Sayılı 25/10/2021 tarihli ilamı ile menfi tespit davasında verilen hükmün icrası yönünden takibin iptaline karar verilmiş olmakla birlikte mahkeme kararında ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin bir hüküm bulunmadığından ihtiyati haczin varlığını sürdürdüğünün kabulü gerekir. HMK' nın 394. madde (HUMK m. 101) ve bunu izleyen maddeleri uyarınca mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararlarının esasına ve infazına yönelik şikayetlere tedbir kararını veren mahkemece bakılması zorunludur. İİK' nın 4. maddesi gereğince icra mahkemeleri icra ve iflas dairelerinin kanun gereğince yaptığı muamelelere karşı yapılan itiraz ve şikayetleri inceler. Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan (HMK mad. 114/c) iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulur (HMK mad. 115/1). Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; İstanbul 26....
Mahkemece toplanan delillere göre; “dava konusu haczin takip borçlusu şirketin adresinde yapıldığı, İİK’nun 97. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken aynı Kanun’un 99. maddesinin uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, öte yandan ek haciz ve muhafaza talebinin reddine yönelik İcra Müdürlüğü kararının da hatalı bulunduğu” gerekçesi ile şikâyetin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık konusu, alacaklının İİK’nun 16. maddesi uyarınca ileri sürdüğü “haczin İİK’nun 99. maddesi gereğince yapılmasına yönelik şikâyet” başvurusu niteliğindedir. Davacı alacaklı vekilinin temyiz incelemesi sırasında gönderdiği 09.10.2012 havale tarihli dilekçesi ile vekâletnamesindeki feragat yetkisine dayanarak davadan ve tüm taleplerinden feragat ettiğini bildirdiği görülmüştür. Feragat öncelikle ele alınıp incelenmesi gereken hususlardandır. Bu nedenle feragate ilişkin bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Mahkemece dava konusu haczin İİK.nun 99.maddesine göre yapılması gerektiğinden bahisle davacı 3.kişinin icra mahkemesinde şikayet davası açtığı, bu dava sonunda İİK.nun 99.maddesindeki prosedür işletilerek alacaklıya istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verildiği, alacaklının bu süre içinde dava açmadığı bu nedenle haczin düştüğü, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, haczin yapılmasına kötü niyetli ve ağır kusurlu olarak sebebiyet veren davalının mahcuzların %15'i oranında tazminata mahkum edilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96 vd. maddelerine dayanan istihkak davasına ilişkindir. Davacı 3.kişi tarafından dava konusu haczin İİK.nun 99.maddesine göre yapılmış sayılması istemiyle açılan şikayet davasında ......
Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin üçüncü kişinin adresinde yapıldığı, borçlunun adresinin ise farklı bir yer olduğu, üçüncü kişinin ticaret sicil kayıtları ile kira sözleşmesi, vergi levhası ve mahcuzlara ilişkin faturaları sunduğu, hacizde borçlunun yer almadığı ve ele geçen belgenin ise gidilen yerin borçluya ait olduğunu kanıtlayacak nitelik ve kuvvette kabul edilemeyeceği “ gerekçesi ile şikâyet başvurusunun kabulü ile haczin İİK’nun 99. maddesi gereğince yapılmış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, haczin, İİK’nin 97. maddesi uyarınca yapılmasına yönelik İcra Müdürlüğü kararının kaldırılması isteğine ilişkindir. İstihkak davası devam ederken ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 03.05.2012 gün, 114-196 sayılı kararı ile İİK’nin 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması kararı verilmiştir....
gereğince işlem yapılması gerekirken 99.md göre işlem yapılmasının yasaya aykırı olduğunu bildirmiş, icra memuru tarafından İİK 99. mad. göre yapılan haczin İİK 96 ve 97.mad. göre yapılmış varsayılmasına ve istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
üzerine icra memuru tarafından alacaklı vekiline İİK'nun 99. maddesi gereğince istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verildiğini, alacaklı vekiline verilen bu 7 günlük dava açma süresinin 24.06.2014 tarihinde dolduğunu, alacaklı vekili tarafından süresi içinde dava açılmadığını, dava açma süresinin dolması üzerine haczin kaldırılması için 26.06.2014 tarihinde İcra Müdürlüğü'ne talepte bulunduklarını, İcra Müdürlüğü'nce alacaklı vekili tarafından 24.06.2014 tarihinde tasarrufun iptali davası açıldığı gerekçesiyle haczin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini belirterek, İcra Müdürlüğü'nün haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin 26.06.2014 ve 03.07.2014 tarihli kararlarının iptaline karar verilmesini istemiştir....
Kişi T3 şirket vekilinin talebi ile icra müdürlüğünün 22.01.2020 tarihli karar ile İİK 99 madde uyarınca taraflarına dava açmak üzere 7 günlük süre verdiğini, İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin takibin devamı- talikine ilişkin kararının şikayet mahiyetinde olmadığını, anılan mahkemece teminat karşılığında takibin talikine karar verildiğini, aynı karar içinde İİK 99 madde uyarınca işlem yapılmasına ilişkin karar verilmesinin mümkün olmayacağını belirtmek suretiyle icra müdürlüğünün 30.12.2019 tarihli ve 22.01.2020 tarihli kararlarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı borçlu T5 adlı şirkete dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap vermemiştir. 3....
İİK'nun 99. maddesi gereğince alacaklıya dava açmak üzere süre vermek ya da bu konudaki isteği reddetmek ve 97. maddedeki prosedürü uygulamak, asıl takibin yapıldığı icra müdürlüğünün görev ve yetkisine dahildir. Şikayet hacizle doğrudan ilgili bulunmadığından İİK'nun 79/2. maddesinin olayda uygulanması mümkün değildir. Somut olayda, haczin İİK 99. Maddesine göre yapılması gerektiğinden bahisle şikayette bulunulmuştur. Bu durumda İİK 96 ve devamı maddelerinden kaynaklı prosedürü uygulama ya da İİK 99. Maddesine göre alacaklıya dava açmak üzere süre verme yetkisi asıl icra müdürlüğüne ait olduğundan İİK. nun 97 ve 99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayetler asıl takibin yapıldığı yer mahkemesince incelenir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra müdürlüğünce alacaklı vekilinin talebi üzerine 15.04.2021 tarihinde yapılan hacizdeki adreste tekrardan haciz yapılmasına ve muhafaza işlemlerine devam edilmesine ilişkin 16.06.2021 tarihinde karar verildiği, bununla birlikte, her ne kadar 24.06.2021 tarihinde alacaklıya İİK 99 uyarınca dava açması için 7 günlük süre verilmiş ise de, şikayet tarihi itibariyle yapılan haczin kesinleşmediği, bu sebeple tekrardan farklı menkuller açısından haciz yapılmasına kanuni bir mani de bulunmadığı anlaşıldığından müdürlükçe verilen kararın yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-3. kişi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; dava konusu haczin üçüncü kişinin adresinde yapıldığı, burada borçluların faaliyet gösterdiğine dair bir belgenin ele geçmediği, ödeme emrinin de tebliğ edilmediği, haczin İİK'nun 99. maddesi uyarınca yapılmış sayılması gerektiği gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Üçüncü kişinin istihkak iddiası üzerine asıl İcra Müdürlüğü'nün bağlı olduğu ... 8. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.12.2012 tarih, 1255/1270 sayı ile takibin devamına karar vermiştir....