Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamı ve davalı tanık beyanlarından davacının mesai arkadaşlarının hayatına doğrudan müdahale ve şikayete konu edilmesi halinde suç teşkil edebilecek ses kaydı alma şeklinde gerçekleşen feshe konu eyleminin; iş hayatında güven ortamını temelinden sarsacak, iş akdini artık sürdürülemez hale getirecek, sözleşmenin feshi için haklı fesih ağırlığında bir neden olduğu, haklı nedenle iş akdi feshedilen işçinin savunmasının alınmasının zorunlu olmadığı, davacı tarafça söz konusu eylemin amirleri olan Fatih Sıdar’ın isteği ve bilgisi doğrultusunda gerçekleştirildiğinin işverene karşı dava açtığını beyan eden, aralarında menfaat birlikteliği bulunduğu değerlendirilebilecek davacı tanık beyanları dışında her türlü şüpheden uzak şekilde ispat edilemediği, tanık olarak dinlenilen Fatih Sidar’ın ses kaydının bilgisi dahilinde alındığı iddiasını kabul etmediği gibi aksi halin kabulü halinde bile konusu suç teşkil eden emrin yerine getirilmemesi gerektiği, bu nedenlerle işveren tarafından...

Anılan maddeler uyarınca arama kararında; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, aranılacak eşyanın elde edilmesi halinde el konulup konulmayacağı hususlarının açıkça gösterilmesi gerekmektedir....

    Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri veya bu emrin alınamadığı hâllerde ise kolluk amirinin yazılı emri bulunmadıkça; kimsenin üstü, özel kâğıtları, eşyası ve aracı aranamaz, konutuna girilemez ve buradaki eşyaya el konulamaz. Cumhuriyet Başsavcılıklarınca, arama ile ilgili kararları vermek üzere, yirmidört saat süreyle bir nöbetçi Cumhuriyet savcısı görevlendirilir. Yetkili merciin yazılı emri yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde, el koyma kendiliğinden ...” hükmüne yer verilmiştir. Kolluk görevlilerinin yaptıkları işlem en basit haliyle eşyayla ilgili arama işlemidir. Arama yapılabilmesi için bu durumda 5271 sayılı Kanun'un 119 uncu maddesi gereğince hakim kararı veya Cumhuriyet savcısının yazılı veya sözlü talimatı ya da kolluk amirinin yazılı emir vermesi zorunludur. 5271 sayılı Kanun’da rızaen aramaya yer verilmemiştir....

      Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir.Arama karar veya emrinde; a) Aramanın nedenini oluşturan fiil, b) Aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya da eşya, c) Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi, Açıkça gösterilir. (3) Arama tutanağına işlemi yapanların açık kimlikleri yazılır....

        gerektiren bir suçtan sanık olarak yakalanıp nezaret altında bulunan veya herhangi bir suçtan hükümlü veya tutuklu olup da tutulması veya nakil ve sevki jandarmaya verilmiş olunan kişilerin kaçmaları veya bu maksatla jandarmaya saldırıları halinde yapılacak "dur" ihtarına itaat edilmemiş ve kaçmaya ve saldırıya engel olmak için başka çare bulunmamışsa, korumakla memur oldukları yer, tesis ve diğer yapılar ile karakol ve silah deposu gibi yerlere, elindeki silaha veya kendisine teslim edilmiş kişilere karşı vuku bulacak saldırıyı başka türlü savuşturma imkanı olmamışsa, ağır cezayı gerektiren ve meşhut cürüm halinde bulunan suçlarda suçlunun veya infaz kurumu ve tutukevinden kaçan hükümlü veya tutuklunun saklı olduğu yerin aranması sırasında, o yerden şüpheli bir şahıs çıkarak kaçtığı ve dur emrine kulak asmadığı görülerek, başka türlü ele geçirilmesi mümkün olmazsa, görevi sırasında jandarmaya tecavüze veya karşı koymaya elverişli silahların ve aletlerin teslimi emredildiği halde, emrin...

