nin şirket işleri ile ilgilenmediklerini ve kendilerine ulaşamadıklarını, şirketin %40 oranında hissedarı olan türk vatandaşlarında sermaye gücü olmadığını ve şirketi terk ettiklerini, şirket yönetim kurulu üyelerinin görev sürelerinin 10.08.2014 tarihinde sona erdiğini, 9 yıldır şirket genel kurulu toplanamadığı için şirkete yeni yönetim kurulu seçilemediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle TTK 530 madde gereğince davalı ...A.Ş'nin fesih ve tasfiyesine, şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; davalı ...A.Ş'nin fesih ve tasfiyesi ile şirkete tasfiye memuru atanması istemlerine ilişkindir. Dava dosyasının .... Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 13/10/2020 tarih ve ... Esas, ... sayılı yetkisizlik kararı ile .... Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edildiği, .... Asliye Ticaret Mahkemesince de 31/03/2021 tarih ... esas ve ...karar ile dava dosyasının .......
nin yönetiminde ortaklar arasında uzun süredir anlaşmazlık bulunduğunu, bu durumun şirketin sağlıklı olarak faaliyetini sürdürmesine engel olduğunu iddia ederek şirketin fesih ve tasfiyesini istemiştir. Davalılardan ... vekili; iki ortaklı olan şirkette ortaklar arasındaki anlaşmazlık nedeniyle şirketin kuruluş amacına uygun olarak faaliyette bulunamadığını, şirketin fesih ve tasfiyesini kendilerinin de talep ettiğini belirtmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, iki ortaklı olan davalı limited şirkette ortaklar arasında çıkan uyuşmazlığın şirketin ana sözleşmeye uygun faaliyetlerini yerine getirmesine engel olacak boyutta olduğu, şirketin uzun süredir bu nedenle herhangi bir faaliyette bulunamadığı, ücret almadan tasfiye memuru olacağını belirten ...'ın tasfiye memuru olarak atandığı gerekçesiyle davanın kabulüne GT İnşaat Mühendislik Mimarlık Taah. Turz. Paz. San. Tic. Ltd. Şti.'nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ...'...
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin, haksız olarak ve mukavele süresi dolmadan davalı şirket tarafından 12.11.2007 tarihli noter ihtarnamesi ile feshedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 25.000,00 TL cezai şartın fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevabında, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, fesih ihbarının haklı nedenlerle yapıldığını, müvekkili şirketin zarar etmesi ve böyle bir ticari faaliyeti sürdürecek ekonomik gücünün olmaması nedeniyle ticari faaliyetine son verme, şirketi tasfiye etme kararı alıp, tasfiyeye de başladığını, davalı tarafın akde muhalefetinin olmadığını talep edilen cezai şartın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
Şti. yönünden kısmen kabulü ile, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, davacının tasfiyenin kayyım tarafından gerçekleştirilmesine yönelik talebinin reddi ile, tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına, tasfiye sürecinden başlamak üzere tasfiye memuruna aylık 1.000 TL ücret takdirine, diğer davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ...'tan alınmasına, 06.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/919 Esas KARAR NO : 2021/1074 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 09/11/2021 KARAR TARİHİ : 10/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde;Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas, ... Karar sayı ile Tasfiye Halinde .... Ltd.Şti'nin fesih kararı alındığını, İstanbul Ticaret Odasının beyanında şirket feshinin şirketin yönetim kurulu kararını almasıyla mümkün olacağına bildirmesi üzerine, ancak şirket ortaklarından ....'in vefatından ve verasetçinin olmadığından yönetim kararı alınamadığını, ancak mahkeme kararı ile şirketin kapanması için mahkeme kararı alınmasını talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ: Dava; TTK 636/2 ve 3.bendi kapsamında fesih ve tasfiye istemine ilişkindir. Bakırköy ......
