Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tapuda müvekkil adına kayıtlıyken; İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, ... Mahallesi, ... Pafta, ... Ada, ... Parsel’de kain ... Arsa Paylı, ... Kat, ... no.lu bağımsız bölüm üzerine, 04/03/1994 tarihinde ... Tic. A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini, taşınmaz üzerindeki 04.03.1994 tarih, .. yevmiye numaralı ve 300.000.000,00 ETL (Eski Türk Lirası) bedelli ipoteğin bedelinin ödendiğini, ipoteğe konu borcun kapatıldığını, ipoteğin terkininin zorunluluğunun doğduğunu, Ticaret Sicil Kayıtları ve İTO sorgularından görüleceği üzere, lehine ipotek tesis edilen ... Tic. A.Ş. tasfiye edildiğini ve ticaret sicilden kaydının kapatılmış olduğunu, konuya ilişkin davalı şirkete ulaşılamadığını ve ipotek terkin işlemlerinin tamamlanamadığını, bahse konu ipoteğin terkin edilmesi amacıyla İstanbul Anadolu 27....

    A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini, taşınmaz üzerindeki 04.03.1994 tarih, 1145 yevmiye numaralı ve 300.000.000,00 ETL (Eski Türk Lirası) bedelli ipoteğin bedelinin ödendiğini, ipoteğe konu borcun kapatıldığını, ipoteğin terkininin zorunluluğunun doğduğunu, Ticaret Sicil Kayıtları ve İTO sorgularından görüleceği üzere, lehine ipotek tesis edilen Sistem Pazarlama Tic. A.Ş. tasfiye edildiğini ve ticaret sicilden kaydının kapatılmış olduğunu, konuya ilişkin davalı şirkete ulaşılamadığını ve ipotek terkin işlemlerinin tamamlanamadığını, bahse konu ipoteğin terkin edilmesi amacıyla İstanbul Anadolu 27. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/256 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, yargılamada davanın 17/07/2020 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı uyarınca, Tasfiye Halinde Sistem Pazarlama Tic....

    Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın kullandırmış olduğu krediye istinaden tesis edilen ipoteğin, Tapu Müdürlüğü tarafından yolsuz terkin edildiği, Sakarya 6....

