Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece gerekçeli kararda, taraflar arasında yapıldığı belirtilen taşınmaz satışına ilişkin harici satış sözleşmesi, dosya içerisinde bulunmadığından Başkanlığımızın 10.11.2016 tarih ve Esas: 2015/15430 Karar: 2016/12717, 23.02.2017 tarih ve Esas: 2017/107 Karar: 2017/1941 ve 08.03.2018 tarih ve Esas: 20018/1075 Karar: 2018/2192 sayılı geri çevirme ilamlarıyla dosya içerisine celbi istenilmiş, mahkemece düzenlenen 16.05.2018 tarihli tutanak ile bahsi geçen harici satış sözleşmesinin taraflarda bulunmadığı belirtilmiştir. Böylece, taraflar arasında yapılmış, taşınmaz satışına ilişkin yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Dava, davalının banka hesabına gönderilen paralar nedeniyle, BK.61. ve devamı maddelerine göre, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir....

    Harici taşınmaz sözleşmesi 20.03.2007 tarihli olup, davacı ile davalılardan .... arasında, taşınmazın 68.000 TL bedelle satışına ilişkin olup, 5.000 TL'nin peşin ödendiği, geri kalanın 1 ay 45 gün süre içinde ödeneceği kararlaştırılmıştır. 06.07.2007 tanzim tarihli, 60.000 TL bedelli çek, davalı ... lehine düzenlemiş, ....arafından ise diğer davalı ...'a ciro edilmiş olup, iş bu çekin tapu devri için verildiği hususunda harici satış sözleşmesinde hüküm bulunmadığı gibi tahsili için davacı hakkında girişilen icra takibinde de bu yönde itirazda bulunulmamıştır. Bu durum karışısında 60.000 TL bedeli çekin taşınmaz satışına ilişkin verildiğine dair delil bulunmadığı gibi sözleşmede satış bedelinin de çekle ödeneceğine ilişkin kayıt yer almadığı gözönünde bulundurularak bu kısım yönünden davanın reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      Oysa ki, çekişmeli taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmemiş, tescil harici bırakılmıştır. Tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre de öngörülmediğine göre mahkemece işin esasına girilip, tarafların bildirdikleri deliller toplanmalı, çekişmeli taşınmazların başında yöntemince keşif yapılmalı, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene iadesine, 26.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Ada 5 Parselde kain taşınmaz üzerinde bulunan B blok 4 nolu bağımsız bölümün satışına dair harici sözleşmenin dosya içerisine celbiyle; dosyanın temyiz incelemesine esas olmak üzere Başkanlığımıza gönderilmek üzere mahkemesine çevrilmesine " karar verilmiştir. Mahkemece ... Müdürlüğüne müzekkere yazılarak taraflar arasında imzalanan dava konusu bağımsız bölümün satışına dair harici sözleşmesinin gönderilmesi istenilmiş, tapu müdürlüğünce dava konusu taşınmazın 3. şahsa satışına dair resmi satış senedin Mahkemeye gönderilmesi üzerine dosyanın aynen Başkanlığımıza gönderildiği görülmüştür. Bu durumda mahkemece, temyiz incelemesinin daha fazla uzamasına sebebiyet verilmemesi açısından taraflar arasında imzalanan dava konusu ... İli ... İlçesi ... Beldesi ......

          Bu halde; Taraflar arasında tanzim edilen taşınmazların satımına ilişkin harici satım sözleşmeleri baştan beri geçersiz olup, Dairemizin yerleşik uygulamaları nazara alındığında, davacıların geçersiz sözleşme nedeniyle ödenen bedeli sebepsiz zenginleşme ve denkleştirici adalet kurallarına göre isteyebilme haklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, mahkemece, satış bedeli olarak ödenen her bir daire için 12.000,00TL bedelin dava tarihi itibariyle, dava tarihine kadar ulaştığı alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, altın ve döviz kurlarındaki artış, maaş artışları vs gibi ekonomik etkenlerin ortalamalarının alınarak bilirkişi vasıtası ile hesaplanması ve sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

            O halde; mahallinde yeniden teknik bilirkişiler, davanın tarafları, mahalli bilirkişi ve tanıklar hazır olduğu halde keşif yapılmalı, aktarılan davanın kapsamı dava dilekçesi ve dosyadaki diğer bilgiler gözetilerek duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, dava konusu olan taşınmaz ve taşınmaz bölümleri fen bilirkişisi tarafından kroki üzerinde gösterilerek, tespit harici yerlerden olup olmadığı saptanmalı, daha sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Köyü çalışma alanında bulunan ve ... sırasında tespit harici yol olarak bırakılan taşınmaz bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmaz bölümünün adına tapuda kayıtlı 169 ada 18 parsel sayılı taşınmaza eklenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı tarafın zilyetlik iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı 24.12.2014 tarihli dava dilekçesi ile kendi adına kayıtlı 169 ada 18 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün ... sırasında tespit harici bırakılan yolda kaldığı iddiasıyla dava açmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Özalp Asliye Hukuk ve Özalp Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak, tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; tapuya kayıtlı olan taşınmazlara ilişkin harici olarak yapılan satışların geçersiz olması nedeniyle dava sebepsiz zenginleşmeye dönüştüğünden ve sözleşmede geçen toplam meblağın dava tarihindeki değerinin Sulh Hukuk Mahkemesi görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de; taşınmazın dava tarihi itibarı ile değerinin esas alınacağı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  Mahkemece, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişinin raporunda (A) ve (B) harfleri ile gösterilen tescil harici taşınmaz bölümleri üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir....

                    İcra Müdürlüğünün 2014/2452 Esas nolu dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 35,000,00.- TL'lik asıl alacak olmak üzere toplam 35.000,00.-TL alacak miktarı üzerinden devamına, davacının 45.000,00 TL’lik asıl alacak ve 43.890,41 TL’lik işlemiş faize yönelik kısmının reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Uyuşmazlık, harici taşınmaz satım sözleşmesine dayalı alacağın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca tahsili talepli icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davalı ile 20.08.2008 tarihli taşınmaz satım sözleşmesinin imzalandığını, satış bedelinin davalıya ödendiğini ileri sürerek; sözleşmenin yerine getirileceği inancıyla yapmış olduğu ödemenin davalıdan iadesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu