Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargılama sonunda verilebilecek karar ve hüküm türlerinin sayıldığı CMK'nın 223. maddesinin; “ceza verilmesine yer olmadığı kararı” verilebilecek durumların belirtildiği 3. fıkrasında, “Sanık hakkında;   a) Yüklenen suçla bağlantılı olarak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hali ya da geçici nedenlerin bulunması,   b)Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi,  c) Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması,  d) Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesi, hallerinde, kusurunun bulunmaması dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.”, 4. fıkrasında; “İşlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen; a) Etkin pişmanlık, b) Şahsî cezasızlık sebebinin varlığı, c) Karşılıklı hakaret, d) İşlenen fiilin haksızlık içeriğinin azlığı, dolayısıyla, faile ceza verilmemesi hallerinde, ceza verilmesine yer olmadığı...

    Yargılama sonunda verilebilecek karar ve hüküm türlerinin sayıldığı CMK'nın 223. maddesinin; “ceza verilmesine yer olmadığı kararı” verilebilecek durumların belirtildiği 3. fıkrasında, “Sanık hakkında;   a) Yüklenen suçla bağlantılı olarak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hali ya da geçici nedenlerin bulunması,   b)Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi,  c) Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması,  d) Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesi, hallerinde, kusurunun bulunmaması dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.”, 4. fıkrasında; “İşlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen; a) Etkin pişmanlık, b) Şahsî cezasızlık sebebinin varlığı, c) Karşılıklı hakaret, d) İşlenen fiilin haksızlık içeriğinin azlığı, dolayısıyla, faile ceza verilmemesi hallerinde, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir...

      Yargılama sonunda verilecek hüküm türlerinin sayıldığı CMK'nın 223. maddesinin 3. fıkrasında, “Sanık hakkında; a) Yüklenen suçla bağlantılı olarak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hali ya da geçici nedenlerin bulunması, b)Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi, c) Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması, d) Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesi, hallerinde, kusurunun bulunmaması dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.”, Aynı maddenin 8. fıkrasının 2. cümlesinde ise, "... soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." hükmü öngörülmüştür....

        Maddenin gerekçesinde de; kişilerin masumiyet karinesinden yararlanma hakkını ihlal etmemek, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasını engellememek ve özel hayatın veya haberleşmenin gizliliğini ihlal etmemek kaydıyla, soruşturma evresindeki işlem içeriklerinin haber konusu yapılmasının haber verme hakkı çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği, kişi hakkında yakalama kararı veya zorla getirme emri verilmiş olduğunun, bu karar veya emrin icra edilmekte olduğunun veya icra edildiğinin, kişinin şüpheli sıfatıyla gözaltına alınmış olduğunun, kişinin konutunda veya işyerinde arama yapılmakta olduğunun veya yapıldığının haber konusu yapılmasının gizliliğin ihlali olarak değerlendirilemeyeceği ifade edilmiştir....

          Fakat Anayasasının 137/3, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 24/4 ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu 41/3-B maddeleri, TCK'nın 30. maddesi bağlamında birlikte değerlendirildiğinde, askeri bir hizmete ilişkin olmak kaydıyla mutlak itaat kuralı gereğince konusu suç teşkil eden emrin yerine getirilmesi halinde de hukuka uygunluk nedenlerinin maddi şartlarında hata kurumunun olaysal olarak değerlendirilmesi ve şartları oluştuğunda uygulanması mümkündür. B-) Bölge adliye ve ilk derece mahkemelerince sübutu kabul edilen dosyaya konu olaylar: 15 Temmuz 2016 tarihinde ülke genelinde meydana gelen darbe girişimi kapsamında, Kars ili Sarıkamış ilçesinde bulunan 9....

            Acele hâllerde verilen sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirilecek, aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince yazılı emrin alınması sağlanacaktır. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirmek zorundadır. "Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi" başlıklı CMK’nın 139. maddesi; "(1) (Değişik: 21/2/2014–6526/13 md.) Soruşturma konusu suçun işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilememesi hâlinde, kamu görevlileri gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebilir. Bu madde uyarınca yapılacak görevlendirmeye hâkim tarafından karar verilir. (Mülga son cümle: 24/11/2016-6763/27 md.)(…) (2) Soruşturmacının kimliği değiştirilebilir. Bu kimlikle hukukî işlemler yapılabilir....

              -DİĞER ALACAKLI GEÇİCİ HESAPLAR-DİĞER hesabına, akabinde ... no’lu kredili Bankomat hesabına alacak kaydedildikten sonra , bu hesaptan 6.105,- TL’lik kısmı “ KK” (Kısmen Karşılıklı) açıklaması ile Banko-mat hesabından çıkartılarak, havale talimatındaki açıklamada yazan emrin yani, kredi kapatılmasını teminen 10.640,94 TL nakit tahsilat şeklinde işleme tabi tutularak, 22.04.2005 tarihi itibariyle 10.648,- TL anapara borcu üzerinden taşıt kredisi bakiyesi, taşıt kredisi borcu kapatılmış olmaktadır. Bankacılık tekniği açısından zorunlu olan, havalenin öncelikle ...- ALACAKLI GEÇİCİ HESAP-Diğer VE ordanda ALACAKLI CARİ HESABA (Kredili Bankomat Hesabı) alınarak TAŞIT KREDİSİNİN kapatılması işleminde kesilen mahsup fişlerinde Davalıların imzasının alınmasında zorunluluk bulunmamaktadır. Bankacılık tekniği açısından işlemin bu şekilde tekemmül ettirilmesi gerekmektedir....

                İcra Müdürlüğünün 2018/4079 esas sayılı dosyası nedeniyle eldeki şikayete konu takipten en geç satış ilanının tebliğ edildiği 31/10/2018 tarihinde haberdar olduğunun anlaşıldığı, borçlunun ödeme emrin 31/10/2018 tarihinde öğrendiği bu tarihten itibaren yasal (7) günlük süreyi geçirdikten sonra 30/11/2018 tarihinde mahkemeye başvurduğu belirtilerek şikayetin süre aşımından reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı T1 Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Adana 11....

                Davalı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; Yargıtay'ın olay tarihindeki içtihadının ödeme emrin tebliğ edlmeden yapılan itiraz nedeniyle itirazın kaldırılmasının istenemeyeceği yönünde iken sonradan değişen içtihada göre karar verilmesinin sürpriz karar yasağına aykırı olduğunu, tedbir nafakasına karar verilmeden önce gerçekleştirilen ödemelerin de dava tarihi esas alınarak nafakala mahsup edilmesi gerektiğini, ödemelerde nafaka borcuna ilişkin herhangi bir ifade yer almasa dahi ödemelerin nafaka ödemesi olmadığının alacaklı tarafından ispatlanması gerektiğini, alacak likit olmadığından davacının inkar tazminatı talebinin de reddi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2020 NUMARASI : 2019/317 ESAS 2020/143 KARAR DAVA KONUSU : Emrin KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; davacı tarafın, müvekkilin ilk Elektrik Enerji Ür. San. Ve Tic. Aş.'nin ortaklarından olduğunu, şirketin ödenmeyen damga vergisi ve prim borçları nedeniyle, müvekkil kurum tarafından davacıya gönderilen 2019/10506, 2019/10507, 2019/10508, 2019/10438, 2019/10439, 2019/10440 takip numaralı ödeme emirlerinin haksız ve usulsüz olduğunu iddia ederek bu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini, açılan bu davanın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu