Mahkemece; sözleşme uyarınca davacının araç fatura bedelinden sorumlu olduğu ve tazminat şartları oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; asıl alacak miktarı 28.544,20 TL'lik kısma yapılan itirazın iptaline, takibin 28.544,20 TL asıl alacak, 299,71 TL faiz ve 61,03 TL ihtarname masrafı üzerinden devamına, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, harici araç satımına dayalı bedele yönelik takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; taraflar arasındaki 02/04/2004 tarihli sözleşmeyle davalı adına çekilen banka kredilerinin tüm taksit ödemelerinin davacı tarafından yapılacağı,taksitlerin bitiminden sonra aracın ruhsatının davacıya verileceğinin kararlaştırıldığı belirlenmektedir....
İSTİNAF NEDENLERİ: Asıl ve birleşen davada davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, her ne kadar harici satım sözleşmesi resmi şekil şartına uygun yapılmamış ise de, bu sözleşmenin müteahhit açısından bağlayıcı olduğunu, müteahhidin harici satımını bilen arsa sahibinin, müteahhidinin taahhüt ettiği edimden sorumlu olduğunu, arsa sahibi davalı Turgut Balkı'nın harici satım sözleşmesini bildiğini ve buna cevaz verdiğini, arsa sahibinin müteahhide karşı açtığı davadan feragat ettiğini, dava sırasında müteahhide verilecek dört dairenin halen arsa sahibinin mülkiyetinde olduğunun tespit edildiğini, davalı arsa sahibinin harici satım sözleşmesini bilmesine rağmen bu feragatle anlaşıp müteahhide daire mülkiyeti vermişse hem tapu iptali ve tescil hem de alacak talepleri bakımından müteahhit gibi sorumlu olduğunu, feragat sonrasında mülkiyeti kendisinde kalmış ise davacılara verilecek taşınmaz kendisinde kaldığından yine sorumlu olacağını, müvekkillerin borcun nakline onay vermediklerinden...
Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandıkları, kime ait oldukları, kimden kime nasıl intikal ettikleri, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya konu edilip edilmedikleri, edilmiş iseler imar-ihyanın ne zaman başlayıp hangi tarihte tamamlandığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; komşu parsellerin ne suretle oluştuğu ve varsa dayanak kayıtlarının çekişmeli taşınmaz yönünü ne şekilde okuduğu belirlenmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe elverişli, dava konusu taşınmaz bölümlerini, komşularıyla birlikte gösterir krokili rapor alınmalı ve varsa kamulaştırma haritası yöntemince uygulanmalı; ziraat mühendisi bilirkişiden taşınmaz bölümlerinin evveliyatlarını, toprak yapılarını ve niteliklerini, zirai...
Gölü Çevre Düzeni Planında diğer tarım alanında kaldığı belirtildiği halde, imar planının hangi tarihte onaylandığı araştırılmadığı gibi, dava konusu taşınmaz bölümlerinin neden tescil harici bırakıldığı belirlenmemiştir....
Dava; tapuda kayıtlı taşınmazın tapu dışı yolla satın alınması nedenine dayalı iptal ve tescil, olmadığı takdirde, temliken tescil, olmadığı takdirde bedel iadesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, her ne kadar, davalı ...'ın 1997 tarihli harici satış senedindeki imzanın kendisine ait olduğunu belirtip aralarındaki harici satış sözleşmesini inkar etmemesi , sözleşmede bahse konu paranın kendisine ödenmediğine ilişkin iddiasını da her hangi bir delille ispat edememesi hususları gözönüne alınarak sözleşmenin tarafı olan davalı ...'ın sözleşmenin harici sözleşme olması nedeniyle geçersizliğine ilişkin beyanının hakkın kötüye kullanılması kuralının ihlali olacağı gerekçesi ile davalı ...'a yönelik davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bu görüşe katılma olanağı yoktur....
Beldesi 1463 Ada 5 Parselde kain taşınmaz üzerinde bulunan B blok 4 nolu bağımsız bölümün satışına dair harici satış sözleşmesinin, dosyasına konularak temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yuka- rıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.Somut olayda, davacı ile davalı arasında yapılan 30.01.2007 tarihli harici sözleşmenin 10. maddesine göre davalı yüklenici ile dava dışı arsa sahipleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı ve davalının bu sözleşme nedeniyle kendisine düşen daireleri sattığı anlaşılmaktadır. Davacının, davalı tarafından müteahhit sıfatıyla inşa edilen inşaattan bir adet konutu satın almak için 30.01.2017 tarihli harici sözleşmeyi düzenledikleri ihtilafsızdır. Davalı bu sözleşme ile yapacağı konutlardan bir adedini davacıya satmayı taahhüt etmiştir. Davalının konut inşa ederek bu konutları alıcılarına sattığı da dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleştirilen davada elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine dair verilen karar asıl dava davacısı, birleştirilen dava davalısı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. . -KARAR- Asıl dava harici satış bedelinin uyarlanarak tahsili ve bu harici satın almaya dayalı olarak davalı taşınmazına yapılan bir katın bedelinin tahsili isteklerine, birleştirilen dava ise çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....
Dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece harici satış sözleşmesinin yapıldığı 10/10/1998 tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın tapuya kayıtlı olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Sinop İli Boyabat İlçesi Çorak Köyü 199 ada 3 parsel sayılı taşınmazın öncesi olan 280 parsel sayılı taşınmazın tapuya tescil edildiği ilk tarihten itibaren tüm tedavül kayıtlarının getirtilerek harici satış sözleşmesinin geçerli olup olmadığı belirlenmelidir. Harici satış sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle taşınmaz tapuya kayıtlı ise taşınmaza ilişkin sözleşme resmi şekle uyulmadığından geçersizdir. Geçersiz sözleşmede sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle taşınmaz tapuya kayıtlı değil ise harici satış sözleşmesi geçerli hale gelecektir. Bilindiği üzere; tapuya kayıtlı olmayan taşınmazlar menkul mal hükmünde olup, zilyetliğin devri suretiyle satış gerçekleşmiş olur....
Dava konusu taşınmaz nehir yatağı olmasına karşın, mahkemece yapılan keşifte jeoloji bilirkişisi keşfe götürülüp rapor alınmamış, yapılan keşifte hazır bulunan ziraat bilirkişisinin ise hazırladığı rapor dava konusu taşınmaza ilişkin olmayıp çekişmeli taşınmaza komşu 15 nolu parsele ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, tespit harici bırakılan yerlerdendir. Mahkemece, taşınmazın vasfının belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğrafları getirtilerek zilyetlik durumu denetlenmemiş, tespit harici bırakılma nedeni araştırılmamıştır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez....