O halde; 1- Çekişmeli 181 parsel sayılı taşınmaza komşu 180 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı .... Mevkii, 408 tahrir sayılı, 173 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı .... Mevkii, 409 tahrir sayılı, 182 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı .... Mevkii, 411 tahrir sayılı, çekişmeli 672 parsel sayılı taşınmaza komşu 671 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ....Mevkii, 533, 534 tahrir sayılı, komşu 670 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ..... Mevkii, 531 tahrir sayılı, komşu 668 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ....Mevkii, 538 tahrir sayılı, çekişmeli 384 parsel sayılı taşınmaza komşu 386 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ... Mevkii, 284, 285 tahrir sayılı, komşu 385 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ... Mevkii, 283 tahrir sayılı, komşu 366 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ... Mevkii, 278, 277 tahrir sayılı, komşu 383 parsel sayılı taşınmazın tespit dayanağı ......
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu 106 ada 16 parsel numaralı taşınmazın tespit tutanaklarının İPTALİ ile fen bilirkişisinin 20/10/2009 tarihli raporuna ekli krokisinde (B) harfi ile gösterilen ve yüzölçümü 9.658,15 m² olarak tespit edilen kısmın orman vasfıyla hazine adına tapuya kayıt ve TESCİLİNE, aynı raporda (A) harfi ile gösterilen ve yüzölçümü 925,52 m2 lik kısmın tespit maliki davalılar adına tespit gibi TESCİLİNE, 107 ada 4 parsel numaralı taşınmazın tespit tutanaklarının İPTALİ ile fen bilirkişisinin 20/10/2009 tarihli raporuna ekli krokisinde (B) harfi ile gösterilen ve yüzölçümü 2.957,69 m² olarak tespit edilen kısmın orman vasfıyla hazine adına tapuya kayıt ve TESCİLİNE, aynı raporda (A) harfi ile gösterilen ve yüzölçümü 519,77 m2’lik kısmın tespit maliki davalılar adına tespit gibi TESCİLİNE, 116 ada 17 parsel numaralı taşınmazın tespit tutanaklarının İPTALİ ile fen bilirkişisinin 20/10/2009 tarihli raporuna ekli krokisinde (B) harfi ile gösterilen ve...
husumetin, tespit maliklerine, tespit maliklerinin ölü olması halinde ise mirasçılarına yöneltilmesi ve tüm mirasçıların davada yer alması zorunludur....
Tespit davaları bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitine ilişkin davalardır. Tespit davalarına ilişkin özel yasa hükümleri bulunmakla birlikte, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda tespit davasını düzenleyen genel bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarıyla sanki genel bir düzenleme varmış gibi uygulama bulmuştur. Tespit davasının işlevi, eda davasında da olan bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitidir. Eda davasında bundan başka ikinci bir eda bölümü vardır ki, bu bölüm tespit davalarında yoktur. Eda davası aynı konudaki tespit davasını da içeren daha geniş kapsamlı bir davadır. Tespit davasında yalnız tespit kararı verilir. Bu kararın içinde eda emri bulunmadığı için tespit kararıyla ilamlı icra yoluna gidilemez. Tespit davalarında diğer genel dava şartlarından başka iki ek şartın daha bulunması gerekir. 1-Tespit davasının konusu yalnız hukuki ilişkiler olabilir....
Bir hukuki ilişkinin varlığı yada yokluğu, tespit davası açılabilmesi için yalnız başına yeterli değildir. Bir hukuki ilişkinin hemen tespit edilmesinde hukuki yararın bulunması ise üç şartın birlikte varlığına bağlıdır: Davacının bir hakkı veya hukuki durumu güncel bir tehlike ile tehdit edilmiş olmalı; bu tehdit nedeniyle davacının hukuki durumu tereddüt içinde olmalı ve bu hususun davacıya zarar verebilecek nitelikte bulunması; yalnız kesin hüküm etkisine sahip olup, cebri icraya yetki vermeyen tespit hükmü, bu tehlikeyi ortadan kaldırmaya elverişli olmalıdır. Davacının tespit davası ile istediği hukuki koruma diğer dava çeşitlerinden birisi ile sağlanabiliyorsa, o zaman davacının tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Bu şartların bulunmaması halinde tespit davası dinlenmez, davanın usulden (dava şartı yokluğundan) reddi gerekir....
