Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, tasfiye halinde bulunan şirkete kayyum atanması talebine ilişkindir. Mahkemece, şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin geçerli bir ortaklar kurulu kararı bulunduğu, bu karar gereğince tasfiye memuru olarak dava dışı ... ın atandığı ve görevinin devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, davacı tarafın iddiasının ileri sürülüş biçimine göre, tasfiye halinde bulunan şirkette TMK m. 427/4 gereğince yönetim boşluğu mu olduğu, yoksa tasfiye memuru eksikliği mi olduğu hususu davacı tarafa açıklattırılarak oluşacak sonuca göre bir değerlendirme yapılarak karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi; dava dışı ...'ın ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2007/264 E ve 2007/305 K sayılı ilamıyla görevden alındığına ilişkin davacı tarafın iddiası da değerlendirilmeden karar verilmesi doğru görülmeyip kararın bozulması gerekmiştir....

    Esas sayılı dosyası örneği ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun anonim şirketler ile ilgili ek tasfiye başlıklı 547. maddesi; “(1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2)Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü amirdir. Son dönemdeki Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi davanın TTK'daki genel tasfiye hükümlerine tabidir....

      Mahkemece yapılacak iş; yukarıdaki yasa hükümlerine göre, öncelikle taraflardan anlaşarak tasfiye memuru belirlemelerini istemek; bu konuda anlaşamamaları halinde ise hakim tarafından tasfiye işlemini gerçekleştirecek (ortaklığın faaliyet alanına göre konusunda uzman bir veya üç kişiyi) tasfiye memuru olarak resen atamak olmalıdır. Bundan sonra ise, tasfiye işlemleri; hakim tarafından öngörülecek üçer aylık (uyuşmazlığın mahiyetine göre süreler uzatılıp kısaltılabilir) dönemlerde tasfiye memuru tarafından 3 aşamada gerçekleştirilmelidir....

        Dosya içerisinde mevcut 05.07.1999 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nden, kooperatifin 27.06.1999 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan fesih kararı uyarınca fesih ve tasfiye edildiği anlaşılmaktadır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98. madde hükmü yollamasıyla uygulanması gereken ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nin 547. maddesinde; "(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. " şeklinde düzenleme yapılmıştır....

        Bu maddenin yerine kaleme alınan ve ortakların kişisel alacaklıları başlıklı 6102 sayılı TTK'nın 133. maddesi "(1) Bir şahıs şirketi devam ettiği sürece ortaklardan birinin kişisel alacaklısı, hakkını şirketin bilançosu gereğince o ortağa düşen kâr payından ve şirket fesholunmuşsa tasfiye payından alabilir. Henüz bilanço düzenlenmemişse alacaklı bilançonun düzenlenmesi sonucunda borçluya düşecek kâr ve tasfiye payı üzerine haciz koydurabilir. (2) Sermaye şirketlerinde alacaklılar, alacaklarını, o ortağa düşen kâr veya tasfiye payından almak yanında, borçlularına ait olan, senede bağlanmış veya bağlanmamış payların 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun taşınırlara ilişkin hükümleri uyarınca haczedilmesini ve paraya çevrilmesini isteyebilirler. Haciz, istek üzerine, pay defterine işlenir." hükmünü haiz olup, adı geçen Yasa'da limited şirket ortağının şahsi borçları nedeniyle alacaklının şirketin fesih ve tasfiyesini isteme hakkı düzenlenmemiştir....

          nin şirket işleri ile ilgilenmediklerini ve kendilerine ulaşamadıklarını, şirketin %40 oranında hissedarı olan türk vatandaşlarında sermaye gücü olmadığını ve şirketi terk ettiklerini, şirket yönetim kurulu üyelerinin görev sürelerinin 10.08.2014 tarihinde sona erdiğini, 9 yıldır şirket genel kurulu toplanamadığı için şirkete yeni yönetim kurulu seçilemediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle TTK 530 madde gereğince davalı ...A.Ş'nin fesih ve tasfiyesine, şirkete tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; davalı ...A.Ş'nin fesih ve tasfiyesi ile şirkete tasfiye memuru atanması istemlerine ilişkindir. Dava dosyasının .... Asliye Ticaret Mahkemesi 'nin 13/10/2020 tarih ve ... Esas, ... sayılı yetkisizlik kararı ile .... Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edildiği, .... Asliye Ticaret Mahkemesince de 31/03/2021 tarih ... esas ve ...karar ile dava dosyasının .......

            nin yönetiminde ortaklar arasında uzun süredir anlaşmazlık bulunduğunu, bu durumun şirketin sağlıklı olarak faaliyetini sürdürmesine engel olduğunu iddia ederek şirketin fesih ve tasfiyesini istemiştir. Davalılardan ... vekili; iki ortaklı olan şirkette ortaklar arasındaki anlaşmazlık nedeniyle şirketin kuruluş amacına uygun olarak faaliyette bulunamadığını, şirketin fesih ve tasfiyesini kendilerinin de talep ettiğini belirtmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, iki ortaklı olan davalı limited şirkette ortaklar arasında çıkan uyuşmazlığın şirketin ana sözleşmeye uygun faaliyetlerini yerine getirmesine engel olacak boyutta olduğu, şirketin uzun süredir bu nedenle herhangi bir faaliyette bulunamadığı, ücret almadan tasfiye memuru olacağını belirten ...'ın tasfiye memuru olarak atandığı gerekçesiyle davanın kabulüne GT İnşaat Mühendislik Mimarlık Taah. Turz. Paz. San. Tic. Ltd. Şti.'nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ...'...

              Şti. yönünden kısmen kabulü ile, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, davacının tasfiyenin kayyım tarafından gerçekleştirilmesine yönelik talebinin reddi ile, tasfiye memuru olarak ...'ın atanmasına, tasfiye sürecinden başlamak üzere tasfiye memuruna aylık 1.000 TL ücret takdirine, diğer davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı davalı vekili  temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı ...'tan alınmasına, 06.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin, haksız olarak ve mukavele süresi dolmadan davalı şirket tarafından 12.11.2007 tarihli noter ihtarnamesi ile feshedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 25.000,00 TL cezai şartın fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevabında, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, fesih ihbarının haklı nedenlerle yapıldığını, müvekkili şirketin zarar etmesi ve böyle bir ticari faaliyeti sürdürecek ekonomik gücünün olmaması nedeniyle ticari faaliyetine son verme, şirketi tasfiye etme kararı alıp, tasfiyeye de başladığını, davalı tarafın akde muhalefetinin olmadığını talep edilen cezai şartın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/919 Esas KARAR NO : 2021/1074 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 09/11/2021 KARAR TARİHİ : 10/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde;Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas, ... Karar sayı ile Tasfiye Halinde .... Ltd.Şti'nin fesih kararı alındığını, İstanbul Ticaret Odasının beyanında şirket feshinin şirketin yönetim kurulu kararını almasıyla mümkün olacağına bildirmesi üzerine, ancak şirket ortaklarından ....'in vefatından ve verasetçinin olmadığından yönetim kararı alınamadığını, ancak mahkeme kararı ile şirketin kapanması için mahkeme kararı alınmasını talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE YARGILAMANIN ÖZETİ: Dava; TTK 636/2 ve 3.bendi kapsamında fesih ve tasfiye istemine ilişkindir. Bakırköy ......

                    UYAP Entegrasyonu