Tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar mahkemece dava istihkak olarak değerlendirilerek bu şekilde hüküm kurulmuş ise de, hukuki nitelendirmenin mahkemeye ait olduğu, dava dilekçesinin incelenmesinde davacının mahcuz mallar üzerindeki hacizlerin kaldırılması talebinin olmadığı, davacının talebinin hukuka aykırı olarak haciz ve muhafaza işlemine karşı şikayet olduğu, ayrıca İİK 99 maddesi gereğince işlem yapılmasına yönelik şikayet olduğu, mahkemece davanın şikayet olduğu dikkate alınmaksızın istihkak olarak değerlendirilmek suretiyle yapılan yargılama ve verilen hüküm isabetsizdir. Her ne kadar davacı haczin İİK 99 maddesi gereğince haczin yapılmış olduğunu ileri sürmüş ise de, bu şikayetin talimat icra dosyasında ileri sürülemeyeceği, kaldı ki talimat icra müdürlüğünce bu yönde bir karar verilmediği, bununla birlikte davacının İİK 99 maddesi gereğince yapılan şikayetinin asıl icra dairesinin bağlı bulunduğu İstanbul 11....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2021/8157 Esas sayılı dosyasında borçlu şirketler aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, takibin kesinleştiği, 21/12/2021 tarihinde davacı şirketin adresi olan "Koçcağız Mah. Koçcağız Kümeevler Mah. No:214 Talas/Kayseri" adresinde haciz işlemi gerçekleştirildiği ve 3. kişiye İİK'nun 96.-97. maddeleri kapsamında istihkak davası açması için süre verildiği, davacı borçlu şirketin haczin İİK'nun 96.-97. maddesi gereğince yapılmasına itiraz ederek haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılması gerektiğinden bahisle haczin yapılış şekline itiraz ettiği ve bu nedenle iş bu davanın açıldığı, mahkemece yapılan yargılama neticesinde şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....
A R A R Alacaklı vekili; 19/09/2017 tarihinde borçlunun talimatta bildirilen adresinde uygulanan hacizle ilgili olarak istihkak iddiasında bulunulması üzerine, İİK 99. maddesi uygulanarak taraflarına istihkak davası açmak üzere süre verilmesine ilişkin kararın 06/10/2017 tarihinde öğrenildiğini, İİK 97. maddesi uygulanması gerekirken, İİK 99. maddesinin uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, şikayetin kabulü ile kararın kaldırılmasına, İİK 97. maddesi uygulanarak takibin devamına, istihkak iddiasında bulunan 3.şahsa istihkak davası açmak üzere süre verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, haciz yapılan adresin ödeme emrinin tebliğ adresinden farklı bir adres olduğu, haciz esnasında borçlunun haciz mahallinde olmadığı, bu nedenle haczin üçüncü kişinin huzurunda yapıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, alacaklı vekilince İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulmuştur. ......
Şti.’ ne ait olduğunu belirterek istihkak iddiasında bulunduğu, daha sonra dava dosyasına üçüncü kişi şirketin vekaletnamesini sunduğu, alacaklı vekilince istihkak iddiasının kabul edilmediği, icra memurunca menkullerin İİK’nun 99. maddesine göre haczedilmesine ve haczedilen menkullerin kıymet takdirlerinin bilirkişi tarafından yapılmasına karar verildiği, alacaklı vekili tarafından 02/09/2022 tarihinde icra memurunca haczin İİK’nun 99. maddesine göre yapılması işlemine karşı şikayet yoluna başvurulmuştur....
İcra Müdürlüğü’nün 2012/39 sayılı Talimat dosyasında yapılan 21.03.2012 günlü hacze yönelik İİK’nun 99. maddesinin uygulanmasına ilişkin İcra Müdürlüğü kararının hatalı olduğunu belirterek şikâyet başvurusunun kabulü ile haczin İİK’nun 97. maddesi gereğince yapılmış sayılmasına, ek haciz ve muhafaza talebinin reddine yönelik 27.03.2012 tarihli kararın da kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Karşı taraf (üçüncü kişi ve borçlu) vekilleri, şikayet başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece toplanan delillere göre; “dava konusu haczin takip borçlusu şirketin adresinde yapıldığı, İİK’nun 97. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken aynı Kanun’un 99. maddesinin uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, öte yandan ek haciz ve muhafaza talebinin reddine yönelik İcra Müdürlüğü kararının da hatalı bulunduğu” gerekçesi ile şikâyetin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir....
İcra Dairesinin 2021/3158 Esas sayılı dosyasından 20/10/2021 tarihli haciz sırasında verilen haczin İİK'nın 99.maddesine göre yapılmış sayılması kararının iptaline, İİK'nın 96 ve 97. maddelerine göre yapılmış sayılmasına karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, İİK'nun 99. maddesine aykırı işlem yapıldığı, ayrıca borçlu elindeki malların üçüncü şahsa ait olduğunun beyan edilmesi halinde borçluya istihkak davası açmak üzere yedi günlük süre verilmesi gerektiği yapılan fiili haczin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş; karar, davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İhtilaf, üçüncü kişinin İİK’nun 96. ve 99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet talebi ile haczin ve muhafaza işleminin kaldırılmasına yönelik şikayet talebine ilişkindir. Somut olayda, icra takibinin tarafı olmayan 3. kişinin şikayeti ile haczin kaldırılmasına karar verilemez....
Haczin İİK'nın 96,97 maddesine göre yapılması gerektiğine dair şikayet ile istihkak iddiasının reddi talepli davanın birlikte açılması ve görülmesi mümkün değildir. Zira şikayet yargılaması ile dava yargılaması aynı usul kurallarına tabi değildir. Bu durumda mahkemece şikayet tefrik edilerek öncelikle sonuçlandırılmalı, akabinde istihkak iddiasının reddi talepli davada da şikayet üzerine verilen kararın kesinleşmesi bekletici mesele yapılmalıdır. (Ali Güneren, İcra ve İflas Hukuku'nda İstihkak Davaları, güncellenmiş üçüncü baskı, s:761) Öte yandan haciz İİK'nun 99. maddesine göre yapılmış ve alacaklı vekili dava açmak üzere verilen 7 günlük süre içinde istihkak iddiasını reddi talepli davasını açmış, ayrıca başka bir dosya ile haczin İİK'nun 99. maddesine göre yapılması işleminin şikayet yoluyla iptalini istemiş, mahkemece de haczin İİK'nun 97.maddesine göre yapılmasına karar verilmiş ve karar kesinleşmiş olabilir....
Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmeden evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuş olup dosya kapsamına göre, şikayete konu dosyada toplanacak her hangi bir delil bulunmadığından ve icra dosyası kapsamına göre karar verileceğinden dosya üzerinden karar verilmesi yerindedir. Dosya esasının incelenmesinde; İstanbul 22....
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi istenilen muhafaza işlemine ilişkin kararın ve hacze yönelik istihkak davası bakımından haczin İİK.nun 99. Maddeye göre yapılmış sayılmasına dair karara yönelik kararın istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı, kesin nitelikte bulunduğu anlaşıldığından davalılar vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin İİK'nın 365/3. maddesi gereğince reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davalılar vekilinin Mersin 5. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/136 Esas 2019/211 Karar sayılı muhafaza işlemine ilişkin kararına ve hacze yönelik istihkak davası bakımından haczin İİK.nun 99. Maddeye göre yapılmış sayılmasına dair kararına yani hükmün tamamına yönelik istinaf dilekçesinin İİK.'...