nun 78. maddesi gereğince, takibin şekline göre, borçluya ödeme emri tebliğ edilip, ödeme emrindeki müddet geçtikten sonra alacaklı haciz talep edebilir. Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve dolayısıyla tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda, haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedenleriyle borçlunun şikayette hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. - 2001/560 K. sayılı kararı). Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmez. İcra Mahkemesi kararları verildikleri tarih itibariyle hüküm ve sonuç doğurur....
nun 78. maddesi gereğince, takibin şekline göre, borçluya ödeme emri tebliğ edilip, ödeme emrindeki müddet geçtikten sonra alacaklı haciz talep edebilir. Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve dolayısıyla tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda, haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedenleriyle borçlunun şikayette hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. - 2001/560 K. sayılı kararı). Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmez. İcra Mahkemesi kararları verildikleri tarih itibariyle hüküm ve sonuç doğurur. Ayrıca usulsüz tebligat şikayetlerine ilişkin kararların infazı için kesinleşmesi gerektiğine dair özel yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır....
Mahkemece; " Davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/157021 esas sayılı takip dosyasında davacıya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinin usulsüz olarak tebliğ edildiğinin tespiti ile davacıya gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 31/05/2023 tarihi olarak düzeltilmesine, davacıya gönderilen 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
borçlu firma ile düzenlenmiş ve borcun doğumundan sonraki bir tarihi kapsadığını,takibe konu çekin keşide tarihinin ise 05.09.2012 olup davacının sunduğu faturanın tarihinin ise 15.09.2012 olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir....
nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihinin tespitiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin bu tarihe göre düzeltilmesine, usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarılmadan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacaklarından, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin de iptaline karar verilmemesi temyiz edenin sıfatı ve aleyhe bozma yasağı gereği bozma sebebi yapılamamıştır. 2- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve kararın bozmaya uygun olmasına göre, davalı/alacaklı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 3-Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinin kesinleşmesi üzerine, şikayetçi 3. kişiye 89/1,2 ve 3. haciz ihbarnameleri gönderildiği, şikayetçinin icra mahkemesine başvurarak, şirket ortağının borçlu...
A.Ş. aleyhinde açtıkları tasarrufun iptali davaları sonucunda, takip borçlusuna ait taşınmazların satışı sonrası düzenlenen sıra cetvelinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin açtığı tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz tarihinin 13.11.2009, davanın kabul tarihinin 04.05.2012 ve kesinleşme tarihinin 10.05.2012 olduğunu, şikayet olunan tarafından açılan davada ise ihtiyati haciz tarihinin 01.03.2010, davanın kabul tarihinin 13.12.2011 olduğunu ve kararın henüz kesinleşmediğini, İcra Müdürlüğü'nce İİK'nın 100. maddesindeki aciz vesikası şartı gerçekleşmediği gerekçesiyle müvekkilinin ilk hacze iştirak edemeyeceği sonucuna varıldığını, oysa şikayet olunanın takip tarihinin 12.08.2009, müvekkilinin takip tarihinin ise 06.05.2009 olduğunu, müvekkilinin açtığı tasarrufun iptali davası ve takip tarihlerinin şikayet olunanınkilerden önce olduğunu, buna rağmen, düzenlenen sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını ileri sürerek, şikayet olunana sıra cetvelinde pay ayrılmaması, aksi halde...
İCRA MAHKEMESİ Ticareti terk hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanıklar ... ve ... haklarında açılan davada müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya, Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Borçlu şirket hakkında 10.2.2006 tarihinde başlatılan takipte, belirli takip işlemleri yapılmış,ancak suç tarihinin tespiti açısından önemli işlemlerden olan ticaret sicilinde kayıtlı adreste haciz işlemi yapılmamıştır....
Ancak; 1- Mahkemece, karar tarihine kadar faiz yürütülmesine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüt oluşturacak şekilde faiz bitiş tarihinin gösterilmemesi, 2- Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendindeki (itibaren) kelimesinden sonra (karar tarihi olan 23/05/2013 tarihine kadar) cümlesinin eklenmesine, 2- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, Hükmün böylece, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 03/02/2016 olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı-alacaklının şirketin ortağı olduğunu, ödeme emrini şirketin fiili adresini bilmesine rağmen ticaret sicilinde kayıtlı olan ve metruk bir bina olan eski adresine ödeme emrinin gönderildiğini, TK 35'e göre tebliğ yapıldığını, daha sonra fiili adresin haciz talimatı aldığını, Bakırköy 1. ATM'nin 2018/611 E. Sayılı dosyasındaki dava dilekçesinde fiili adresi bildiğini beyan ettiğini, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulüne mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile ıttıla tarihinin belirlenmesine ve araç üzerindeki haciz ve yakalamanın kaldırılmasına, dosyada bulunan tüm haciz ve yakalamaların kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Davanın konusu, usulsüz tebliğ şikayetidir....