Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

UYUŞMAZLIK KONUSU : Taraflar arasında davacının kabule göre 22.10.2007- 31.10.2012 tarihleri arasında davalıya ait minibüste hizmet sözleşmesine dayalı olarak kesintisiz şekilde çalışıp çalışmadığı konusundadır. G E R E K Ç E : Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Yasa'nın 79. maddesi ile 5510 sayılı Yasa'nın 86. maddesinde, aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilam ile ispatlamaları halinde, mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılarının dikkate alınacağı düzenlenmiştir....

Bu durumda, 01.10.2008 tarihinden önceki döneme ilişkin hizmet tespiti uyuşmazlıklarında 506 sayılı Kanun, bu tarihten sonraki dönem bakımından ise 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekecektir. Somut olayda 01.10.2008 tarihinden önceki dönemler yönünden uygulanması gereken mülga 506 sayılı Kanun'un 79. maddesi, "...Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları kurumca tespit edilmeyen sigortalıların hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak hizmet tespiti isteyebilecekleri...” şeklinde düzenlenmiştir. Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur....

Mahkemenin yapması gereken Sosyal Güvenlik Kurumundan davacı tanıklarının hizmet süresini gösterir hizmet cetveli ile tanıklara ait tüm iş yeri giriş- çıkış bildirgelerinin temin edilerek davacı tanıklarının davacının 2003 yılından itibaren kesintisiz çalışıp çalışmadığını bilebilecek durumda olup olmadıklarını tespit etmektir. Ayrıca davacının sigortalı hizmet cetvelinden 2006- 2008 yılları arasında çalıştığı anlaşılan iş yerlerine ait sigortalı işe giriş- çıkış bildirgeleri istenilmeli , davacının çalıştığı bu iş yerlerinin ......

    Ve SGK aleyhine açılan hizmet tespit davasında ise davacı işçinin çalışma süresinin 18/08/1998- 10/01/2008 arasında kabul edildiği, hizmet tespit davasının da Yargıtayca onanarak 16/04/2015 tarihinde kesinleştiği, bu kapsamda alacak davası sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan hizmet tespit davasında hizmet süresinin alacak davasına göre daha farklı olarak belirlendiği ve bu hükmün de kesinleştiği anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 375/1- ı Maddesi gereğince "bir dava sonunda verilen hükmün kesinleşmesinden sonra tarafları, konusu ve sebebi aynı olan ikinci davada öncekine aykırı bir hüküm verilmiş ve bu hükmün de kesinleşmiş olması" yargılamanın iadesi sebepleri arasında olup, işbu davada hizmet süresi yönünden alacak davasında kabul edilen çalışma süresi ile hizmet tespit davasında hüküm altına alınan çalışma süreleri arasında bariz çelişki olup, bu husus 6100 Sayılı HMK'nın 375/1- ı Maddesi kapsamında yargılamanın iadesi sebebidir....

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 21.03.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan işkolu tespit kararının dava konusu yapılan kısmı ile, alt işveren tarafından hizmet alım sözleşmesi ile “... adresinde: Veri Hazırlama, Kayıt işlemlerinin yapıldığı” gerekçesiyle belirtilen işlerin İşkolları Yönetmeliğinin 10 sıra numaralı “Ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” işkolunda yer aldığı tespit edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta, hizmet alım sözleşmesi kapsamında yürütülen iki alt işveren işyeri dava konusudur. Dosya içeriğinden, ilk hizmet alım sözleşmesinin 01.04.2013 ilâ 31.03.2014 tarihleri arasında geçerli olduğu, sözleşme konusunun “ ... Belediyesi Destek Hizmetleri Müdürlüğü Destek Personeli Hizmetleri İşleri” olduğu ve sözleşme kapsamında 25 işçinin çalıştırılmasının öngörüldüğü anlaşılmaktadır....

      Gerekçe: Davacının hizmet süresinin belirlenmesi noktasında uyuşmazlık mevcuttur. Somut olayda; davacının davalı işyerinde geçen hizmet süresinin belirlenmesi için açmış olduğu hizmet tespit davası neticesinde; davacının 0901199404821 sigorta sicil numarası ile davalı şirkete ait işyerinde, 05.09.1994 - 31.12.1994, 01.09.1995 - 31.12.1995, 01.09.1996 - 31.12.1996, 01.09.1997 – 30.06.1998, 01.09.1998 – 30.06.1999, 01.09.1999 - 05.08.2005 tarihleri arasında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen 891 gün dışında ilave 2199 gün olmak üzere toplamda 3090 gün çalıştığının tespitine karar verildiği, kararın Yargıtay 21....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı işveren Mutlu Yuvam Sitesinde kapıcı ve kaloriferci olarak 2010 yılı Haziran ayında çalışmaya başladığını ancak çalışma kaydının 2010 yılı Ekim ayından sonra Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildiğini, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız feshedildiğini ve ödenmemiş işçilik alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek, 2010 yılı Haziran - Ekim ayları arasındaki dönemde davalı işyerinde gerçekleşen hizmet süresinin tespiti ile kıdem ve ihbar tazminatları ve bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir. İşçilik alacaklarının tahsili ile birlikte açmış olduğu hizmet tespit davası yönünden Sosyal Güvenlik Kurumuna da husumet yöneltmiştir....

          Dönemde kuruma bordro vermediğinden davacı müvekkilinin hizmetinin bulunmadığının belirtilerek hizmetlerin işlenmesi talebinin reddedildiğini, SGK tarafından talebin reddedilmiş olması nedeniyle ek tasfiyesi istenen şirket aleyhine hizmet tespit davası açılmak istenildiğini, ancak dava açılacağı sırada şirketin tasfiye edildiğinin görüldüğünü, hizmet tespit davasının açabilmesi için şirketin ek ihyasının gerektiğini, bu nedenlerle, terkin edilerek sicilden kaydı silinen .... Limited Şirketi'nin açılacak olan hizmet tespit davasında taraf olarak gösterilerek tebligatların yapılabilmesi için ek tasfiyesine/ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE : Dava şirket ihyası istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesinde: “İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır. " düzenlemesi yer almaktadır....

            Mahkemece davacının hizmet tespit talebi tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiş, diğer istemler hakkında yargılama sürdürülerek hüküm kurulmuştur. Hizmet tespitine ilişkin davanın sonucu tazminat isteklerini içerir davayı etkileyeceğinden tespit davası bekletici mesele yapılarak neticesine göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, Uzunerler Turkcell İletişim Merkezi’nde iş yeri müdürü olarak çalıştığı dönem içerisinde yapılan kontroller sırasında İMEİ kaydı yapıldığı sırada kayıt başına 10 TL alındığı, 176 İMEİ kaydı tespit edildiği halde bunun 132 tanesinin parasının alındığının tespit edildiği yine yedek simkartın 641 tanesine ait para karşılığı olması gerekirken 402 tanesinin karşılığının bulunduğu, aksesuar ve diğer parçalarla ilgili ise 790 adet satış yapıldığı halde bunların 541 tanesinin para karşılığının bulunduğu, bu şekilde bu eksiklikler karşılığı olarak iş yerinin yaklaşık 5000 TL zararının olduğunun tespit edildiği, söz konusu iş yerinde kayıtların sanık tarafından tutulduğu ve para işlerinin sanığın kontrolü altında...

                UYAP Entegrasyonu