Davalı şirket tarafından yapılan genel kurulda alınan fesih ve tasfiye kararı uyarınca davalı şirketin haklı nedenle fesih koşullarının oluştuğu, davacı tarafın dava tarihi itibariyle bu davayı açmakta haklı olduğu gerekçesiyle yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir....
sürecinde dikkate alınması gerektiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığı gerekçesiyle, davalı şahıslar hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı şirket ana sözleşmesinin 5. maddesine göre, şirketin süresinin son bulduğunun tespiti ile fesih ve tasfiyesine, tasfiye işlemlerini yerine getirmek üzere şirkete tasfiye memuru atanmasına, şirket adına tescilli olan markaya ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2005/97 esas 2005/710 karar sayılı ilamıyla fesih ve tasfiyesine karar verilerek tasfiye işlemlerini yürütmek için S.... A.....'ın tasfiye memuru olarak görevlendirildiğini, tasfiye halindeki şirketin hisselerinin 120 paya bölünerek bunlardan 60 tanesinin müvekkiline geri kalanların eşit oranlarda davalılara ait olduğunu, şirket ortaklarından A... T..... ve F.. T..'den alacakların tahsili için açılan dava nedeniyle şirketin tasfiye işlemlerinin halen davam ettiğini, tasfiye halindeki şirketin işleyişi ve tasfiye işlemlerinin sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için ödenmesi gereken giderlerin müvekkilince şirket adına ödendiğini, 2012 yılına ilişkin tasfiye memurunun maaşı dışında 5.349,54 TL, 2013 yılında ise 5.230,86 TL şirket adına ödemede bulunulduğunu, davalıların paylarına isabet eden kısmın ödenmesi için davalılara noter marifetiyle ihtarda bulunulmasına karşın davalıların ödeme yapmaya yanaşmadıklarını, bu nedenle davalılar hakkında İ..... 19....
Yerel mahkemece dosyaya sunulan bilirkişi raporu doğrultusunda " müflis bankaya fesih öncesinde ve fesih tarihinde 13 ve fesih sonrasında 16 işçinin işe alındığı, fesih öncesinde ve fesih tarihinde 64 işçinin, fesih sonrasında da 17 işçinin işten ayrıldığı, en çok ayrılmaların Temmuz-Eylül-Kasım/2019 ve Ocak/2020 aylarında, en fazla işçi aliminin ise Aralık/2019 ayında (fesih sonrası ayda) olduğu, davacının 29.11.2019 tarihinde işten çıkartıldığı, ancak davalı müflis bankaya 02.12.2019 tarihinde "İflas İdaresi İşlemleri Birim Müdürü” pozisyonunda (davacı ile aynı pozisyonda) Murat NUHOĞLU’nun ve 09.12.2019 tarihinde bir alt pozisyon olan “İflas İdaresi İşlemleri (Büro Hizmetleri Servisi) Yönetmeni” pozisyonunda Songül KANATOĞLU’nun işe alındığı belirlenmiştir. (Fesih öncesi ve sonrası davacının çalıştığı İflas İdaresi İşlemleri Müdürlüğü’nde işçi sayısı (5 işçi) değişmemiştir.)...
Bu derneklerin para, mal ve haklarının tasfiye ve intikal işlemlerinin tamamlanmasını müteakip tasfiye kurulu tarafından durumun yedi gün içinde bir yazı ile dernek merkezinin bulunduğu yerin mülki idare amirliğine bildirilmesi ve bu yazıya tasfiye tutanağının da eklenmesi zorunludur. Tasfiyeye ilişkin tüm işlemler tasfiye tutanağında gösterilir ve tasfiye işlemleri, mülki idare amirliklerince haklı bir nedene dayanılarak verilen ek süreler hariç üç ay içinde tamamlanır. Bu derneklerin defter ve belgelerini tasfiye kurulu sıfatıyla son yönetim kurulu üyeleri saklamakla görevlidir. Bu görev, bir yönetim kurulu üyesine de verilebilir. Bu defter ve belgelerin saklanma süresi beş yıldır....
Ancak şirket genel kurulunda iflas durumundaki şirketin iyileştirici tedbirler değil fesih kararı alınmıştır. Fesih kararı şirketin faaliyetlerinin son verilmesi anlamına gelmektedir.Şirketin iflasının engellenmesi için ortakların bir kısmının alacaklarından feragat ettiklerinde uyuşmazlık yoktur....
Davalı tasfiye memurları vekili, şirketin usulüne uygun ve eksiksiz olarak tasfiye olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ... Memurluğu vekili, memurluğun yasal hasım olduğunu savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve tüm kanıtlara göre, davacının dava açmakta hukuki yararı olduğu gerekçesiyle, ... Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin ihyasına karar verilmiştir. Kararı, davalı tasfiye memurları vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı tasfiye memurları vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı tasfiye memurları vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 02/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK.547.maddesi uyarınca, ek tasfiye için şirketin sicil kaydının ihyası isteğine ilişkindir. TTK'nın 547. Maddesinde tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde şirketin yeniden tescilinin istenebileceği düzenlenmiştir. Şirketlerin tüzel kişiliği ------ terkin ile sona ermektedir. şirketin tasfiye işlemlerinin eksiksiz ve tam olarak yapılması halinde tüzel kişiliğin sona ermesinden söz edilecektir. Tüzel kişiliğin son bulması sonucunu doğuran fesih ve tasfiye işleminin hatalı veya eksik olması halinde gerçek anlamda tasfiyeden söz etmek mümkün olmayıp bu durumda bundan zarar görenler veya o işlemi gerçekleştirenler tasfiyenin kaldırılmasını ve şirketin ihyasını talep etme hakkına olacaktır....
Şti'nin ortakları olduğunu, ana sözleşmenin 8. maddesinde şirketin 10 yıllığına kurulduğunun ve süre bitiminden 1 ay evvel ortaklardan birisi fesih ve tasfiye istemezse sürenin 1 yıl uzayacağının düzenlendiğini, bu bağlamda davalılara ihtarname keşide edildiğini ileri sürerek, şirketin sona ermiş sayılmasını ve tasfiye memuru atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, fesih için haklı neden bulunmadığını, şirketin devam etmesi yönünden irade bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ana sözleşmenin 8. maddesi nazara alındığında şirketin belirli süreli olarak kurulduğu, şirketinin süresinin dolmasından 1 ay öncesi davalılara ihtarname gönderildiği, bu durumda ana sözleşme hükmü uyarınca şirketin 1 yıl daha süresinin uzamayacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne, şirketin sona ermiş sayılmasına, tasfiye memuru atanmasına karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir....
Davalılar vekili, cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini istemiş, 28/.../2011 tarihli duruşmada tasfiye talebini kabul etmiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, davalı vekilinin tasfiyeyi kabul beyanı da esas alınarak davalı limitet şirketin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak mali müşavir Doç. Dr. ...’nün atanmasına, birleşen davanın tefriki ile yeni bir esas kaydına karar verilmiştir. Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 27,45 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ...'...