Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Geçit hakkı kurulmasına ilişkin hükümde, lehine geçit hakkı tesis edilen taşınmaz ile üzerinden geçit hakkı kurulan taşınmazların ve geçit genişliği ile kurulan geçit büyüklüğünün duruksamaya yer vermeksizin yer alması zorunludur. Geçit hakkı tesis edilmekle kendiliğinden infaz kabiliyeti kazanmaz. Hüküm özetinin tapunun beyanlar hanesine işlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece geçit hakkı usulüne uygun bir biçimde tesis edilmiş ise de; hükümde, kurulan geçit hakkının tapu kütüğünün beyanlar hanesine işlenmesi yönünde herhangi bir ibarenin yer almaması infazda tereddüt oluşturabileceğinden hükmün bu haliyle bozulması gerekmekte ise de; düşülen yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının HUMK'nun 438/VII maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

    Yukarıda geçit hakkı davalarına ilişkin genel açıklama yapılırken geçit hakkının sınırlı bir ayni hak olduğu, taşınmaz lehine kurulduğu, bu tür davalarda geçit ihtiyacı bulunup bulunmadığının, eğer varsa geçit hakkının en uygun ve en az maliyetli güzergahtan kurulması gerektiği detaylı olarak açıklanmıştı. Somut olayda, mahkemece her ne kadar davalı T2'e ait 9075 parselin A harfiyle gösterilen kısmında geçit hakkı kurulmasına karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırmanın yukarıdaki kriterlere uygun olduğunu söylemek mümkün değildir. Zira, gerek geçit hakkı tesis edilen 9070 parsel sayılı taşınmaza birleşik krokiden anlaşıldığı üzere, gerekse de davalı Hüseyin vekilinin beyan dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü gibi, 9070 parsel lehine 9071 parsel üzerinden de geçit hakkı tesis edilebileceği görülmekte olup bu husus teknik bilirkişilerce değerlendirilmemiştir....

    Mahkemece, davanın kabulüne, 2551 parsel lehine 2550 parsel aleyhine 27.05.2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda ve eki krokide B harfi ile gösterilen toplamda 71,30 metrekarelik alanda genişliği 3 metre olacak şekilde geçit hakkı tesisine, geçit hakkının davacı ve davalının parsellerinin beyanlar hanesine kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... ve ... temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir....

      Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır. Somut olaya gelince; geçit hakkı tesisine ilişkin davalarda aleyhine geçit kurulacak taşınmazların zorunluluk olmadıkça bölünmemesi, ekonomik kullanım bütünlüğünün bozulmaması gerekir. Davacılara ait 105 ada, 41 parsel sayılı taşınmaz yararına, aleyhine geçit hakkı kurulan davalılara ait 105 ada, 39 parsel sayılı taşınmazı ikiye bölerek ekonomik kullanım bütünlüğünü bozacak şekilde geçit tesis edildiği görülmüştür....

        Eldeki davada; mahkemenin 1997338 E. 1999/248 K.sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu ile de saptanan ve yararına geçit hakkı istenilen taşınmaz sınırında bulunan 2232 ve 2233 numaralı parsellerden geçit hakkı tesisi olanağı bulunup bulunmadığı araştırılmadığı gibi, geçit hakkının taşınmazların leh ve aleyhine kurulduğu, bu nedenle tüm taşınmazların genel yol ile bağlantısının kesintisiz olarak sağlanması gerektiği hususu da gözetilmemiştir. O halde mahkemece, mahallinde yeniden keşif yapılarak 2232 ve 2233 parsellerden de geçit hakkı kurulma olanağı bulunup bulunmadığı yönünde bilirkişilerden rapor alınmalı, tüm alternatifler yukarıdaki ilkelerde değerlendirilerek en uygun seçenekten geçit hakkı kurulmalıdır....

          Somut olaya gelince; yola bağlantısı bulunmayan ve geçit ihtiyacı olan bir taşınmazın lehine geçit irtifakı tesis edilmesi halinde, aleyhine geçit irtifakı kurulan taşınmaz malikinin taşınmazını geçit amacına uygun olarak kullanma hakkı devam eder. Taşınmazı lehine geçit irtifakı tesis edilen taşınmaz maliki de geçit hakkına sahip olmakla birlikte, aleyhine geçit irtifakı tesis edilen taşınmazda aşkın kullanımda bulunamaz. O halde geçit irtifakı olarak tesis edilen güzergah üzerinde davalı tarafından yapılan demir kapı nedeniyle el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Davacı tarafından davalının taşınmazında bulunan duvarın yükseltilmesi ve üzerine çit yapılması iddiası nedeniyle de elatmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunulmuştur....

            Geçit hakkı bir gayrimenkul mükellefiyeti olduğundan lehine geçit istenen davacı parselleri ayrı ayrı bağımsız olarak değerlendirilmeli, dava konusu her bir parsel yararına geçit hakkının başladığı yerden ulaştığı genel yola kadar olan güzergahtaki aleyhine geçit kurulan tüm parseller ve geçit tesis edilecek kısımlar ayrı ayrı belirtilmelidir. (Yargıtay 14....

            Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, 113 ada 212, 113 ada 246 ve 113 ada 228 parsel sayılı taşınmazlardan geçecek geçit güzergahının (5 no'lu güzergah )113 ada 245 parsel için geçit hakkı kurulmasına daha uygun bir güzergah olabileceği görülmekle, gerektiği takdirde 212 parselin diğer paylı malikleri ile 228 parsel sayılı taşınmazın da tapu kaydı getirilerek ve malikleri davaya dahil edilerek suretiyle inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yön değerlendirilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. Ayrıca, kurulan geçit hakkının kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerekirken bu hususun da gözetilmemesi doğru görülmemiştir....

              Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır....

                Davacıların kendi parselleri arasında da kesintisiz bağlantının gerçekleştirilmesi için hükmen her bir davacı parseli ile devamındaki davacı parselleri arasından kesintisiz olarak ulaşımı sağlayacak şekilde geçit kurulmalıdır. Davacılara ait 1149 ve 256 parsel sayılı taşınmazlar yararına geçit hakkı kurulmuş ise de, 250 parsel sayılı taşınmazda geçit kurulan 1 numaralı seçenek olan geçit yerinin sadece 1149 parsel sayılı taşınmaza bağlanmış olması, her ne kadar krokide 1 numaralı seçenek olarak gösterilen geçit yerinin 1149 parselde de devam ederek 256 parsel sayılı taşınmaza ulaştığı görülmekte ise de, 1149 parsel içinde yer alan geçit yeri için bu parsel sayılı taşınmaz aleyhine ve 256 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmamış olması kesintisizlik ilkesine aykırıdır. Ayrıca, dava 2012 yılında açılmış, 2013 yılında keşif yapılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu