ın ihya, tescil ve ek tasfiye işlemlerinin yürütülmesi için tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak, davacının ihya isteminin dayanağı dava şirketin fesih ve tasfiyesinden sonra 04.09.2013 tarihinde açılmış olduğundan şirketin fesih ve tasfiye kararının alındığı tarihte henüz bu davanın açılmamış olması nedeniyle tasfiye memuruna kusur yöneltilemeyeceğinden davanın açılmasına sebep olmadığı gözetilerek yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yargılama harç ve giderlerinden davalı tasfiye memurunun sorumlu tutulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, dahili davalı tasfiye memuru ... vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, Denizli Ticaret Sicil Müdürlüğüne 630/Çivril sicil numarası ile kayıtlı iken sicilden terkin edilen Akdağlar Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin Denizli 4....
arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hal böyle olunca mahkemece; öncelikle ortaklık sözleşmesinde tasfiye hususunda hüküm bulunup bulunmadığına bakmak, hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin sözleşmedeki hükümlere göre yapılmasını sağlamak; böyle bir hükmün bulunmaması halinde ise ortakların anlaşarak tasfiye memuru belirlemelerini istemek; bu konuda anlaşamamaları halinde tasfiye işlemini gerçekleştirecek, ortaklığın faaliyet alanına göre konusunda uzman bir kişiyi tasfiye memuru olarak resen atamak olmalıdır. Bundan sonra ise, tasfiye işlemleri; hakim tarafından öngörülecek üçer aylık (uyuşmazlığın mahiyetine göre süreler uzatılıp kısaltılabilir) dönemlerde tasfiye memuru tarafından 3 aşamada gerçekleştirilmelidir....
Adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan hak ve borçların bir kısmının tasfiye dışında bırakılması mümkün değildir. Adi ortaklıkta ortaklar arasındaki kar payı dışındaki alacak iddiası aynı zamanda fesih ve tasfiyeyi gerektireceğinden, fesih ve tasfiye davası devam ederken ileri sürülen alacak iddiasının da ilk davadaki tasfiye sürecinde incelenerek tasfiye kapsamına alınması gerekir. Aksi halde tam bir tasfiyeden söz edilemeyeceğinden sonradan açılan davanın birleştirilmesi isteğinin kabul görmemiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur. Aksine bir durum mükerrer tasfiye sonucuna yol açacağından, böyle bir duruma imkan verilmesi hukuken mümkün görülmemiştir. Ayrıca, taraflar arasındaki 28/02/2014 tarihli adi ortaklık sözleşmesinin 6 ıncı maddesinin A bendine göre davalılardan .....'...
Adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan hak ve borçların bir kısmının tasfiye dışında bırakılması mümkün değildir. Adi ortaklıkta ortaklar arasındaki kar payı dışındaki alacak iddiası aynı zamanda fesih ve tasfiyeyi gerektireceğinden, fesih ve tasfiye davası devam ederken ileri sürülen alacak iddiasının da ilk davadaki tasfiye sürecinde incelenerek tasfiye kapsamına alınması gerekir. Aksi halde tam bir tasfiyeden söz edilemeyeceğinden sonradan açılan davanın birleştirilmesi isteğinin kabul görmemiş olmasının sonuca bir etkisi yoktur. Aksine bir durum mükerrer tasfiye sonucuna yol açacağından, böyle bir duruma imkan verilmesi hukuken mümkün görülmemiştir....
A.ş şirketinin fesih ve tasfiyesine, Tasfiye memuru olarak uyap sisteminde kayıtlı mali müşavir ...'in seçilmesine, tasfiye memuruna aylık 3.000-TL ücret taktirine, 3 aylık tasfiye memuru ücreti olan 9.000-TL ve 10.000-TL ilk tasfiye harcama tutarı olmak üzere 19.000-TL nin mahkeme veznesine davacı yanca iki haftalık süre içinde depo edilmesine, karar kesinleştiğinde Ticaret Sicil memurluğunda tescil ve ilanına, davacının ortaklıktan çıkarılma taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Davanın kısmen kabulüne, ... Ticaret Sicil Memurluğunun ... sicil nosunda kayıtlı ... A.ş şirketinin fesih ve tasfiyesine, Tasfiye memuru olarak uyap sisteminde kayıtlı mali müşavir ...'...
H Ü K Ü M :Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere: 1-Davanın KABULÜ ile; ---- sicil numarası ile kayıtlı davalı------FESİH VE TASFİYESİNE, -Tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için TTK 530, 529/3, 531 maddeleri gereğince resen ------ tasfiye memuru olarak ATANMASINA, -Tasfiye memuru için aylık ---- ücret taktiri ile davacı tarafından ---- tasfiye ücreti avansının karar kesinleştikten sonra 2 hafta içerisinde Mahkememiz veznesine DEPO EDİLMESİNE, Tasfiye memurunun görevinin işbu ücretin depo edilmesinden sonra başladığının ilgili tasfiye memuruna BİLDİRİLMESİNE, - Malvarlığının yeterli olması halinde, davacı tarafından peşin depo edilen ücretlerin ve masrafların tasfiye hesabından tasfiye sırasında davacıya ÖDENMESİNE, 2-Alınması gereken ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davalı taraf dava açılmasına sebep olmadığından, aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4-HMK madde 333/1. uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra...
Kararı, davalı tasfiye memurları vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı tasfiye memurları vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı tasfiye memurları vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı tasfiye memurlarından alınmasına, 23.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Medikal şirketinin fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru atanmasına, diğer istemlere yönelik davanın tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve tefrik edilen bu dosya yeni esas alarak derdest dosyamız üzerinde devam etmiştir. Asıl dosyada davalı ... şirketi fesih ve tasfiye kararı temyiz üzerine davalı ...'a husumet yöneltilemeyeceğinden bozulmuş, mahkemece bozma sonrası şirketin fesih ve tasfiyesine yönelik verilen karar kesinleştiğinden yeniden hüküm kurulmasını yer olmadığına, davalı ... yönünden açılan davanın husumetten reddine karar verilmiş bu karar 25/01/2016 tarihinde kesinleşmiştir....
Bu sebeple kooperatif yetkilisi tasfiye memuru olarak görevlendirilmiş ve tasfiye memuruna ücret takdir edilmemiştir. Bu sebeplerle davalı S.S. ............. tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin FESİH VE TASFİYESİNE, Tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına, Ücret taktirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1-Davanın KABULÜ ile, davalı S.S. ............. tarımsal Kalkınma Kooperatifi'nin FESİH VE TASFİYESİNE, Tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına, Ücret taktirine yer olmadığına, 2-Tarım ve Orman Bakanlığı harçtan muaf olduğundan, başlangıçta alınması gereken 179,90.-TL peşin harcın davalı kooperatiften tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan 271,50.-TL yargılama giderinin davalı kooperatiften tahsili ile davacı kuruma ödenmesine, 4-Davacı kurum kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.200,00....