Maddesi gereğince yapılmasına karar verildiği, hacizden sonra icra müdürlüğünce her ne kadar haczin İİK 97. Maddesine göre yapılmasına karar verilmiş ise de, haciz mahallinde borçlu şirket adına herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, vergi levhası olmadığı, borçlu şirkete haciz mahallinde yapılan bir tebligatta bulunmadığı ve borçlu şirket yetkilisinin haciz mahallinde bulunmadığı, haczin alacaklı vekilinin bildirdiği adreste yapıldığı gerekçesi ile haczin İİK 99. Maddesine göre yapılmasına karar verildiği, memurluk kararının alacaklı vekiline 10/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 17/02/2020 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır. Talep konusu haciz borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapılmamıştır. Haciz zaptı ile haciz esnasında borçlunun haciz mahallinde bulunmadığı hususu da açıktır....
Kişi adreslerinin farklı olduğunu, İİK 96/97 maddeye göre haciz yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; haczin İİK. 99. Maddeye göre yapılmış sayılması veyahut İİK. 96/97. Maddeye göre istihkak iddiasının kabulüne karar verilmesi talebinden ibarettir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı tarafça, dava dilekçesinde istihkak iddiası yanında haczin İİK. 99. Maddeye göre yapılması gerektiğine dair talebinin varlığı da sabittir. İlk derece mahkemesince haczin İİK. 99....
Kişi T3 şirket vekilinin talebi üzerine 22.01.2020 tarihli kararı ile İİK' nun 99. maddesi uyarınca taraflarına dava açmak üzere 7 günlük süre verdiğini, İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin takibin devamı- talikine ilişkin kararının şikayet mahiyetinde olmadığı, anılan mahkemece teminat karşılığında takibin talikine karar verildiğini, aynı karar içinde İİK' nun 99. maddesi uyarınca işlem yapılmasına ilişkin karar verilmesinin mümkün olmayacağını belirtmek suretiyle icra müdürlüğünün 30.12.2019 tarihli ve 22.01.2020 tarihli kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı borçlu T5 adlı şirkete dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap vermemiştir. Davalı 3....
Dava, alacaklınm memur muamelesini şikayeti ile İİK’nun 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Davacı alacaklı vekilinin İcra Mahkemesine başvurusu esnasında istihkak iddiasının reddi talebinin yanısıra haczin İİK 99. maddesi uyarınca yapılmasına ilişkin memur muamelesini şikayet talebinde de bulunmasına rağmen, Mahkemece, dava istihkak davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturularak, sadece istihkak davasının reddine karar verilmiş, memur muamelesini şikayet talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır....
Tüm dosya kapsamına göre; dosya incelendiğinde asıl davanın istihkak iddiasına ilişkin olduğu, birleşen davanın ise haczin iptaline ilişkin yapılan şikayet ve İİK 97- 99 maddelerinin uygulanmasına ilişkin olduğu, mahkemece istihkak iddiası ve İİK 99 uygulamasına yönelik değerlendirme yapılmış ise de, haczin iptaline yönelik herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, bu hususun HMK 297/2 maddesine aykırılık teşkil ettiği anlaşılmış, ancak bu hususta dairemizce değerlendirme yapılabileceğinden, söz konusu eksiklik nedeniyle kararın kaldırılmasına karar verilmemiştir....
elinde ya da üçüncü kişi ile borçlunun birlikte zilyetliğinde iken haczedildiği sonucuna varılamadığından ve haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılmış sayılması gerektiğinden şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi yönde yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gerekçesi ile üçüncü kişinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına ve haczin İİK'nın 97. maddesine göre yapılmasına ilişkin kararın iptaline, İİK'nın 99. maddesine göre işlem yapılması için dosyanın icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir....
Şahıs şirket tarafından hiç bir fatura ibraz edilmediğini belirterek icra dairesince 26/11/2021 tarihinde verilen kararın kaldırılmasını İİK'nun 97. maddesi gereğince takibin devamı doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda; Haciz tutanağı kapsamına göre haciz mahallinde borçlu taraf mevcut olmayıp 3.şahsın bulunduğu, haczin 3.şahıs huzurunda-borçlunun gıyabında yapıldığı, haciz mahallinde yapılan evrak araştırmasında yalnızca üzerinde "AKAY" yazılı olan hesap makinesinin bulunduğu, 3.şahsın haciz mahalline ait kira sözleşmesi, fatura ile vergi levhası ibraz ettiği, bu halde İcra Müdürlüğünün 3. Şahsın borçlu ile el ve iş birliği içinde olduğuna dair değerlendirme yapma yetkisinin bulunmadığı ve haczin İİK 99 maddesine göre yapılmasına dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçeleriyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
M.99 a göre işlem yapılmasının hukuka aykırı olduğunu beyan ederek, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık İİK. 99 maddesinin uygulanmasına ilişkin memur muamelesini şikayet niteliğindedir. Dörtyol İcra Müdürlüğünün 2018/1922 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı Memoil T1 A.Ş. Vekili tarafından borçlu Yılmazlar Oil T4 Şti. Aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, 16.05.2018 tarihinde haciz işlemi uygulandığı sırada 3.kişi Tacettin Petrol Nakliyat İnşaat Metal İthalat İhracat Ticaret Sanayi Limited Şirketi lehine istihkak iddiası ileri sürüldüğü, icra müdürlüğü tarafından haczin İİK.99 maddesine göre yapılmasına karar verildiği, davacı alacaklı tarafından yasal süresi içerisinde 23.05.2018 tarihinde memur muamelesini şikayet istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü takip dosyasında yazılan 15.11.2019 tarihli talimatı gereğince işlem yapılmasına karar verildiğini, daha sonra tekrar 28.11.2019 tarihinde hacze gidildiğini, borçluya ait menkullerin haczedildiğini, hazır bulunan T3 vekilleri tarfından istihkak iddiasında bulunduğunu, istihkak iddiasına karşı istihkak iddiası konusunda karar verilmek üzere dosyanın icra müdürlüğüne gönderildiğini, istihkak iddiasında bulunan şirketin CEO'sunun borçlu olduğunu, bu durumun organik bağ gösterdiğini, haczin 97 uyarınca yapılmış sayılmasına karar verilmesi gerekirken 99 madde uyarınca yapılmış sayılmasına ilişkin memur muamelesini şikayet ederek 29/03/2018 tarihli kararın kaldırılarak haczin İİK 97.maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre; dava konusu haczin ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste yapıldığı hacizden sonra 21.6.2010 tarihli karar ve 5.7.2010 tarihli ticaret sicil gazetesindeki ilan ve tescile kadar haciz adresinin borçlunun merkez ve acenta adresi olduğu, davalı 3. kişilerinde adresinin haciz adresi olduğu bu durumda 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğu, icra müdürlüğünün 16.6.2010 günlü haciz işleminde haczin İİK 99. maddeye göre yapıldığına dair kararı hacze ve somut olaya uygun olmadığından İİK 97/a madde hükmü gözetilerek haczin 96 ve 97. maddeler uyarınca yapılması gerekirken İİK 99. maddeye göre yapılmasının usul ve yasaya uygun olmadığı alacaklı vekilinin esas ve birleştirilen dosyasındaki aynı mahiyetteki şikayetinin kabulüyle esas ve birleşen dosya yönünden 16.6.2010 tarihli haczin İİK 99. maddeye göre yapılmasına dair müdürlük işleminin kaldırılmasına haczin İik 96 ve 97. maddelerine uygun olarak yapıldığının...