Bir hukuki ilişkinin varlığı yada yokluğu, tespit davası açılabilmesi için yalnız başına yeterli değildir. Bir hukuki ilişkinin hemen tespit edilmesinde hukuki yararın bulunması ise üç şartın birlikte varlığına bağlıdır: Davacının bir hakkı veya hukuki durumu güncel bir tehlike ile tehdit edilmiş olmalı; bu tehdit nedeniyle davacının hukuki durumu tereddüt içinde olmalı ve bu hususun davacıya zarar verebilecek nitelikte bulunması; yalnız kesin hüküm etkisine sahip olup, cebri icraya yetki vermeyen tespit hükmü, bu tehlikeyi ortadan kaldırmaya elverişli olmalıdır. Davacının tespit davası ile istediği hukuki koruma diğer dava çeşitlerinden birisi ile sağlanabiliyorsa, o zaman davacının tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur. Bu şartların bulunmaması halinde tespit davası dinlenmez, davanın usulden (dava şartı yokluğundan) reddi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki delil tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tespit talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Tespit isteyen şirket temsilcisi şirket aleyhine icra takibine kanulan çekteki imzanın şirket yetkililerine ait olmadığının tespitini istemiştir. Mahkemece, eda davası (menfi tespit) açılabilecek hallerde tespit talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş, karar tespit isteyen tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, tespit isteyenin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 27/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Beraat Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık hakkında katılan kurum elemanlarınca tutulan 31/07/2015 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağında; sanığın meskeninde sayaç harici hat çekerek usulsüz enerji kullandığının, tespit anında ''Luna'' marka, ... seri numaralı sayacın endeksinin 255 olduğunun tespit edildiği, sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan cezalandırılması talebi ile kamu davası açıldığı, 05/04/2016 tarihinde mahallinde yapılan keşifte mahkeme gözlemi olarak tutanağa kaçak elektrik kullanılan yerin ev olduğunun, tespit tutanağındaki sayacın değiştirilmemiş olduğunun ve kurulu gücün bilirkişi tarafından tespit edildiğinin kaydedildiği, elektrik bilirkişisi .... tarafından tanzim edilen 11/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda ise kaçak tespit tutanağında tespit edilen sayacın...
Tespit davaları, bir hakkın veya hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitine ilişkin davalardır. Bu davaların işlevi, bir hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespiti olup, bundan öteye gitmez. Henüz şartları oluşmadığı için açılamayan eda davası için ilerideki hukuki ilişkinin belli edilmesi bakımından kesin delil olarak kullanılmak üzere tespit davası açılabilir. Tespit davasının dinlenebilmesi için diğer genel dava şartlarından başka, iki ek şartın daha bulunması gerekir: Tespit davasının konusu yalnız hak ve hukuki ilişkiler olabilir; davacının bu hak veya hukuki ilişkinin var olup olmadığının hemen tespit edilmesinde (güncel bir) hukuki yararı bulunmalıdır. Bir hukuki ilişkinin varlığı yada yokluğu, tespit davası açılabilmesi için yalnız başına yeterli değildir....
Bu durumda da borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Borçlu hem borca hem de rehin hakkına itiraz ederse takip durur. Bu durumda alacaklının takibini dayandırdığı belge 68. madde de sayılan belgelerden ise, itirazdan sonra borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Ancak, alacaklı takibinde 68. maddede sayılan belgelerden birine dayanmıyorsa borçlunun takibe itirazdan sonra menfi tespit davası açmakta hukuki yararı mevcut değildir. Menfi tespit davasının bu nedenle reddi gerekir. SONUÇ: Hukuki yararın dava şartı olduğu HMK'nun 114.maddesinde düzenlenmiştir. Tespit davalarında hukuki yararın bulunup bulunmadığının araştırılması gerekir. Mahkeme tespit davalarında bu arada menfi tespit davasında hukuki yararı kendiliğinden araştırır ve yarar yoksa menfi tespit davasını bu nedenle reddeder. Menfi tespit davasında davacı dava açmakta hukuki yararı bulunduğu gerektiğini de ispat etmelidir....