WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş'nin sistemin çalışmaması / hata vermesi nedeniyle, davalının sorumluluğunun bulunduğu, davacı yan da dava konusu işlemlerde zarar edebileceği , davalı ... tarafından başlangıçta kendisi bilgilendirilmiş olduğundan sorumluluğunun bulunduğu, her iki tarafında oluşan zarardan %50 oranında sorumlu olduğu, 34.132,31-Euro zararın davalı ... tarafından karşılanması, aynı miktar kadar zararın da davacı üzerinde bırakılması, davalı bankaya atfedilecek bir kusur bulunmadığı sonucuna varılmıştır. 7-Banka Hukukçusunun vardığı sonuç; Davalı aracı kuruluşun, 'hafif kusurlarından dahi sorumsuz olacağına ilişkin anlaşmaların hükümsüz bulunacağı' dikkate alınarak, davacının 20/04/2020 tarihinde , saat 21:26:19'da 2 adet CLK0 future sözleşmesini -14.99-USD fiyattan satış için verdiği emrin yerine getirilememiş olmasından doğan zararından sorumlu bulunduğu, Farklı düşünülmesi ve davacının yurtdışı işlemlerin riskini bildiği, sözleşmenin 15/6.maddesi ile yurtdışı işlemlerde sistemsel aksaklıklardan kaynaklı...

    Ağır Ceza Mahkemesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Anayasayı İhlal, Türkiye Büyük Millet Meclisini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs suçlarından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 30/4 maddesinin atfı gereği 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/3-d maddesi uyarınca ''sanıkların işlediği fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmelerine rağmen esasen hukuk düzeninde kabul edilmeyen 'konusu suç teşkil eden emrin ifası'nın askeri hiyerarşi içerisinde mutlak itaat ve emrin muhtevasını sorgulayamama ilkelerinin sonucu olarak bağlayıcı olduğu hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri, dolayısıyla hukuka uygunluk nedenlerinin varlığında kaçınılmaz bir yanılgıya düştükleri''nin sabit olduğu gerekçesiyle ceza verilmesine yer olmadığına, Kasten Öldürme ve Kasten Öldürmeye Teşebbüs suçlarından ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-b maddesi gereğince anılan suçları işlemediğinin sabit olduğu gerekçesiyle beraatine...

      Hizmete ilişkin emri hiç yapmayan asker kişiler bir aydan bir seneye kadar, emrin yerine getirilmesini söz veya fiili ile açıkça reddeden veya emir tekrar edildiği halde emri yerine getirmeyenler, üç aydan iki seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. 2. Yukarıki fıkrada yazılı suçlar seferberlikte yapılırsa beş ve düşman karşısında yapılırsa on seneye kadar ağır hapis cezası hükmolunur." şeklinde düzenlenmiştir. Maddede düzenlenen eylem, yetkili amir tarafından verilen ve hizmete ilişkin olan emrin hiç yapılmaması, yerine getirilmesinin söz veya fiil ile açıkça reddedilmesi veya emir tekrar edildiği hâlde yapılmamasıdır. Emre itaatsizlikte ısrar suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Aranan kast bakımından genel kast yeterli olup faili emre itaatsizliğe götüren bir saikin bulunması gerekli değildir. Eyleminin emre itaatsizlik olduğunu bilmesi ve hareketi yaparken istemiş olması yeterlidir....

        Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile "uzman çavuş, uzman onbaşı ve uzman er rütbelerinde olan sanıkların, ilgili birimlerden FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisaklarının ve bağlantılarının olup olmadığı araştırıldıktan ve sanıkların işledikleri fiilin bir haksızlık teşkil ettiğini bilmelerine rağmen esasen hukuk düzeninde kabul edilmeyen “konusu suç teşkil eden emrin ifası” nın, askeri hiyerarşi içinde mutlak itaat ve emrin muhtevasını sorgulayamama ilkelerinin sonucu olarak bağlayıcı olduğu hususunda kaçınılmaz bir yanılgıya düşüp düşmediklerinin, bilgi düzeyleri, gördükleri eğitim, yaşları, rütbe ve görevleri, içinde bulundukları sösyal ve kültürel çevre koşulları gibi kriterler muvacehesinde suç tarihi itibariyle yaşanan kalkışmanın olağanüstü şartları da dikkate alınarak değerlendirilmesi, mevcut irade ve bilgilerini, eylemin haksızlığını algılama, davranışlarını bu algılama doğrultusunda yönlendirme ve böylece haksızlığı tercih etmeme bakımından kendilerinden beklenebilen...

