Yargılama giderleri geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda, davanın niteliği gereği davacı üzerinde bırakılmalıdır. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalılar ... ve ... vekilinin tüm; davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; bu nedenle reddi gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Bu tür davalarda, kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline de karar verilmelidir....
ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Mahkemece, 1597 parsel sayılı taşınmaz lehine 10.11.2014 tarihli fen bilirkişi raporu ve krokide 4091 parsel sayılı taşınmazda (A1) ile gösterilen 3 metre genişliğinde 114,76 m2'ye ve 4093 parsel sayılı taşınmaz aleyhine (A2) ile gösterilen 3 metre genişliğinde 196,62 m2'lik kısım üzerinde geçit hakkı tesisine karar verilmiş ise de, hükmün infazında tereddüte yol açabileceğinden aleyhine geçit tesis edilen taşınmazların parsel numaralarının ve bu taşınmazlardan tesis edilecek kısımların yüzölçümlerinin hüküm kısmında belirtilmemesi, diğer taraftan kurulan geçit hakkının kütük sayfasında ayrılan özel sütununa Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince tesciline karar verilmemesi doğru görülmemiş ise de, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden...
Davalılardan T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından maliki olduğu taşınmazların anayola bağlantısı olmadığı iddiası ile geçit hakkı tescili talep edilmişse de davacının bulunduğu taşınmazların yola bağlantısı bulunduğunu, yine, davacının bulunduğu taşınmazların eski maliklerinin de böyle bir geçit hakkı talebinde bulunmadıklarını, zira bu taşınmazların eskiden beri kullanılagelen yolları bulunduğunu, geçit hakkı tesisinin davacı için zaruri olmadığını, müvekkiline ait taşınmaz üzerinde zeytin ağaçları bulunduğunu, bu bakımdan, olası bir geçit hakkı tesisinin bu taşınmazda ciddi bir zarara yol açacağını, geçit hakkının tesisi için, yetiştirilmesi uzun zaman, maliyet ve emek gerektiren zeytin ağaçlarının kesilmesi gerekeceğini, zeytin ağaçlarının kesilmesinin 3573 sayılı Kanun'a ve ilgili diğer mevzuata uygun olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu" ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....
Davalılardan Hazine vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; 4342 sayılı kanunun 4.maddesi geresince mera, yayla, kışlaklar özel mülkiyete tabi olamayacağını, amacı dışında kullanılamayacağını, zamanaşımı uygulanamayacağını, sınırlarının daraltılamayacağını, geçit ihtiyacı olan kişinin davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun taşınmaz malikine karşı yöneltmesi gerektiğini, dava konusu Hazineye ait taşınmazı yerine aynı ada da yer alan diğer komşu parsellerin geçit hakkı için daha uygun olacağını, kamu malları ile devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler özel mülkiyete konu teşkil edemeyeceğinden bu diğer yerlerden geçit hakkının verilmesinin uygun olacağını, zorunlu geçit hakkının, mülkiyet hakkının kanundan doğan dolaylı bir sınırlaması olduğundan bu tür sınırlamaların ancak mülkiyet hakkına konu taşınmazlar için söz konusu olabileceğini, Medeni Kanuna göre taşınmazından genel yola çıkmak için yeterli geçidi bulunmayan malikin...
Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 747 ( önceki Medeni Kanunu’nun 671.) maddesine dayanılarak açılmış geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir.Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantası sağlanır.Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir.Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur.Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.Geçit ihtiyacı olan kişi davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol...
DELİLLER :Tüm dosya kapsamı, DOSYADA YER ALAN DELİLLER VE DEĞERLENDİRME: Dava, geçit hakkı tesis edilmesine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir....
Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyaç veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı yada geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Geçit ihtiyacı olan kişi davasını öncelikle taşınmazların mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun taşınmaz malikine karşı ve daha sonra bundan en az zarar görecek olana yöneltmelidir. Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi gerekir. Zira, geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
Mahkemece yapılması gereken iş, davacıya kendisine ait 5594 ada 16, 17, numaralı parsel lehine olacak şekilde 81 numaralı parselden tapuda rızai geçit irtifakı tesis edilmesi, böylece kesintisizlik ilkesinin sağlanması gerekir. Bu arada dosya arasındaki bilirkişi rapor ve ekindeki krokinin incelenmesinde davacıya ait 5594 ada 16, 17, 81 numaralı parseller üzerinde ark mevcut olup 81 parselde geçit hakkının başlangıç noktasından hangi surette geçit hakkı kurulacağı hükümde ve hükmün gerekçesinde açıklanmamıştır....