Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    Sıfatı İle) DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, harici taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, hüküm Tüketici Mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Bu durumda hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi’ne ait bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay (13.) Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 20.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı ...; tarlanın satışıyla herhangi bir ilişkisinin olmadığını, davalı ... ise; dava konusu taşınmaz karşılığında, 900 Liraya sözlü anlaştıklarını, ancak 600 Lirasının ödendiğini geriye kalan 300 Liranın ödenmemesi sebebiyle taşınmazın satışının başkasına yapıldığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacı ile davalı ... arasındaki gayrimenkul alım satımına ilişkin durumdan diğer davalı ...'un haberinin olmadığı veya rızasının bulunmadığı veya alım satıma konu hususta paranın bu davalıya ödenmediği, davalı ...'...

        Davalı - karşı davacılarca her ne kadar dava konusu taşınmazın harici satım sözleşmesine dayalı olarak kullandığı iddia edilmiş ise de 02.12.2003 tarihli harici satış sözleşmesinde ada ve parsel bilgileri yer almayan 1250 m2'lik taşınmaz bölümünün sözleşme konusu edildiği, A harfi ile gösterilen kısmın harici satışa konu edilmediğinin, davalılarca haklı bir sebebe dayalı olmaksızın kötüniyetli olarak kullanıldığının kabulü ile pay oranında ecrimisil ile sorumlu tutulmalarına davacının ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile; 22.745,31 TL'nin davalı karşı davacılardan tahsil edilerek davacıya verilmesine, 3....

          Dava konusu taşınmaz ve komşu parseller, yörede 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmış, 2008 yılında Hazinece idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla dava açtığına göre, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi zorunludur. Taşınmaz taşlık ve çalılık olarak tapulama harici bırakıldığına göre, öncesinin orman olup olmadığının araştırılması gerekir. Ne var ki, bu yönde bir araştırma yapılmamıştır....

            Dava konusu taşınmaz ve komşu parseller, yörede 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmış, 2008 yılında Hazinece idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla dava açtığına göre, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi zorunludur. Taşınmaz taşlık ve çalılık olarak tapulama harici bırakıldığına göre, öncesinin orman olup olmadığının araştırılması gerekir. Ne var ki, bu yönde bir araştırma yapılmamıştır....

              Dava konusu taşınmaz ve komşu parseller, yörede 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmış, 2008 yılında Hazinece idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla dava açtığına göre, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi zorunludur. Taşınmaz taşlık ve çalılık olarak tapulama harici bırakıldığına göre, öncesinin orman olup olmadığının araştırılması gerekir. Ne var ki, bu yönde bir araştırma yapılmamıştır....

                Dava konusu taşınmaz ve komşu parseller, yörede 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmış, 2008 yılında Hazinece idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla dava açtığına göre, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi zorunludur. Taşınmaz taşlık ve çalılık olarak tapulama harici bırakıldığına göre, öncesinin orman olup olmadığının araştırılması gerekir. Ne var ki, bu yönde bir araştırma yapılmamıştır....

                  Dava konusu taşınmaz ve komşu parseller, yörede 1959 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık ve çalılık niteliği ile tapulama harici bırakılmış, 2008 yılında Hazinece idari yoldan tapuya tescil edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla dava açtığına göre, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığının belirlenmesi zorunludur. Taşınmaz taşlık ve çalılık olarak tapulama harici bırakıldığına göre, öncesinin orman olup olmadığının araştırılması gerekir. Ne var ki, bu yönde bir araştırma yapılmamıştır....

                    Tapuya kayıtlı taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı takdirde TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunun 26. ve Noterlik Kanunun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersiz olup geçerli bir sözleşme bulunmadığından tarafların sözleşmeye dayalı hak ve borçları da söz konusu olmayacaktır. Ancak bu durumda taraflar, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Davacı tarafça dava dışı Mazlum Demir'le yapılan harici taşınmaz satış sözleşmesi gereği belirtilen taşınmaz bedeli için 25.000,00 TL ön ödeme yapılacağının öngörüldüğü,25.000,00 TL nın ise sözleşmede belirtilen taşınmaz tapu kaydı belirtilerek davalı banka hesabına havale ile gönderildiği ,davalı beyanlarından harici sözleşmenin davacı ve emlakçı dava dışı Mazlum Demir'le yapılmasına rağmen taşınmaz malikinin davalı olduğu,paranın da davalı banka hesabına gönderildiği davalının da kabulündedir....

                    UYAP Entegrasyonu