          Dosyada ihbar üzerine yapılması istenen fiziki takip kararının, yazılı emrin bulunmadığına, 6. ...'un mahkemedeki beyanlarının mahkemece değerlendirilmediğine, 7. Sanık hakkında tüm lehe hükümlerin uygulanarak cezasında indirim yapılması gerektiğine, 8. Re'sen gözetilecek diğer nedenlere ilişkindir. III. OLAY VE OLGULAR A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü 18.08.2018 günü fiziki takipte... ve...'nın araç ile yanlarına gelen sanıkla araç sürücü camından karşılıklı olarak birbirlerine bir şeyler alıp verdikleri görülerek...'nın yere attığı 2 klipsli poşet içinde daralı 1.20 gr ve 1.45 gr gelen sentetik kannabinoidler grubunda yer alan 5F-ADB etken maddesini içeren maddenin ele geçirilmesi, ...'...

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/05/2019 NUMARASI : 2019/120 ESAS 2019/139 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrin KARAR : Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/05/2019 tarih 2019/120 esas 2019/139 karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 8. İcra Dairesinin 2018/5583 esas sayılı dosyası ile müvekkili kurum aleyhine başlatılan takipte icra emrinin 15/05/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, Mardin 2....

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 03/08/2022 NUMARASI : 2022/367 ESAS, 2022/815 KARAR DAVA KONUSU : ÖDEME EMRİN KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum tarafından müvekkiline gönderilen 2019/018635 ve 2019/018636 sayılı ödeme emirlerine konu borçtan sorumlu olmadığını ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre ödeme emrine konu alacakların zamanaşımına uğradığını belirtilerek dava konusu ödeme emirlerinin iptali etmiştir. Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davada Kurum tarafından tesis edilen idari bir işlem bulunduğu için ve niteliği gereği idari yargının görevli olduğu, davacının hak düşürücü süre içinde davayı açmadığını ve dava konusu ödeme emirlerinden sorumlu olduğunu belirterek davanı reddini savunmuştur....

            dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı şirkette 2015 yılının 4. ayından itibaren Haber Yönetmeni olarak çalışmakta olduğunu, davacının davalı şirketteki tek kadın haber müdürü olduğunu, davacının çalıştığı süre içerisinde davalı işveren ile hiç sorun yaşamadığını, işin gerektiği gibi yaptığım ve sorumluluklarını yerine getirdiğini, davalı işyerinde küçülmeye gidilmesi sebebiyle iş akdi feshedilen davacıya bu durumun hiçbir ihbar kurallarına uyma gereği duyulmadan 09.03.2016 tarihinde yayın saati görevini tamamladıktan sonra İnsan Kaynaklan Bölümü tarafından haber verildiğini, bu duruma şok olan ve inanamayan ve ayrıca ne tepki vereceğini bilemeyen davacının önüne başka bir evrak daha konularak o evrakı imzalamasının istendiğini, etraflıca okuma fırsatı olmayan ancak “sağlık problemlerim yüzünden kendi isteğimle ayrılıyorum” kısmım gören davacının bu evrakı imzalamayacağım belirttiğini ve sorumlu genel müdür Murat Çiçek’e durumu anlatmak için yanına gittiğini, genel müdürün davacıya emrin...

            geçirildiği suç üstü hali bulunmayan olayda, dosya içerisinde hiçbir arama kararı veya yazılı arama emri bulunmadığı; suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirilmesinden önce sanıkla ilgili olarak suç şüphesinin ve emarelerinin ortaya çıktığı, bu durumda görevlilerce, 5271 sayılı Kanun'un 2/e, 161 ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu'nun Ek 6 ncı maddeleri uyarınca derhal Cumhuriyet savcısına olayın haber verilip Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine devam edilmesi ve 5271 sayılı Kanun'un 116 ncı ve 119 uncu maddeleri uyarınca Cumhuriyet savcısının yazılı arama emri veya Sulh Ceza Hakiminden alınacak adli arama kararı uyarınca sanığın üstünde ve eşyalarında arama yapılması gerektiğinin anlaşılması karşısında; usulüne uygun adli arama emri veya kararı almadan delil elde etmek amacıyla yapılan aramanın açıkça hukuka aykırı olup, bu arama sonucunda elde edilen delillerin hükme esas alınamayacağı, sonradan Cumhuriyet savcısından alınan yazılı emrin...

              Sulh Ceza Mahkemesinin 11.07.2014 tarih ve 2014/3827 D.iş sayılı kararına istinaden belirtilen adresteki depoda yapılan aramada, katılan firmalar adına tescilli markaları taşıyan ve taklit oldukları bilirkişi raporu ile tespit edilen toplam 1356 adet parfümün ele geçirildiği, arama işlemine 11.07.2014 tarihinde saat 19:35’te başlanılıp; aynı gün saat 22:15’te son verildiği anlaşılmış olup; 5271 sayılı CMK’nun “arama kararı” başlıklı 119/2-c bendinde arama karar veya emrinde, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresinin açıkça gösterilmesi gerektiği hususu hüküm altına alınmıştır. Bu düzenlemeye göre aramayı yapacak olan kolluk görevlilerinin arama emrinde yazan gün ve saat dilimi aralığında; arama tedbirini yerine getirmeleri gerekir. Somut olayda ise; İstanbul 3....

                UYAP Entegrasyonu