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: AÇILAN DAVANIN KABULÜNE, 1-İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün .... sicil numarasında kayıtlı ...’nin FESİH VE TASFİYESİNE, 2-Şirketin tasfiye işlemlerini yapmak üzere YMM ....’ın tasfiye memuru olarak atanmasına, 3-Tasfiye memuru için şirketin mali durumu ve yapılacak işin niteliğine göre arttırılıp eksiltilmek üzere 8.000 TL ücret takdirine, ücretin ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafından karşılanmasına, 4-Şirketin feshi ve tasfiyesine ilişkin mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakip tasfiye memurunun görevinin kendisine tebliğine, 5-Tasfiye masrafları olarak belirlenen 5.000 TL’nin ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafından karşılanmasına, 6-Tasfiye memuru ücretinin ve tasfiye masraflarının, tasfiye memuru tarafından tasfiye giderleine eklenmesine, 7-Kararın kesinleşmesinden sonra, Ticaret Sicilinde tescil ve ilanına, tescil ve ilan masraflarının ileride şirketten tahsil edilmek üzere...
HÜKÜM (Yukarıda açıklanan nedenlerle): 1-)Davanın KABULÜ ile; ----nosunda kayıtlı----- 6102 sayılı yasanın 531. maddesi uyarınca FESİH ve TASFİYESİNE, 2-)Davalı şirketin tasfiye işlemlerini yapmak üzere ----- -----olarak atanmasına 3-)Tasfiye memuru için ---- ücret takdirine; ücretin ve ayrıca-- tasfiye masraf avansı olmak üzere toplam ---- karar kesinleştiğinde davacılar tarafından mahkeme veznesine yatırılmasına, bundan sonra tasfiye memuruna görevinin tebliğine, 4-)Tasfiye memuru ücretinin ve tasfiye masraflarının, tasfiye memuru tarafından tasfiye giderlerine eklenmesine, 5-)Kararın kesinleşmesinden sonra, TTK'nun 283. maddesi uyarınca ----- tescil ve ilanına, 6-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin yatırılan toplam 59,30 TL hacın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 7-)Davacı tarafça yapılan 127,10 TL dava açılış masrafı ve 1.525,50 TL yargılama masrafından ibaret toplam 1.652,60 TL yargılama giderinin davalıdan...
O halde davanın kabulüne karar verilerek şirket bir an önce fesih ve tasfiye edilmelidir. Davacı taraf diğer ortağı da hasım göstermiştir. Halbuki şirket feshi davaları şirkete yöneltilir. Ortağın taraf sıfatı yoktur. Duruşmaya katılan taraflar tasfiye memuru konusunda da anlaşamadıklarından resen bir tasfiye memuru atanmıştır. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; Davalı şirket yönünden davanın kabulü ile Bursa Ticaret Sicilinin ..... ..... sırasına kayıtlı ..... ..... Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti'nin feshine ve tasfiyesine, Taraflar anlaşma sağlayamadıklarından SMM ..... ..... tasfiye memuru olarak atanmasına, Tasfiye memuruna tasfiye işlemleri tamamlanıncaya kadar aylık 1.000,00 TL ücret takdirine, Davalı ..... ........
Bunun yanında dosya içeriğinden davacı ortağın davalı şirketin devam etmesi yönünde bir iradesi görülmemiş, ayrıca davalı şirketin gayrı faal olması sebebiyle örneğin davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına karar verilmesinin ya da davalı şirketin feshi dışında bîr diğer alternatif çözümün gerçekçi olmayacağı, bu sebeple davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesinin duruma uygun düşen ve kabul edilebilir en iyi çözüm olacağı anlaşılmakla davanın davalı şirket yönünden kabulüne karar vermek gerekmiş ve tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına karar verilmiştir. Limited şirketin fesih ve tasfiye isteminin şirkete yöneltilmesi zorunlu ve yeterli olup şirket ortağına husumet yöneltilemeyeceğinden davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ortaklar, tasfiye işlerini yürütmek üzere tasfiye görevlisi atayabilirler. Bu konuda anlaşamamaları halinde, ortaklardan herbiri, tasfiye görevlisinin hakim tarafından atanması isteminde bulunabilir. Tasfiye görevlisine ödenecek ücret, sözleşmede buna ilişkin bir hüküm veya ortaklarca oybirliği ile verilmiş bir karar yoksa, tasfiyenin gerektirdiği emek ile ortaklık malvarlığının geliri gözönünde tutularak hakim tarafından belirlenir ve ortaklık malvarlığından, buna imkân bulunamazsa, ortaklardan müteselsilen karşılanır." Tasfiye işlemleri; hakim tarafından öngörülecek üçer aylık (uyuşmazlığın mahiyetine göre süreler uzatılıp kısaltılabilir) dönemlerde tasfiye memuru tarafından 3 aşamada gerçekleştirilmelidir....