          ın, kimliğini gösterip kendini tanıttığı, baba oğul olan ve araçta alkol alan sanıklara haklarında ihbar olduğunu söylediği ve üzerlerinde silah bulunup bulunmadığını sorduğu, bunun üzerine sanık ... belindeki kuru sıkı tabancayı çıkartarak ön koltuğa attıktan sonra "arama emrin varsa erkeksen al silahı" dediği ve şikayetçi ...'ı iteklediği, bu kez olay yerine diğer şikayetçi ...'in de geldiği, şikayetçilerin, biber gazı ile sanıkları etkisizleştirdikleri ve sanık ...'in araç içerisine bıraktığı silahı aldıkları, sanık ...'...

            ın emrin iptal edilmesinin şu an sırası olmadığını söylemesini takiben inisiyatif alarak gönderdiğini, 04.57'de gönderdiği mesajda polisin üzerini aramalarını değil polisi çağırmalarını kast ettiğini, polise silahların verilmemesi yönündeki emrin inceleme dışı sanık Albay ... tarafından kendisine "Onlar suç mu işledi ki silahlarını polise versinler?" denilerek verildiğini, 58....

              ifası(TCK madde 24) nın maddi şartlarında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilirek, hatanın TCK'nın 30/3 delaletiyle 30/1 maddesi kapsamında kastı kaldıracağından 5271 sayılı CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraatine, bb- Sanığın, işlediği fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmesine rağmen, esasen hukuk düzeninde kabul edilmeyen “konusu suç teşkil eden emrin ifası” nın, askeri hiyararşi içinde mutlak itaat ve emrin muhtevasını sorgulayamama ilkelerinin sonucu olarak bağlayıcı olduğu hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kanaatine varıldığında hukuka uygunluk nedenlerinin varlığında kaçınılmaz bir yanılgıya düştüğü kabul edilerek, kaçınılmaz izin yanılgısı kusuru tamamen ortadan kaldıracağından TCK m. 30/4 maddesi delaletiyle, 5271 sayılı CMK'nın 223/3-d maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmelidir....

                İhbar olunan T7 cevap dilekçesinde özetle; Bir emrin yerine getirilmesi o emrin meşru olmasına bağlı olduğunu, olay günü Dinar İstikameti tarafının trafiğe açılması hususunda T5'ı görevlendirdiğini, Hizmet kağıdında ve şifai olarak vermiş olduğu emirlerde bölünmüş yolun ters istikametinden görevi ifa etmeleri ile alakalı emrinin olmadığını, trafik akışının sağlanması ile ilgil vermiş olduğu erin ters şeride girilerek yerine getirilmesi dışında Karaadilli Kasabası içerisinde bulunan ana yola paralel bulunan By-Pass yollarla da yerine getirilebileceğinin ortada olduğunu, davalı T5'ın bölünmüş yolun ters istikametinde seyretmesi ve kazaya sebebiyet vermesi tamamıyla kendi sorumluğu ve kusuru olduğunu, hukuka, kanun ve nizamlara aykırı kanunsuz bir emir vermediği için oluşan zarardan sorumlu tutulmak ve davaya taraf olmak istemediğini talep etmiştir....

                in geldiği, bu emrin kimden geldiğini söylediği, bir müddet önce televizyon seyrettiğini, bunun bir darbe girişimi olduğunu, FETÖ kalkışması olduğunu, askerin hiyerarşik yapısı içerisinde olmadığını, buna rağmen sanığın askerleri dışarı çıkartmakta ısrar ettiği, iki üç kez ısrarla görev yerlerinin belediye olduğunu söylediği, askerleri dışarıya çıkarmaya çalıştığı, tanık Astsubay ...'in kendisine "o zaman yani giderseniz elinizdeki silahları, buradaki herkesin bir kişi bile çıksa halk size bunları monte eder" şeklinde söylediği, tanık ... ile tartıştığı, bu kez tanığa "tamam siz çıkmayın, gelmeyin, size ihtiyaç yok" dediği, sanığın ısrarla belediyeyi işgal etme yönünde, askerlere emirler verdiği, ancak başta tanık ..., ... ve ...'...

                  UYAP Entegrasyonu