WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, davalı işveren yanında geçen çalışmaları yönünden itibari hizmet süresinin/fiili hizmet süresi zammının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

    Dava, davalı işveren yanında geçen çalışmaları yönünden itibari hizmet süresinin/fiili hizmet süresi zammının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

      Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. 506 sayılı Kanunun 4. maddesinde “sigortalıları çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler” işveren olarak tanımlanmıştır. ”Çalıştıran” olgusu, tespiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir. hizmet tespitine yönelik davalarda, çalışma ilişkisinin nitelik ve süresinin belirlenmesinde, bu yöndeki işyeri bilgi ve belgelerine ulaşılmada, kısacası, davanın sübutu ve verilen kararın infazı açısından, işverenin kim olduğunun bilinmesinde yasal zorunluluk vardır bu nedenle, Sigortalının taraf olduğu hizmet akdinin hangi işverenler tarafından düzenlenmiş olduğu tespit edilip, hizmet tespitine...

        G E R E K Ç E : Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Yasa'nın 79. maddesi ile 5510 sayılı Yasa'nın 86. maddesinde, aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalıların, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilam ile ispatlamaları halinde, mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılarının dikkate alınacağı düzenlenmiştir. Anılan madde gereğince çalışmaların sigortalı hizmet olarak değerlendirilebilmesi için çalışmaların 5510 sayılı Yasa'nın 4/1- a maddesi anlamında hizmet sözleşmesine dayalı olarak geçmesi gerekmektedir....

        Bu yönde, anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez....

          SS işyerinde 01.09.2002-11.05.2003 tarihleri arasında 251 gün süre ile asgari ücretli olarak hizmet akdi ile çalıştığının tespitine, davacının tespit edilen çalışmalarının bildirilen diğer çalışmalarıyla birleştirilmesine," tarih, rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine "Davacı ...'ın davalı işverene ait (1042834.20) SS işyerinde 01.09.2002-11.05.2003 tarihleri arasında... sicil sayılı işyerinden bildirilen çalışması dışlanmak suretiyle 214 gün süre ile asgari ücretli olarak hizmet akdi ile çalıştığının tespitine, davacının tespit edilen çalışmalarının bildirilen diğer çalışmalarıyla birleştirilmesine," tarih, rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve bu şekliyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan... Ltd. Şti.'den alınmasına, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Tespit davasının işlevi, eda davasında da olan bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitidir. Eda davasında bundan başka ikinci bir eda bölümü vardır ki, bu bölüm tespit davalarında yoktur. Eda davası aynı konudaki tespit davasını da içeren daha geniş kapsamlı bir davadır. Tespit davasında yalnız tespit kararı verilir. Bu kararın içinde eda emri bulunmadığı için tespit kararıyla ilamlı icra yoluna gidilemez. Tespit davalarında diğer genel dava şartlarından başka iki ek şartın daha bulunması gerekir. 1-Tespit davasının konusu yalnız hukuki ilişkiler olabilir. Hukuki ilişkiden kast edilen, bir kişi ile diğer bir kişi veya mal arasında somut bir olaydan doğan hukuki ilişkidir (borç ilişkileri, zilyetlik, ayni haklar vb). 2-Davacının bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının hemen tespit edilmesinde hukuki yararı bulunmalıdır....

              Mahkemece davalı belediyenin asıl işveren olduğunun tespit edilmesi durumunda yapılacak iş, hizmet tespiti davalarının fiili çalışmanın geçtiği işverene karşı açılması gerektiği, asıl işverenin sigorta primlerinden alt işveren ile birlikte müteselsil olarak sorumlu olmasının hizmet tespitine ilişkin hükmün asıl işveren aleyhine kurulmasını gerektirmeyeceği hususları dikkate alınmalı ve dava dışı işverenlerin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesi de nazara alınarak yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalı, dava konusu dönemlerde ihale alınan süreler net olarak tespit edilmeli, tüm dönem bordroları getirtilerek, resen tespit edilecek bordro tanıkları dinleyerek karar vermekten ibarettir. Açıklanan gerekçelerle, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine, 6100 sayılı Kanun'un 353/1.a.6. maddesi uyarınca gönderilmesine karar verilmiştir....

              Başkanlığından sorulup, hizmet cetveli celbedildikten sonra, davacının, davalı işverence sigorta primi ödenmiş bildirimleri dikkate alınarak belirlenecek çalışılan gün sayısının %50'sinin 0.25 ile çarpımı sonucu hesaplanacak itibari hizmet süresi tespit edilip, HMK.'nun 297/2 fıkrası uyarınca infaza elverişli olacak şekilde, belirlenen itibari hizmet süresinin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmelidir. Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekili ile davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Başkanlığından sorulup, hizmet cetveli celbedildikten sonra, davacının, davalı işverence sigorta primi ödenmiş bildirimleri dikkate alınarak belirlenecek çalışılan gün sayısının %50'sinin 0.25 ile çarpımı sonucu hesaplanacak itibari hizmet süresi tespit edilip, HMK.'nun 297/2 fıkrası uyarınca infaza elverişli olacak şekilde, belirlenen itibari hizmet süresinin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmelidir. Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu