ın davacı şirkete çıkarttığı 1. haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 25.12.2007 olarak düzeltildiği, 1. haciz ihbarının tebliğ tarihi düzeltilmiş olup 2. ve 3. haciz ihbarları da kendiliğinden hükümsüz hale geldiğinden davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, davalı takip alacaklısı ... tarafından takip borçlusu ... Ltd. Şti.ye başlatılan takipte davacıya tebliğ edilen 89/1.2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğinden haberdar olunamadığı, davalı şirkete borcun bulunmadığı gerekçesiyle davalı şirkete ve takip alacaklısı davalıya borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, icra hukuk mahkemesince 1. haciz ihbarnamesinin davacıya tebliğ tarihinin düzeltilmiş olması nedeniyle konusuz kalan davanın reddine karar verilerek davalı ... aleyhine yargılama giderlerine ve vekalet ücretine hükmedilmiştir....
Sonuç olarak, şikayete konu 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinde bilgisine başvurulan ve haber bırakılan, 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğinde ise haber bırakılan komşunun ismi yazılmadığından tebligatlar usulsüz olup, T.K.'nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihinin tespitiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin bu tarihe göre düzeltilmesine, usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarılmadan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacaklarından, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin de iptaline, İİK’nun 89. madde prosedürü usule uygun şekilde tamamlanmadan konulan hacizlerin kaldırılmasına aşağıdaki şekilde oy birliğiyle karar vermek gerekmiştir....
düşünülmemesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a-(2) numaralı bendinde yer alan (20/09//2017) tarihinin hükümden çıkartılmasına, yerine (21/01/2018) tarihinin yazılmasına, b-Ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece HMK'nun 370/2. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ......
çıkartılmasına, yerine (10.372,17) rakamlarının yazılmasına, b- Hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Fazla ödenen zemin bedeli 541,85-TL'nin davalıdan alınarak davacı idareye İADESİNE, ) cümlesinin eklenmesine, c- Hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, d- Gerekçeli karar başlığında dava tarihi olarak yazılı olan (19.12.2014) tarihinin çıkartılmasına, yerine (17.12.2014) tarihinin yazılmasına, e- Hüküm fıkrasının 3 nolu bendine (Tespitine) kelimesinden sonra gelmek üzere (Bloke edilen bedeli hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa derhal ödenmesi için ilgili bankaya müzekkere yazılmasına) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi ESAS NO : 2011/23505 KARAR NO : 2012/8449 EMSAL KARARI) Yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda 3.şahıs T3 vekili 89/2.haciz ihbarnamesine süresinde itirazı nedeniyle 89/3.haciz ihbarnamesinin hükümsüz kaldığının tespiti ile ,İİK 89/3 haciz ihbarnamesinin iptaline, herhangi bir işlem yapılmasına yer olmadığına, İİK'nun 16.maddesi doğrultusunda şikayet yolu açık olmak üzere karar verildi....
İcra Dairesi'nin takip dosyasında alacaklı vekili tarafından borçlunun emekli ikramiyesinin haczinin talep edildiği, ancak icra müdürlüğünce, uyap sistemi üzerinden haciz konulmayarak sadece borçlunun çalıştığı kuruma müzekkere yazılmak suretiyle haciz konulduğu, bu durumda icra müdürlüğünce sistem üzerinden emekli ikramiyesine haciz konulmadığı için bundan dolayı alacaklının mağdur olmaması gerektiği gerekçesi ile şikayetin kabulü ile... 1. İcra Dairesi'nin 2014/9335 Esas sayılı dosyasındaki haciz tarihinin 19.01.2015,... 3. İcra Dairesi'nin 2015/2089 Esas sayılı dosyasındaki haciz tarihinin 03.04.2015 ve 2015/2436 Esas sayılı dosyasındaki haciz tarihinin 29.04.2015 olarak tespitine ve İİK.nun 140. maddesi gereğince birden fazla haciz ve alacaklı bulunması halinde sıra cetveli düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine ait olduğundan... 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık; haciz tarihinin tespiti davasıdır. Kdz. Ereğli 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile şikayet olunanlar dosyasında konulan haczin tarihinin tapu kaydında 02.05.2017 olarak gözüktüğü, yine icra müdürlüğünce satışı yapılan taşınmaza ilişkin haciz konulmasına dair yazılan müzekkere tarihinin de 28.04.2017 tarihi olduğu, her ne kadar icra müdürlüğünce haciz koyma tarihinin 26.09.2016 tarihi olarak düzeltilmesine ilişkin 06.11.2019 tarihli karar verilmiş ise de; icra müdürlüğünce bu karara ilişkin olarak tapu müdürlüğüne müzekkere yazılmadığı, kaldı ki icra müdürlüğünün re'sen haciz tarihinin düzeltilmesine ilişkin kendiliğinden karar veremeyeceği, bu hususun ancak şikayet yolu ile düzeltilebileceği, bu durumda şikayetçinin haciz tarihinin şikayet olunanların haciz tarihinden önce olduğu, ancak şikayet olunanlar dosyasında borca tiraz edildiği, bu itiraz üzerine şikayet olunanlar tarafından itirazın iptaline ilişkin dava açıldığı, itirazın iptali davasının açıldığı tarih, ilk haczi...
nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun yapılmadığı ileri sürülerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan ''12.05.2014'' olarak düzeltilmesi isteğiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. Bilindiği üzere, haciz ihbarnamesine ilişkin tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu nedenle, mahkemece, öncelikle şikayetçinin, haciz ihbarnamesi tebligatlarını öğrenme tarihinin tespiti gerekir. Öte yandan, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesinde; ''Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.'' hükmüne yer verilmiştir....
Şikayetçinin ihtiyati haciz tarihinin 25.10.2004 olduğu ve 30.11.2006 tarihinde kesin hacze dönüştüğü, şikayet edilenin ihtiyati haczinin tarihinin ise 02.01.2004 olduğu ve kesin hacze dönüşme tarihinin 11.05.2006 olduğu anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi uygun görülmemiştir.' şeklindeki gerekçeli kararında da ihtiyati haczin kesin hacze dönüş tarihi olarak tasarrufun iptali davasında tam kabulle sonuçlanan karar tarihinin baz alındığı, verilen kararın kesinleşme tarihinin esas alınmadığı, şikayetçi tarafından açılmış tasarrufun iptali davasının 29/06/2018 tarihinde, şikayet olunanların açmış oldukları tasarrufun iptali davasının 11/04/2017 tarihinde karara çıkmış olması ve ihtiyati hacizlerinde bu tarihlerde kesin hacizlere dönmüş olması nedeniyle İcra Müdürlüğü'nce yapılan sıra cetvelinde hata bulunmadığı, şikayetin yerinde olmadığı anlaşıldığından şikayetin reddine dair karar vermek gerekmiştir....