    Bu nedenle müvekkil idare ile ipotek borçlusu arasındaki kanun kapsamında yapılan sözleşmeye istinaden tesis edilen ipotek bedelinin günümüz ekonomik koşullarına uyarlanarak yeniden tespiti talep edilmiş, yargılamanın alacağı süre ve 7181 sayılı yasanın ilgili hükümleri ile düzenlenen süre dikkate alındığında (31.01.2020 tarihinden itibaren ipotek şerhinin ipotek borçlusunun talebi ile terkin edilebilecektir) yargılamanın sona ermesine kadar ipoteğin terkininin tedbiren durdurulmasını talep gereği doğmuştur. Dava dilekçemizde ipotek tescilinin genel olarak İmar Affı Kanunu, Gecekondu Kanunu ve imar uygulamalarından kaynaklandığı belirtilmiş ancak her bir dosyada ipoteğin dayanağı özel olarak belirtilmemiştir, zira ipotek tesisine dayanak dosyalar ilçe belediyelerine devredilmiş olduğundan bu hususta açıklama yapılması mümkün olmamıştır. Ancak tapudaki ipotek alacaklısı Büyükşehir Belediyesi olduğundan kamu zararı doğmaması için dava açılmış ve zorunlu olarak tedbir talep olunmuştur....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edildiği iddia edilen şirketin hakkında derdest takip bulunması sebebiyle Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin ihyası talebine ilişkindir. Tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin edilmekle sona eren şirketin ihya edilerek yeniden sicile tescil edilmesi ve tüzel kişiliğini kazanması için açılmış bu davada husumetin, yasal hasım konumunda olan ve terkin işlemini yapan Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne, şirket tasfiye sonucu terkin edilmiş ise ayrıca tasfiye memuruna yöneltilerek açılması gerekmekte olup ihyası istenilen ve sicilden terkin edilen şirkete husumet yöneltilemeyeceğinden davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasfiye sonucu ticaret sicilinden terkin edildiği iddia edilen şirketin hakkında derdest takip bulunması sebebiyle Türk Ticaret Kanunu'nun 547. maddesi uyarınca tüzel kişiliğinin ihyası talebine ilişkindir. Tüzel kişiliği ticaret sicilinden terkin edilmekle sona eren şirketin ihya edilerek yeniden sicile tescil edilmesi ve tüzel kişiliğini kazanması için açılmış bu davada husumetin, yasal hasım konumunda olan ve terkin işlemini yapan Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne, şirket tasfiye sonucu terkin edilmiş ise ayrıca tasfiye memuruna yöneltilerek açılması gerekmekte olup ihyası istenilen ve sicilden terkin edilen şirkete husumet yöneltilemeyeceğinden davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        Ltd şirketinin dosyamız davalısına ne miktar borçlu olduğunun tespitinin yapıldığı, borç miktarının ödenmesi sonucunda da ipoteğin terkin edileceğinin kararlaştırıldığı, ipoteğin kaldırılmasına terkinine ilişkin mahkememizde açılan dava tarihi itibariyle davacının davalıya borçlu bulunduğu, bu borcun teminatı olarak bir milyon Türk Liralık ipoteğin tesis edildiği, borcun ödenmesi sebebi ile ipoteğin terkin edildiği , Mahkememizde görülmekte olan davanın konusuz kaldığı , davanın açıldığı tarih itibari ile davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediği, davacının dava açmada haksız olduğu, bu sebep ile davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri taktirine yer olmadığı anlaşıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Bu nedenle davalıların idari davaların bekletici mesele yapılması yönündeki talepleri reddolunmuştur. 8- Yasal ipoteğin kaynağı İmar Uygulaması halen geçerliliğini korumaya devam ettiği gibi, ipotek Tapu Sicil kayıtlarında mevcuttur. Bu nedenle Yerel Mahkeme tarafından tesis edilen karar usul ve yasalara uygun olup, davalının istinaf talep ve gerekçelerine itiraz etme zarureti hasıl olmuştur. Sonuç Ve İstem: Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle; Davalıların istinaf talep ve gerekçelerine itiraz eder, usul ve yasalara uygun surette tesis edilmiş Yerel Mahkeme kararının onanmasını ..." karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....

          Hukuk Dairesi'nce verilen 14.10.2020 tarih ve 2019/603 E. - 2020/996 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi temlik alan davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı bankadan kullandığı kredinin teminatı olarak diğer müvekkiline ait taşınmaz üzerinde banka lehine ipotek tesis edildiğini, banka tarafından kredi alacağının tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip üzerine borcun ödendiğini, ipoteğin kaldırılması için icra müdürlüğünce bankaya muhtıra gönderildiğini, buna rağmen davalının ipoteği fekketmediğini, aynı taşınmaza ilişkin olarak yeniden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, takip dayanağının dava dışı Tekdaş ... Ltd....

            Mahkemece, davacı murisi lehine tesis edilen ipoteğin idari işlem neticesinde terkin edildiği için borç ilişkisinin sona ermediğini, davalının ipotek bedelini ödediğini ispatlayamadığı gerekçesiyle ipotek bedelinin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca dava tarihi itibariyle ulaştığı değer belirlenerek bu bedelin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili istinafa yasa yoluna başvurmuştur. Dosya kapsamından; davalıya ait 28, 175 ve 184 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydı üzerine davacı lehine 1989 yılında 5.000.000ETL ile ipotek tesis edilmiş, taşınmazlar ipotekli haliyle davalı tarafından dava dışı üçüncü kişiye devredilmiş, malikin talebi ile idarece ipotekler terkin edilmiştir. Dolayısıyla, davacı murisi lehine tesis edilen ipoteğin idari işlem neticesinde terkin edildiği için borç ilişkisinin sona ermediği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında karz akdi mevcut olup davacı murisinin davalıya borç verdiği sabittir....

            UYAP Entegrasyonu