Muhalif Muhalif MUHALEFET ŞERHİ Suçta kullanılan nakil aracının sahibi olan sanık ...'nun aracı kaçak eşya taşımakta kullanması için oğlu Erol'a verdiğine dair aleyhine bir delil olmadığı gibi oğlu Erol'un da babası aleyhine bir beyanı olmadığı gözetildiğinde, sanık ...'nun olaya karışıp karışmadığı hususu şüpheli olup, şüphenin sanık lehine yorumlanacağı ilkesi de gözetilerek, sanık ...'nun beraati gerektiği düşüncesi ile bu sanık hakkındaki çoğunluğun onama kararına katılmıyoruz. Muhalif Üye Muhalif Üye ... ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakikate aykırı beyenda bulunmak Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya arasına alınan ... 2....
Davacı ... yargılamanın yenilenmesi talebine konu hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunun hilafı hakikate dayandığı gerekçesi ile HUMK.nun 445/5 ve son maddesi gereğince yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, usulün 445 maddesinde sayılan yargılamanın iadesi nedenlerinden hiçbirinin mevcut olmamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 12.20.-YTL peşin harcın onama harcına mahsubuna 22.5.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
SUÇ : Hakaret HÜKÜM : Beraat TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 28.09.1999 tarihli, 1999/1-213 Esas, 1999/219 Karar sayılı kararında da; " hükümde en belirleyici kanıt olan ve tanık olarak dinlenen avukatın kimlik bilgilerini tespit edip duruşma tutanağına geçirilmesinin ve avukata tanıklıktan çekinme hakkının hatırlatılmasının gerektiğine yer verildiği görülmekle, maddi hakikate ve adalete ulaşılabilmesi açısından avukatın, hem tanık ve hem de müdafi olarak yargılamada görev almasının mümkün olduğu" belirtildiğinden, dosya kapsamında tanık olarak dinlenilen katılan vekilinin temyizi de kabul edilmiştir....
Dosya kapsamına göre, sanığa isnat edilen suç, 2004 sayılı İİK’nun 331 ve 338. maddelerinde düzenlenmiş olup buna göre, İ.İ.K.nun 331. maddenin son fıkrasında “Bu suçlar alacaklının şikayeti üzerine takip olunur.” denilmekte, aynı Kanunun 338/1. maddesinde “Bu Kanuna göre istenen beyanı hakikate aykırı surette yapan kimse, alacaklının şikayeti üzerine…” cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır....