Davada, izale_i şuyua konu taşınmazın üzerindeki davacıya ait bina ile satıldığı , bina bedeline ilişkin açılan davanın davacı lehine sonuçlandığı ancak, o davada alacağa faiz uygulanması yönünde talepte bulunulmaması nedeniyle sadece asıl alacağa hükmedildiği; şimdi, davalılardan tahsiline karar verilen alacak tutarlarına , satış tarihinden itibaren faiz uygulanmak suretiyle herbir davalıdan 9535'er TL faiz alınmasına karar verilmesi istenilmiş; mahkemece, feri nitelikteki faiz isteminin asıl alacağın bağlı bulunduğu zamanaşımına tabi olduğu, davadaki asıl alacağın ise sebepsiz zenginleşmeye dayalı bulunduğu böylece zamanaşımı savunması da gözetilerek 1 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açılan faiz isteminin reddi gerektiği yönünde hüküm kurulmuştur. Kural olarak, mahkemece de doğru olarak tespit edildiği üzere; asıl alacağa bağlı faiz ve sair feri alacaklar asıl alacak zamanaşımına uğradığı takdirde faiz ve ferileri de zamanaşımına uğrar (BK.md.131.)....
. - KARAR - Davacı vekili; müvekkili banka ile davalı şirket arasında imzalanan kredi genel sözleşmesi uyarınca kredi kullandırıldığını, diğer davalıların kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi taksitlerinin ödenmemesi nedeniyle hesabın katedilerek davalılara ihtarname gönderildiğini, yapılan ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, davalılar vekilinin bilahare verdiği 20/05/2009 tarihli dilekçesi ile faiz ve faiz oranına yönelik itirazları hariç diğer itirazlardan vazgeçtiklerini bildirdiğini, icra dairesince 62.894,71 TL işlemiş faiz ve takipten sonra uygulanacak faiz oranı hakkındaki takibin durmasına, kalan kısımlar yönünden itirazlardan vazgeçme nedeniyle takibin devamına karar verildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve birikmiş faizin %40'ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
Distribütörlüğünü yaptığını, davalı şirketin en son kendilerine 449.230.46 YTL borç çıkardığını, bu borcun 259.555.75 YTL’sini 16.07.2007, 190.374.71 YTL’sini ise 20.07.2007 tarihinde tahakkuk ettiğini, müvekkili şirketin bu borcu çeşitli aşamalarda ödediğini,ancak davalı şirketin bu alacağa aylık %5 faiz uyguladığını, bu nedenle 31.299.13 YTL faiz ödediğini, faizin fahiş ve fazla olduğunu belirterek fazladan ödedikleri 17.500 YTL’nin ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili süresinde olmayan cevap dilekçesinde sözleşmede kararlaştırılması nedeniyle İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu, uygulanan faiz miktarının sözleşmede kararlaştırılan faiz oranı olduğunu, ayrıca davacı tarafın faiz oranı konusunda taahhüt verdiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyasının tetkikinden; davacı tarafından davalılar hakkında ... nolu kredi nedeniyle 16.408,58 TL işlemiş faiz 820,43 TL BSMV olmak üzere 17.229,01 TL'nin tahsili, ... nolu kredi nedeniyle 324.470,28 TL ana para, 20.06.2019-18.09.2019 tarihleri arasında işlemiş akdi faiz (%14.28) 15.059,83 TL, 18.09.2019-21.07.2020 tarihleri arası işlemiş temerrüt faizi (%28,56) 82.693,69 TL, BSMV 4.887,67 TL olmak üzere toplam 427.111,47 TL'nin tahsili, ... ve... nolu krediler nedeniyle 44.969,94 TL, 20.06.2029-18.09.2019 tarihleri arası işlemiş akdi faiz (%24) 1.247,45 TL, 18.09.2019-21.07.2020 tarihleri arası işlemiş temerrüt faizi (%28.8) 11.352,45 TL, BSMV 629,99 TL olmak üzere toplam 58.199,83 TL'nin tahsili, ... nolu kredi için 18.09.2019-21.07.2020 tarihleri arasında işlemiş faiz (%56) 5.133,33 TL, BSMV 256,67 TL olmak üzere toplam 5.390 TL'nin tahsili, ... nolu kredi nedeniyle 1.226.561,675 TL ana para, 20.06.2019-18.09.2019 tarihleri arasında işlemiş akdi faiz (%23,4) 103.478,71...
