Bu tür hizmet tespitine yönelik davalar kamu düzenine ilişkin olduğundan araştırmaların büyük bir özenle yapılması gerekir. Somut olayda hizmet cetveline göre davacıya ait olduğu iddia olunan çalışmaların dava dışı ...'a ait sigorta sicil numarına bildirildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak iş; ... sigorta sicil nolu ve ... tahsisi numarası ile yaşlılık aylığı almakta olan ...'a ait şahsi dosya ve tahsis dosyası getirtilerek 25.8.2974-30.9.1974 tarihleri arasındaki 36 günlük çalışmanın adı geçen sigortalıya yaşlılık aylığı bağlanması sırasında dikkate alınıp alınmadığını araştırmak, bu sürelerin yaşlılık aylığında dikkate alındığının tespiti halinde davaya bir aidiyet davası olarak bakılmak suretiyle bu kişinin yöntemince davaya katılımının sağlanması için davacıya önel vermek, davaya karşı diyecekleri sorulmak ve göstereceği deliller toplanarak oluşacak sonuca göre aksi durumda yani bu çalışma süresinin adı geçen ...'...
A.Ş. tarafından sunulduğu anlaşılan ancak davalı Kurumca davacı sigortalının kayıtlı bulunduğu nüfus müdürlüğü ile yapılan yazışmalarda birden fazla ... isimli kayda rastlanıldığı gerekçesiyle davacı adına yapılmış tevkifatlar olarak kabul edilmediği belirtilen 30.07.2000, 31.08.2000 ve 30.01.2001 tarihli tevkifatların aidiyetinin tespiti konusunda araştırma ve inceleme yapılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği ortadır. Vazgeçilemez ve devredilemez nitelikteki temel haklardan olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine yönelik tespit ve aidiyet davalarının kamu düzenine ilişkin davalardan olduğu gözetilerek, davacının iddiasının gerçekliğinin resen araştırma ile saptanması gereklidir....
Davalı SGKB vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının hizmet tespiti ve kaydın düzeltilmesini istediği dönemin 1966- 1976 yılları arası dönem olduğunu, sigortalılığın tespiti istenilen ve çalışıldığı iddia olunan dönemler üzerinden 5 yılı aşkın bir süre geçtiğini, yasanın açık metni ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre hizmet tespiti davalarında hak düşürücü sürenin 5 yıl olduğunu, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının tespit istediği dönem üzerinden uzunca bir zaman geçmiş olması karşısında açılan davanın medini kanundaki dürüstlük ilkesi ile de bağdaşmadığını belirterek, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden davanın kabulü halinde aleyhlerine yargılama gideri ve ücreti vekalete hükmedilmemesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T5 ye usulüne uygun tebligat yapıldığı ancak cevap dilekçesi sunmadığı belirlenmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesi özetle; "Davanın reddine," karar vermiştir....
Dava dosyası incelendiğinde, davacı, prim borcunu ödeme planı çerçevesinde yaptıktan sonra 1997-2001 dönemlerine ilişkin tevkifatların, davacının baba ismi yazılmadığından davalı kurum tarafından iptal edildiğini belirterek 1997 tarihinden 2001 tarihine kadar kesintisiz olarak tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespiti ile başvuru tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş olup mahkemece, davanın kabulü ile davacının 01/01/1997 ile dava 31/12/2001 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile davacıya 01/08/2013 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verildiği anlaşılmış ise de, aidiyet yönünde kurulan hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği ortadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı kararı uyarınca yeniden düzenlenen iş bölümüne göre, hizmet tespit davalarının temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın aidiyet nedeniyle Yargıtay 10. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 28.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aidiyet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği gibi davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 sayılı Yasanın 60/G maddesinde yer alan, “18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak, bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir.”...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, aksi Kurum işlemlerinin iptali, hizmet tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak, ilamda belirtilen nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair hüküm tesis edilmiştir. Hükmün, davalılardan Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, babasına ait özel bina inşaatı işyerinde 1982-1987 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti ile aksi Kurum işleminin iptali ile 04.01.2013 tarihli tahsis talebi nedeniyle yaşlılık aylığı tahsisine hak kazandığının tespitini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 10.07.2000-30.08.2000 tarihleri arasında sigortalı ... adına yapılan hizmet bildirimlerinin davacı murisi ...'na ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, ilâmında yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosya içindeki bilgi ve belgeler ile toplanan delillere göre; davacı murisinin, ...01.07.1943 doğumlu... olduğu, ili, Merkez ilçe, ... Köyü nüfusuna kayıtlı bulunduğu, ... olarak ... ve ... oğlu, 1943 doğumlu, ili, Merkez ilçe, ......
da birçok köylüsü ile beraber gittiği işyerinde çalıştığını, ancak yapılan çalışmanın davacıya ait olmadığı iddiası ile davalı Kurumun kabul etmediğini 853 363 86 sicil numaralı hizmet belgesinde 744 gün gözüken hizmetin davacıya ait olduğu belirtilerek; 01.07.1972 tarihinde 3. ve 4. dönemde 90'ar gün, 1973/1,2,3 ve 4. dönemlerde 90'ar gün, 1974/1 ve 2. dönemlerde 90'ar gün, 3. dönemde 24 gün olmak üzere toplam 744 gün sigorta süresinin davacı ...'ye ait olduğunun tespiti ile aykırı Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II-CEVAP: Davalı Kurum vekili, davanın reddini istemiştir....
Bu tür aidiyet davaları kamu düzeni ile ilgili olduğundan çalışmaların başka bir sigortalıya ait olup olmadığı noktasında titizlikle inceleme yapılması ve toplanan delilerle hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak şekilde hizmetin gerçekte kime ait olduğunun saptanması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 19.09.2007 gün ve 2007/21-600E,2007/604K. Sayılı kararı da aynı yöndedir Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 01.01.1969 doğumlu olan davacının nüfusa kaydının 04.05.1990 tarihinde yapılmış olduğu,dinlenen davacı tanık beyanlarına göre davacının gerçek isminin ... olduğu, hizmet cetveline göre ... adına 01.04.1985-31.12.1994 tarihleri arasında farklı işyerlerinden işe giriş bildirgelerinin verildiği ve 786 gün hizmet bildiriminde bulunulduğu anlaşılmış olup, mahkemece eksik araştırma ve inceleme yapılarak sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Mahkemece yapılacak iş, ...'...