WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Birleştirilen Mahkemenin 2020/53 esas sayılı dosyasının dava dilekçesinde, Bakırköy 10.İcra Müdürlüğü'nün 2018/22778E sayılı dosyasının borçlusu T5 ile davacının kardeş olduğu, davacının dosya borçlusunun kardeşi olması dışında bir bağı olmadığı ve kendisine de herhangi bir borcu olmadığı halde İİK'nun 89/1 maddesi kapsamında haciz ihbarnamesi gönderdiği, gönderilen haciz ihbarnamelerinin davacının Mernis adresine TK nun 21/2 maddesine göre gönderildiği, davacının adı geçen tebligatların hiçbirisinden haberdar olmadığı, davacı 03.02.3020 tarihinde tesadüfen E-devlet sistemi üzerinden yaptığı araştırmada sözü edilen icra dosyasına borçlu olarak eklendiğini fark ettiği, yapılan araştırmalarda sözü edilen icra dosyalarından davacıya üç ayrı haciz ihbarnamesinin Tebligat Kanunu 21/2 maddesine göre yapıldığını yapılan tebligat usulsüz olduğu, davacıya yapılan her üç haciz ihbarnamesi tebliğinin usulsüzlüğünün tespiti ile tebligata ıttıla tarihi olan 03.02.2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak...

Diğer bir anlatımla 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre beklenilmeden ve haciz ihbarnamesi kesinleşmeden 89/2 ve 3. haciz ihbarnamesi gönderilmesi yasaya aykırı olduğundan bu haciz ihbarnamelerinin iptali gerekir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin E: 2012/24896 , K:2013/1336 sayılı kararı) İcra dosyasının incelenmesinde davacı tarafından 89/1 haciz ihbarnamesinin öğrenilmesi tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre içinde itiraz edilmediği anlaşılmaktadır. 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz edilmemesi halinde alacaklının talebi halinde borçluya 89/2 ve şartları oluşması halinde 89/3 haciz ihbarnameleri gönderilmesi mümkün olup haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmediğinden bahisle tüm haciz ihbarnamelerinin kesinleştiği ve bu nedenle hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceğinden davalı vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır....

nin 07.02.2008,....nin de 11.11.2008 tarihinde haciz şerhi işlettiğini ileri sürerek, kendi hacizlerinin ilk sırada olması gerektiğini, tapu sicil müdürlüğünün hatasından kaynaklanan bu mağduriyetin giderilmesi için ilk haciz talep tarihi olan 24.09.2007 tarihi itibariyle haciz şerhinin kayda işlenerek haciz tarihinin düzeltilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece 15 no'lu bağımsız bölüm yönünden davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, 18 no'lu bağımsız bölüm üzerindeki davacı haczinin 24.09.2007 tarihi itibariyle düzeltilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar Tapu Sicil Müdürlüğü ve .... temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydındaki haciz şerhi tarihinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir....

    şikayetin mahkemece süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken esası incelenerek yazılı gerekçe ile kabulüne ve takip dosyasında davacıya gönderilen 89/3 haciz ihbarnamesinin usulsüz olarak gönderildiğinin tespiti ile TK'nın 32.maddesi uyarınca tebliğ tarihinin 14/11/2022 tarihi olarak düzeltilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmış olup davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile Kayseri 6....

    DAVA Şikayetçi 3. kişi dava dilekçesinde; İİK 89/1, 2, 3 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğini, tebligatların gönderildiği mernis adresinden 22.10.2020 tarihinde taşındığını ve değişikliğin mernis kayıtlarında belli olduğunu, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07.07.2021 olarak düzeltilmesini, 89/1, 2, 3 haciz ihbarnamelerinin iptalini, borçlu sıfatının kaldırılmasını, hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II....

      Bunun yanısıra; 89/1, 89/2, 89/3 haciz ihbarnamelerinin 3. kişi H.M. Uslu Turizm Otelcilik İnş Tic Ltd Şti'ne tebliği üzerine 3. kişinin haciz ihbarnameleri tebligat işlemlerinin usulsüz olduğu ve tebliğ işlemlerinin iptali ile haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinin, öğrenme tarihleri olan 22/02/2012 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi talepli olarak 23/02/2012 tarihinde dava açtığı, Konya 4....

        Av. ... ile İhtiyati Haciz İsteyen ... Bisküvi ve Gıda San. A.Ş vek. Av. ... aralarındaki ihtiyati hacze itiraz davası hakkında Karaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.05.2012 gün ve 19 D.İş 22 D.İş sayılı hükmün İhtiyati hacze itiraz eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Hükmü temyiz eden ihtiyati haciz kararına itiraz eden vekili ile karşı taraf vekiline kararın tebliğ edildiğine ilişkin belgeye dosyada rastlanılamadığından, adı geçenlere yerel mahkeme hükmü tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin dosyaya konulması ya da kayıtlar üzerinde inceleme yapılmak suretiyle tebliğ tarihinin saptanması, bu belirlemeye göre temyizin süresinde olmadığının tespiti halinde HUMK’un 432/4.maddesi uyarınca bir karar verilmesi, aksi halde temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İcra mahkemesince borçluya çıkarılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünün tespiti yerinde ise de, borçlunun usulsüz tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği tarih 28.05.2009 yerine 103 haciz tutanağının tebliğ edildiği 15.09.2009 tarihinin muttali olunan tarih olarak tesbiti doğru değildir. Zira incelenen haciz tutanağında 7201 Sayılı Yasanın 21.maddesine göre yapılan tebliğ işleminde Tüzüğün 28.maddesindeki lazime yerine getirilmemiştir. (Adreste bulunmama sebebi) Hal böyle olunca mahkemece borçlunun muttali olduğunu beyan ettiği tarihi tebliğ tarihi olarak tespit etmek gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde karar tesisi isabetsizdir....

            Her ne kadar gerekçeli kararda, sanığın savunmasının aksine mahkumiyetine yeterli, kesin, somut delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiş ise de; eşinin borcu nedeniyle haczedilen malların sanığa yediemin olarak teslim edildiği, daha sonra işlem yapmak üzere 05.04.2011 tarihinde haciz mahalline gelindiğinde adresten taşındıkları ve hacizli malların olmadığının tespit edildiği, ayrıca haczedilen malların süresinde satışının istenip istenmediğinin dosya içeriğinden anlaşılamadığı, sanığın savunmasında, haciz tarihinden sonra adresten taşındıklarını, eşyaları kaçırmadığını beyan ettiği gözetilerek, suça konu malların mevcut olup olmadığının tespiti ve hacizli mallar hakkında süresinde satış talebi olup olmadığının araştırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 10.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

              İcra Müdürlüğünün 2017/3205 Esas sayılı takip dosyasında müvekkiline gönderilen haciz ihbarnamelerinin tebligatının usulsüz olması nedeni ile İİK 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 18/10/2019 tarihi olarak düzeltilmesini, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece şikayetin kabulü ile davacıya yapılan İİK 89/1, İİK 89/2 ve İİK 89/3 haciz ihbarnameleri tebligatının usulsüzlüğünün tespiti ile öğrenme tarihi olarak bildirilen 18/10/2019 tarihinin İİK 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi olarak kabulüne, davacı vekilinin haciz ihbarnamelerinin iptali ile hacizlerin kaldırılması isteminin reddine, karar verildiği görülmektedir. Tebligat usulsüzlüğü yönünden yapılan incelemede; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre; hükmi şahıslara tebligat, salahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır....

              UYAP Entegrasyonu