Şöyle ki; İİK’nun 76. maddesinde düzenlenen mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280) Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de icra emrinin tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur.(Yargıtay 8Hukuk Dairesinin 2015/13117 E 2017/15199K sayılı ilamı ) Somut olayda, icra emrinin şikayetçi borçluya ve dayanak ilamda yazılı vekiline 16/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında, borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince, borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda, cezai yönden işlem yapılabilmesi için icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, hukuki açıdan vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Böyle bir durumun şikayete konu edilmesi durumunda mahkemece, icra emrinin vekile de tebliği suretiyle eksikliğin ikmali yönünde hüküm kurulması gerekir. (benzer mahiyette Yargıtay 12....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için ödeme/icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda; borçlunun vekili varken ödeme emrinin asile tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda, ödeme emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun ödeme emrinin borçlunun dayanak ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda; takip dayanağı ilamda, davacı borçlu T1 Şirketi'nin vekili bulunmasına rağmen, icra emrinin davacı borçlu şirkete tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin davacı borçlu yönünden de kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin davacı borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir....
Muhalif Muhalif KARŞI OY Önceki karşı oyda belirttiğimiz nedenle itirazın kabulü gerektiği düşüncesiyle çoğunluğunun kararına katılmıyoruz. ... ... Muhalif Muhalif...
(Muhalif) (Muhalif) KARŞI OY Sanığın suça konu koliyi kendisinin kargoya verdiğinin açıklığı karşısında, hamallık işi ile de uğraşıp açık kimliğini beyan etmediği meçhul şahıstan bu koliyi kargoya vermek üzere aldığını savunmasının, kayda değer olmadığı ve suçtan kurtulmaya matuf bulunduğu anlaşılmakla; üzerine atılı eylem sübut bulunmasına göre sanık hakkında beraat kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozulması gerektiği görüşündeyiz. Muhalif Üye Muhalif Üye...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece, dava konusu genel kurul toplantısında 2 no.lu gündem maddesi ile şirket ana sözleşmesinin "sermaye ve pay senetlerinin nevi" başlıklı 6.maddesinin tadili hususu müzakereye açıldığı , davacının söz alarak görüşünü yazdırıp sermaye artışına karşı olumsuz oy kullanacağını beyan ettiğini bundan sonra oylama yapıldığı , davacı red oyu kullanmakla birlikte oylama yapıldıktan sonra karara muhalif olduğunu tutanağa geçirtmemiş bu yönde beyanda bulunmadığı ve davacı tarafça ileri sürülen sebepler TTK 447.maddesinde düzenlenen butlan kapsamında olmayıp iptal davasına konu olabilecek hususlar olduğundan davacının iptal davası açabilmek için gerekli red oyunu kullanmış olmakla birlikte oylama sonrasında muhalefet şerhini yazdırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak HÜKÜM : Düşme ve Tazminatın reddi Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. 1-Hakikate Aykırı Beyanda Bulunmak suçuna yönelik kurulan hükme ilişkin incelemede; Düşme kararı verilmesi durumunda, vekalet ücretine hükmedilemeyeceği halde sanıklar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından vekalet ücreti ile ilgili 2. nolu bendi çıkartılmak suretiyle sonucu itibariyle...
Hakikate aykırı beyan nedeniyle ceza davası ve tazminat davasının birlikte açılması halinde tazminat davasına bakmaya görevli mahkemenin icra ceza mahkemesi olduğu gözetilmeksizin harcının yatırılması halinde tazminat davasının mahkemenin hukuk dava esasına kaydedilmesine karar verilmesi temyiz davası kapsamının beraat hükmü ile sınırlı olması nedeniyle bozma sebebi yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA 30/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
(Muhalif) (Muhalif) KARŞI OY: Olayın ardından olayda kullandığı bıçakla polise teslim olan, ilk duruşmaya katılıp savunması sırasında pişman olduğunu ifade eden, vekaletnameli avukatını duruşmalarda hazır eden ve sabıkasız olan sanık hakkında yerinde olmayan gerekçelerle TCK'nin 62 ve 51. maddelerinin uygulanmamasına dair hükümlerin bozmayı gerektirdiğine dair düşünceyle çoğunluğun onama görüşüne katılmıyoruz. 24/10/2017 ... ... Yargıtay 3. Ceza Dairesi Üyesi Yargıtay 3. Ceza Dairesi Üyesi (Muhalif) (Muhalif)...