WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Başkanlığından sorulup, hizmet cetveli celbedildikten sonra, davacının, davalı işverence sigorta primi ödenmiş bildirimleri dikkate alınarak belirlenecek çalışılan gün sayısının %50'sinin 0.25 ile çarpımı sonucu hesaplanacak itibari hizmet süresi tespit edilip, HMK.'nun 297/2 fıkrası uyarınca infaza elverişli olacak şekilde, belirlenen itibari hizmet süresinin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmelidir. Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Başkanlığından sorulup, hizmet cetveli celbedildikten sonra, davacının, davalı işverence sigorta primi ödenmiş bildirimleri dikkate alınarak belirlenecek çalışılan gün sayısının %50'sinin 0.25 ile çarpımı sonucu hesaplanacak itibari hizmet süresi tespit edilip, HMK.'nun 297/2 fıkrası uyarınca infaza elverişli olacak şekilde, belirlenen itibari hizmet süresinin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmelidir. Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalı  Kurum vekili ile davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Başkanlığından sorulup, hizmet cetveli celbedildikten sonra, davacının, davalı işverence sigorta primi ödenmiş bildirimleri dikkate alınarak belirlenecek çalışılan gün sayısının %50'sinin 0.25 ile çarpımı sonucu hesaplanacak itibari hizmet süresi tespit edilip, HMK.'nun 297/2 fıkrası uyarınca infaza elverişli olacak şekilde, belirlenen itibari hizmet süresinin sigortalılık süresine itibari hizmet süresi olarak eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmelidir. Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı  Kurum vekili ile davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemenin, hükme esas aldığı, 13.10.2015 tarihli Bilirkişi raporundaki, davacının çalışmasının %50'sinin denizde geçtiğine ilişkin kanaati dosya kapsamı ile uyuşmakla birlikte, 506 sayılı Yasa'nın Ek 5. maddesinin 3. fıkrasının “… Fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı x 0,25) formülü uygulanır.” hükmü gereği, davacının davalı işyerinde çalışılan, sigorta primi ödenmiş günleri x 0,25 formülüyle hesaplanan itibari hizmet süresinin tespitine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davacının 09.06.1995 tarihinden dava tarihine kadar olan itibari hizmet süresinin tespitinde, davacının her yıl 360 gün çalışması bulunduğu kabulüne dayalı olarak itibari hizmet süresinin tespit edilmesi isabetsizdir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Beraat Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın katılan firmada müdür olarak çalıştığı, müşterilerden tahsil ettiği paraları firmanın banka hesabına yatırması gerekirken yatırmadığının 22/08/2013 tarihinde tespit edilip yatırılmayan 2.930 TL paranın 23/08/2013 tarihinde sanık tarafından müşteki firmanın hesabına yatırılmasının sağlandığı, bu olaydan sonra 24/08/2013 tarihinde 205 TL kasa açığı, 26/08/2013 tarihinde 41 TL kontör parası firma hesabına aktarmadığının saptanması üzerine sanığın işten ayrıldığı, sanığın işten ayrılması üzerine işyerinde yapılan sayımlarda 4.796 TL değerinde 5 adet telefonun olmadığının anlaşıldığı, toplam açığın 6.659 TL değerinde olduğu tespit edildiği, sanığın tespit edilen bu açığın 765 TL'sini ödediği ancak geri...

            Borçlar Kanununda anılan sözleşme, “Hizmet akdi bir mukaveledir ki onunla işçi, muayyen veya gayri muayyen bir zamanda hizmet görmeyi ve iş sahibi dahi ona bir ücret vermeyi taahhüt eder.” şeklinde tanımlanmış, aksine hüküm bulunmadıkça, hizmet akdinin özel şekle tabi olmadığı belirtilmiş, ücretin, zaman itibarıyla olmayıp yapılan işe göre verilmesi durumunda da işçinin belirli veya belirsiz bir zaman için alınmış veya çalışmış olduğu sürece akdin “parça üzerine hizmet” veya “götürü hizmet” altında varlığını koruduğu açıklanmıştır. Baskın olan bilimsel ve yargısal görüşlere göre, hizmet akdinin ayırt edici ve belirleyici özelliği, “zaman” ile “bağımlılık” unsurlarıdır. Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir....

