(Muhalif) (Muhalif) Aslı gibidir. Karşılaştırıldı. -KARŞI OY YAZISI- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da ayrıntılarıyla açıklandığı gibi somut olayda gabin koşullarının oluşmadığı, B.K.' nun 19. ve 20. maddelerinde hükme bağlanan ahlaka, adaba veya kamu düzenine aykırılık hallerinden de söz edilemeyeceği, bankanın kendisinin belirleyip ilan ettiği faiz oranından sorumlu olduğu gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararının onanması gerekirken bozulmasının doğru olmadığı ve bu nedenle karar düzeltme talebinin kabulü gerektiğini düşündüğümüzden sayın çoğunluğun red yönündeki görüşlerine katılamıyoruz. (Muhalif) (Muhalif)...
(Muhalif) (Muhalif) Aslı gibidir. -KARŞI OY YAZISI- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da ayrıntılarıyla açıklandığı gibi somut olayda gabin koşullarının oluşmadığı, B.K.' nun 19. ve 20. maddelerinde hükme bağlanan ahlaka, adaba veya kamu düzenine aykırılık hallerinden de söz edilemeyeceği, bankanın kendisinin belirleyip ilan ettiği faiz oranından sorumlu olduğu gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan yerel mahkeme kararının onanması gerekirken bozulmasının doğru olmadığı ve bu nedenle karar düzeltme talebinin kabulü gerektiğini düşündüğümüzden sayın çoğunluğun red yönündeki görüşlerine katılamıyoruz. (Muhalif) (Muhalif) ....
Yapılan parmak izi karşılaştırması sonucunda gerçek kimlik bilgileri tespit edildikten sonra sanığın hakikate döndüğünün anlaşılması karşısında, şartları oluşmadığı halde sanık hakkında TCK’nın 269. maddesinde düzenlenmiş olan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 08.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti. aleyhine Hopa İcra Müdürlüğünün 2020/755 Esas sayılı dosyası üzerinden takip yaptığını, takip sırasında davalıya İİK'nun 89/1. maddesi uyarınca birinci haciz ihbarnamesinin gönderildiğini, davalının haciz ihbarnamesine gerçeğe aykırı beyanda bulunarak itiraz ettiğini ileri sürerek davalının eylemine uyan İİK'nun 338. maddesi uyarınca cezalandırılmasını ve aynı Kanun'un 89/4. maddesi uyarınca davalı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, haciz ihbarnamesine yapılan itirazın hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Şikayet, İİK 338/1. maddesi gereği Hakikate Muhalif Beyanda Bulunma nedeniyle İİK 89/4 maddesi gereği borçlunun tazminata mahkum edilmesine yöneliktir. Şikayet eden vekili, şikayet dilekçesinde borçlunun İİK 338....
TÜRK MİLLETİ ADINA CEZA GENEL KURULU KARARI Yargıtay Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık sanığa isnat edilen gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. Haciz yoluyla cebrî icra takibine uğrayan borçluların bir kısım eylemleri İcra ve İflâs Yasasının çeşitli maddelerinde yaptırımı gerektiren ihlâller olarak düzenlenmiştir. Bu cümleden olarak borçlunun istenen beyanı gerçeğe aykırı surette yapması İcra ve İflas Yasasının 338. maddesinde, yaptırıma bağlanmıştır. Gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunma suçunu düzenleyen 338. maddede; “ “Bu Kanuna göre istenen beyanı hakikate aykırı surette yapan kimse, alacaklının şikayeti üzerine....... cezalandırılır” ” hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü üzere bu hükümle, İİY’nın 74 üncü maddesine göre icra dairesine bildirilmesi gerekli beyanın gerçeğe aykırı surette yapılmış olması bağımsız suç olarak düzenlenmiştir....
Oylama öncesi yapılan görüşmeler sırasında bir öneriye karşı olunduğunun belirtilmesi veya ret oyu kullanılması, alınan karara muhalif olunduğu anlamına gelmez. Alınan kararlardan 3 ve 4 nolu kararlar yönetim kurulu faaliyet raporu ile bilançonun tasdikine ilişkin olup, örtülü ibra teşkil edecek hal bulunmadığı, 5 nolu karar yönetim kurulunun ibrasına ilişkin olup oy yasaklısı pay sahibi yönetim kurulu başkanının oylamaya katılmadığı, davacı dışında red oyu verenlerin oy sayısından fazla olan paydaşların oylarıyla ibra kararı alındığı belirlenmiştir. Somut olayda; davacı ortak 26/10/2022 tarihli genel kurulda kendisini vekili aracılığıyla temsil ettirmiş, davacı vekili iptali istenen kararların müzakeresi sırasında henüz karar alınmadan önce karşı çıkarak peşin muhalefette bulunmuştur. Davacı vekili tarafından karar alındıktan sonra karara karşı muhalefet şerhi veya muhalefet şerhi anlamına gelebilecek bir beyanda bulunulmamış, ayrıca bu husus yazılı olarak da bildirilmemiştir....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Somut olayda; takip dayanağı itirazın iptaline dair ilamda, davacı borçlunun vekili bulunmasına rağmen, icra emrinin davacı borçlu asile tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin davacı borçlu yönünden de kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin davacı borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir (Yargıtay 12. HD'nin 2018/4779 E-2018/10984 K sayılı ilamı)....
Hukuk Dairesi’nce, genel kurul kararlarının yasa, ana sözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırılık halleri ileri sürülerek iptalleri isteminde bulunabilmek için 6102 sayılı TTK'nın 446. maddesi uyarınca, toplantıya katılan üyenin karara ret oyu kullanarak muhalif kalması ve bu keyfiyeti zapta geçirmesinin zorunlu olduğu, oylama öncesi yapılan görüşme sırasında bir öneriye karşı olunduğunun belirtilmesinin veya ret oyu kullanılmasının, alınan karara muhalif olunduğu anlamını taşımadığı, bu kapsamda kararlarda davacıların usulune uygun muhalefet şerhlerinin bulunmadığı, davacılar gündem maddesi görüşülürken maddeye yönelik olumsuz görüşlerini tutanağa geçirmişse de oylama yapıldıktan sonra karara muhalif olduklarına dair bir beyanda bulunmadıkları, oylama öncesi görüşme esnasında toplantıya katılan üyenin öneriye karşı olduğunu belirtmesinin alınan karara muhalif olduğu anlamını taşımadığı, bu itibarla dava açabilme şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun...
e icra dosyasından Haciz İhbamamesinin gönderildiğini, davacının takibe itiraz ettiğini, yazılı sözleşmeye rağmen yalan beyanda bulunduğunu, bunun üzerine dosya alacaklısı ... tarafından davacı ... hakkında Hakikate Muhalif beyanda bulunduğundan bahisle ....İcra Ceza Mahkemesi ... Esas sayılı dosyası ile şikayetçi olduğunu, davacının müvekkil ...'ü yanına çağırdığını, davacının zor durumda olmasından yararlanmak isteyerek tüm borçlarına karşılık ...'e 175.000.00TL ödeme teklifinde bulunduğunu, miktarı almaması halinde mahkemelerde sürüneceğini söylediğini, bu şeklide müvekkiline şantajda bulunduğunu, müvekkilinin teklifi kabul etmediğini, icra dairesine borçlarını ödemek için taahhüt verdiğini, 19/04/2019 tarihli sözleşmeye göre müvekkili ...'ün davacıdan olan daire alacaklarından birini .... İli .... İlçesi ... Mah.... Cad.... Sok. A blok ... Ada,......