faiz istenemeyeceği nedeniyle icra emrinin iptalini talep etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/101 Esas sayılı dosyasında lehlerine verilen karar nedeniyle yapılan takip sonucu alacağın tahsil edildiğini, ancak faiz talep etmeyi unuttukları için mahkemece faize hükmedilmediğini bu nedenle karara konu dava tarihi olan 20.09.2006 tarihi ile kararın takibe konduğu 19.12.2013 tarihleri arası için işlemiş olan süre nedeniyle 21.000,00 TL faiz alacağının tahsili talebinde bulunmuş, davalı asıl alacağın ihtirazî kayıtsız olara tahsil edildiğini TBK'nın 131. madde gereğince faiz isteme hakkının düştüğünü belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece icra takibinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması nedeniyle daha önce istenmemiş işlemiş faiz için dava açılabileceği belirtilerek dava kısmen kabul edilmiş ve 20.596,51 TL faiz alacağının tahsiline karar verilmiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranını yüzde elli fazlasını aşamaz." hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; "Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur." düzenlemesine yer verilmiştir....
Hükmü gereğince, 2.000 YTL vekalet ücreti hesabı yapılmış ise de, anılan dosyada davalının vaki feragatı üzerine, davanın feragat nedeniyle reddedilmiş olması, sözleşmede sözü edilen “867 sayılı davanın reddi halinde 2.000.000.000 TL vekalet ücreti ödenir.” Hükmünü kapsamadığından, bu dava nedeniyle yine sözleşmede kararlaştırılan 10.000.000.000 TL’nin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde “davanın feragat nedeniyle reddi”nin, “davanın reddi” olarak kabul edilmiş olması, usul ve yasaya ayıkırı olup bozmayı gerektirir. 3-Hükme esasa alınan bilirkişi raporunda, vekalet ücretinin ödeme tarihi olarak belirlenen 14.6.2003 tarihinden, takip tarihi olan 2.6.2006 tarihine kadar olan süre için, alacağa %9 üzerinden faiz uygulanmak suretiyle, işlemiş faiz alacağı hesap edilmişse de, yasal faiz oranı, 1.1.2006 tarihinden itibaren %9 olup, bundan önceki tarihlerde ise değişkendir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı banka nezdinde bulunan mevduatlarını gecelik faiz getirici işlemlerde değerlendirdiklerini, bankanın ana para ve faiz ödemesi yaparken, daha önce hesaba işledikleri faiz tutarından 205.000.000.000.TL kesinti yaptığını bu işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında bankanın 2001 yılı başındaki ekonomik krizden etkilendiğini ve müzayaka halinde bulunduğunu bu durumdan faydalanan davacının yüksek oranda faiz talep ettiğini, hesaba uygulanan faiz oranının gabin nedeniyle geçersiz olduğunu beyan ederek davanın reddini istemiştir....
Somut olayda, davacının oğlunun ölümü nedeniyle ölüm geliri ve aylığı bağlandığı, aylık bağlamasının koşullarının bulunmaması dolayısıyla aylıkların kesildiği, davacının yargılama konusu yaptığı kurum işleminin iptali nedeniyle tekrar davacıya gelir ve aylığın bağlandığı, Kurum'un davacıya geçmiş dönem birikmiş aylık bedeli olarak alacak aslının ödediği, davacının faiz hakkını saklı tutarak kurumun ödemesini kabul ettiği, mahkememizce bilirkişi marifetiyle asıl alacağın faizinin hesaplandığı, mahkemece faiz talebinin ana para alacağına dönüştüğünden bahisle faize faiz yürütüldüğü anlaşılmaktadır. 818 sayılı mülga Borçlar Kanunu'nun 104/son ve 6098 sayılı mer'i Borçlar Kanunu'nun 121/son maddeleri amir hükümlerine göre faize faiz yürütülemeyeceği gözardı edilerek, davacının faiz talebine yeniden faiz yürütülmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....