              Davalı vekili, davacının hizmet süresinin belirttiğinden daha az olduğunu fazla mesai ve diğer alacaklarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... kayıtlarını doğrulayan davalı tarafın beyanları doğrultusunda davacının hizmet süresi tespit edilmiş ve bilirkişi tarafından tespit edilen alacaklar hüküm altına alınmıştır. Hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının hizmet süresi noktasında toplanmaktadır. Davacı vekilince, temyiz aşamasında sunulan belgelerden, ... bu alacak davası ile aynı gün hizmet tespiti davası açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafça, bu hususta yargılama aşamasında hiçbir beyanda bulunulmamış ve dosyaya hiçbir belge sunulmamış ise de, hizmet süresinin tespiti kamu düzenine ilişkin olduğundan, bu hususun yargılamanın her aşamasında dikkate alınması gerekmektedir....

                Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle, her ne kadar mahkeme ilamının gerekçesinde davacı işçinin hizmet süresinin 15 yıl 3 ay 19 gün olduğu belirtilmiş ise de, Mahkemece 23.07.2014 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığının anlaşıldığı, söz konusu raporda hizmet süresinin 16 yıl 5 ay 16 gün olarak tespit edildiği, nitekim Dairemizin 11.10.2016 tarihli, 2015/2090 esas ve 2016/17715 karar sayılı bozma ilamı öncesinde Mahkemece hükme esas teşkil eden 16.10.2014 tarihli bilirkişi raporunda da davacının hizmet süresinin 16 yıl 5 ay 16 gün olarak tespit edildiği, davalı vekilinin hizmet süresine ilişkin itirazlarının kabul görmediği, 16 yıl 5 ay 16 gün hizmet süresi kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu, ancak mahkeme ilamının gerekçesinde hataen hizmet süresinin 15 yıl 3...

                  Yapılacak iş; yukarıda açıklanan dairemize ait bozma ilamlarında belirtilen hususlarda işlem yapılarak, nizalı dönemin tamamında çalışması olan bordro tanıkları tespit edilip dinlenmeli, bordro tanığı bulunmaması halinde öncelikle mahkemece dinlenen tanıkların hizmet cetvelleri ve hizmet cetvellerinde geçen işyeri kayıtları alınarak, davalı işyerine komşu işyerlerinde nizalı dönemde çalışması olup olmadıkları tespit edilmeli ve giderek bu tanıkların beyanları ile yetinilmediği takdirde, ... ilgili il müdürlüğünden, gerekirse zabıta, vergi dairesi ve meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu iş yeri çalışanlarının; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek ve davacının işe giriş ve çıkış sürelerini net belirlemek ve gerçek...

                    B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı ....’nin üstlenmiş olduğu teknik hizmet, bakım ve onarım ve hizmet alım işinin hastanede yapılan yardımcı işler olduğunu ve yardımcı işlerin de asıl işin dahil olduğu iş kolunda sayılacağını, şirketin yapmış olduğu işlerin iş kolları tüzüğünün 24 sıra numaralı “Sağlık” iş kolunda yer aldığı kanaatine varılarak 2011/64 sayılı iş kolu tespit kararının 17.04.2011 tarihli Resmi Gazetede yayınlandığını belirterek davanın reddini istemiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak; mahkemeye bildirilen ve tek tek tespit edilen işlerin sağlık işinden sayılamayacağı, alt işveren olarak bağımsız ayrı tüzel kişiliğe sahip işyeri olarak üstlendiği 2011/64 iş kolu tespit kararına konu teknik hizmet, bakım onarım hizmet sözleşmesi ile yapılan işin 28 sıra numaralı genel iş kolu olarak tespiti gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu