturaya istinaden teslim şeklinin irdelenemediği ve söz konusu hizmetin verilip verilmediği hususunda dosya münderecatında davacı tarafça hizmetin verildiğine dair herhangi bir kanıtlayıcı bilgi ve belge sunulmadığından kabulünün tamamen Sayın Mahkeme'ye ait olduğu," sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir....

    olmadığını, alınmayan hizmetin bedelinin olmayacağını, müvekkilin ödediği 2.400,00 USD den şimdilik 2.000,00 USD nin iadesini talep ve dava etmiştir....

    alacağın -------- oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davasının görevsiz mahkemede ikame edildiğini, davacı tarafın tacir sıfatının araştırılmasının gerektiğini, sadece fatura düzenlenmesinin davalı şirketin borçlu olduğu anlamına gelmeyeceğini, faturada belirtilen malın teslim edilmesi veya hizmetin görülmesi ile ancak hak ve alacak iddiasında bulunulabileceğini, davacı tarafından dosya kapsamında bu iddiasını destekler hiçbir bilgi belgenin sunulmadığını, inkar tazminatı talebinin koşullarının oluşmadığını, alacağın likit olduğu iddiasının yersiz olduğunu beyanla haksız davanın öncelikle görev yönünden reddine, esasa girilmesi halinde esastan reddine karar verilerek davacı aleyhine ------aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

      Davacı, davasını İİK'nun 67. maddesinde gösterilen itirazın iptali davası olarak açmış, son celse davalının yokluğunda davasının alacak davası olarak görülmesini talep etmesi üzerine mahkemece de dava alacak davası olarak karara bağlanmış, ancak davacı vekilinin bu husustaki beyan ve talebi davalı yana tebliğ edilmemiştir. Davacı taraf davayı ıslah da etmemiştir. Bu durumda, davanın alacak davası olarak görülüp sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. 2- Kabule göre, davacı ödemesi yapılan faturalar dışında takip dayanağı faturadaki taşıma işini de yaptığını iddia etmiş, davalı ise bu taşımanın yapılmadığını savunmuştur. Bu durumda hizmetin verildiğini ispat külfeti davacıdadır. Davacı tarafından bu faturanın davalıya tebliğ edilmiş olması, mahkemenin kabulünün aksine tek başına hizmetin verildiğinin delili olamaz....

        Davalı, faturanın muhatabına teslim edilmiş olmasının hiçbir öneminin bulunmadığını, davacının faturaya konu hizmetin sunulduğunu kanıtlamasının gerektiğini belirtmiş davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir....

          Sonuç itibariyle, taraflar arasında 10.11.2018 tarihinde " Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanlığı Sözleşmesi" imzalanmış olduğu, mahkememizce Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına yazılan müzekkere yanıtından da davacı tarafından davalı yana bu hizmetin sunulmuş olduğunun tespit edildiği, davalı tarafın davaya cevap vermediği gibi defter ve belgelerini de yapılan ihtara rağmen ibraz etmeyip davacıdan aldığı hizmet karşılığında davacıya hak ettiği ücreti ödediğini ıspat edemediği, bu durum karşısında davacının usulüne uygun olarak tutulmuş defterlerinde kayıtlı 16.874,00 TL asıl alacak yönünden alacaklı olduğu görülmüş, bu durum karşısında davacının takipte haklı olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, takip konusu faturaya dayalı alacak likit (bilinebilir, belirlenebilir) olduğundan ve takip tarihi gözetilerek İİK'nun 67/2 maddesi gereğince hükmolunan alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm...

            bakiyesi ------gözüküyor iken, davacı şirketin ---- yevmiye defteri kapanış fişindeki alacak bakiyesi ----olarak gözüktüğü, her ne kadar davacının ticari defterlerinde; davacının davalıdan en son alacak bakiyesi olarak----öncesindeki faturalardan kaynaklı alacak bakiyesinin muhasebe ilkelerine aykırı olarak (bu bakiyeyi sıfırlayacak herhangi --------- bir kayıt düzenlenmeden) dikkate alınmamış olması ve defterlere işlenmemiş ----- faturasına ilişkin davalıya hizmet verildiğine dair kanaate varılmış olması sebebiyle, davacı şirketin 2021 yılı yevmiye defterindeki 4.068,00TL tutarındaki alacak bakiyesinin değil, sunulan cari hesap muavinindeki 12.458,00TL alacak bakiyesinin dikkate alınması gerektiği kanaatine varıldığı, 12.458,00TL alacak bakiyesine rağmen, icra takibinde davalıdan talep ettiği asıl alacak rakamının 8.390,00TL olduğu, davacının ayrıca davalıya gönderilen ihtarnamenin davalıya ulaştığı tarihten icra takip tarihine kadarki süre için hesaplanan temerrüt faizi ve ihtarname...

              Dairemiz görev alanına; Su, elektrik, doğalgaz, telefon ve internet aboneliği sözleşmesinden ve bu sözleşmelerin kurulmasına ilişkin uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar girmektedir. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava; tacirlerarası hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince, "Riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararlar" ın incelenme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. veya 45. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

              İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, tacirler arası hizmet alım ilişkisinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince, "Tacirler arası hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan her türlü davalar (rücu dâhil) sonucu verilen hüküm ve kararlar" ın incelenme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. veya 45. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine (veya ikiz dairesi olan 45. Hukuk Dairesine) GÖNDERİLMESİNE, Dair; HMK'nın 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 11/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

              Ancak, çalışmanız konusunda yapılan incelemede, şahsi sicil dosyasında yetersizliğinizden ve davranışlarınızdan kaynaklanan eylemler ve bu eylemlere ilişkin hakkınızda tutulan tutanaklarla iş akdinizin feshi için geçerli nedenlerin oluştuğu anlaşılmaktadır. Yine bu birimde yapılan incelemelerde tüm birim çalışanlarının yetersizliği ve davranışları nedeniyle söz konusu hizmetin profesyonel ekiplere devredilmesi için yönetim kararı alınmış ve bu hizmetin Belediye çalışanları tarafından yürütülmesi düzenlenmesinden vazgeçilmiştir. Bu sebeple bu hizmet ile ilgili ihale kararı alınmış olup, işyeri ve işin gereklerinden kaynaklanan ve tutanaklara konu tarafınızda belirlenen yetersizlik ve davranışlar nedeniyle iş akdiniz geçerli nedenle 06/01/2020 tarihinde fesh edilmiştir..." şeklinde belirtilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu