Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı idare vekilinin istinaf sebepleri: 1- İş bu davaların seri dava niteliğinde olduğunu, davalı olarak TEDAŞ GM'ne karşı tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talepli birden fazla farklı davacı adına aynı vekil tarafından bu davaların açıldığını, AAÜT'nin 22.maddesine göre seri dava vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, ilk derece mahkemesinin bu taleplerini kabul etmediğini, 2- Davacı tarafından müvekkil kuruma karşı daha önce kamulaştırmasız el atma davası açılmış olup, tapu kaydına 31/b şerhinin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma davasının amaç ve sonuç itibariyle kamulaştırma davasıyla aynı nitelikte olduğunu, yasanın bu maddesinin kamulaştırmasız el atma davalarında da uygulanabileceğini, 3- Kamulaştırmasız el atma davalarında kurum lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devri sebebiyle yapılamadığını, 4- Kamulaştırmasız el atma davalarında sundukları cevap dilekçelerinde "davalıdır" beyanı...

SAVUNMA:Davalı Vekili Cevap Dilekçesinde Özetle; davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma davasının hukuka ve yasaya aykırı olması nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava açmadan evvel kamulaştırma yasası gereğince teşekküllerine müracaat ederek söz konusu gayrı menkulün kamulaştırılması talep etmelerinin gerektiğini, davalı tarafından kamulaştırmasız el atma davasının yerine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tapu iptali, davalı TEDAŞ adına tescil ve bedel talebi yönünde açması gerekirken tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dağıtım şirketi GDZ Elektrik A.Ş. ile yapılacak olan yazışmalar neticesinde dava konusu taşınmaza herhangi bir fiili el atma olup olmadığı, özel şahıs veya şahıslara ait bir hattın geçip geçmediği ve fiili el atma varsa sorumluluğun TEDAŞ ya da GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş.'...

SAVUNMA: Davalı T3 A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan kamulaştırmasız el atma davasının hukuka ve yasaya aykırı olması nedeniyle reddini talep ettiklerini, davacı tarafından dava açmadan evvel kamulaştırma yasası gereğince teşekküllerine müracaat ederek söz konusu gayrı menkulün kamulaştırılması talep etmelerinin gerektiğini, davalı tarafından kamulaştırmasız el atma davasının yerine kamulaştırmasız el atma nedeniyle tapu iptali, davalı TEDAŞ adına tescil ve bedel talebi yönünde açması gerekirken tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, dağıtım şirketi GDZ Elektrik A.Ş. ile yapılacak olan yazışmalar neticesinde dava konusu taşınmaza herhangi bir fiili el atma olup olmadığı, özel şahıs veya şahıslara ait bir hattın geçip geçmediği ve fiili el atma varsa sorumluluğun TEDAŞ ya da GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş.'de olmasına göre beyanda bulunacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası haksız fiilden kaynaklanan bir dava olup, bu davada davacıya verilen tazminat kamulaştırma bedeli değil, haksız el atmanın karşılığı olan tazminattır. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında ancak Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin yerleşmiş uygulamalarına göre Kamulaştırma Kanununun taşınmazlara değer biçilmesine ilişkin hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. Ancak usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılması halinde uygulama olanağı olan yasanın 31/b maddesi bu tür davalarda kıyas yoluyla uygulanamaz....

Bu dava şartının yerine getirilip dava açılması hâlinde, fiilen el konulan taşınmazın veya üzerinde tesis edilen irtifak hakkının el atma tarihindeki vasfına göre, dava tarihindeki değeri, belirlenmelidir. 1983 yılı öncesi el atma halinde maktu harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır. 1983 sonrası el atmalarda ise, uzlaşma dava şartı aranmaksızın ,taşınmazın dava tarihindeki vasfına göre değerlendirme yapılmalıdır. Bu durumda nispi harç ve vekalet ücreti taktiri ile hüküm kurulmalıdır....

Davaya konu taşınmaz hakkında kamulaştırma işlemi olup olmadığı ve buna ilişkin tüm evraklar ilgili idareden getirtilmeli taşınmaza fiili el atma tarihi sorulmalı, taşınmaza fiili el atma tarihi net olarak belirlenmeli, bu kapsamda taraflara el atma tarihi ile ilgili delillerini ibraz etmek üzere süre verilmesi gerekirse 09/10/1956 tarihinden önce çekilmiş bu tarihe yakın hava fotoğrafları getirtilip mahallinde keşif yapılmak suretiyle el atma tarihinin kesin olarak belirlenmesi gerekir. Taşınmaza 09/10/1956 gününden önce el atıldığı kabul edildiği takdirde davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir....

Ancak; 1-HMK. nun 26. maddesi gereğince, hakim davacının talebi ile bağlı olup bu talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceğinden, talep edilen 10.000 TL yerine 66.000 TL ye karar verilmesi, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen Geçici 6.maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkaraları 13.03.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarih, 2013/95 Esas ve 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edildiğinden; 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

    Kamulaştırmasız el atma davaları idarenin 09/10/1956 tarihinden sonra el koyduğu taşınmazlarla ilgili olarak açılabilir. 09/10/1956- 04/11/1983 tarihi arasındaki el atmalarla 04/11/1983 tarihinden sonraki el atmalara farklı hükümler uygulanır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden taşınmaza el atma tarihinin 1983 yılı sonrası 2006 yılı olduğu anlaşılmaktadır. Kamulaştırmasız el atma davalarında bilirkişi kurulunun oluşturulmasında ve raporların düzenlenmesinde Kamulaştırma Kanununun 15. maddesi hükmü bedel tespiti yapılırken Kamulaştırma Kanununun 11. maddesi göz önünde bulundurulur. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmazın imar planları içinde yer aldığı ve arsa vasfında bulunduğu taraflar arasında niza konusu değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da, arsa vasfında kabul edilerek taşınmaza değer biçilmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı belediyenin taşınmaza herhangi bir el atmasının bulunmadığını, çim ekilmiş olmasının taşınmaza temelli, kalıcı bir el atma olduğunu göstermeyeceğini, mahallelinin talebi üzerine çirkin görüntünün giderilmesi amacıyla çalışma yapıldığını, davanın Milli Eğitim Bakanlığına yöneltilmesi gerektiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:Davanın kısmen kabulüne, 214.479,24 TL kamulaştırmasız el atma tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Antalya İli Kepez İlçesi Atatürk Mahallesi 11136 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davacının miras bırakanı Ayşe Dalanlar adına kayıtlı 101/11450 paydan davacı T1 intikal edecek 33,67 m2 payın tapu kaydının iptali ile davalı belediye adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği anlaşılmıştır....

    Mahkemece kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil talebi yönünden davanın ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava konusu taşınmazlara ilişkin idarenin Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele el koyma talep ettiği ve 17.06.2011 tarihinde Mahkemece el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin bu durumda haksız el atmasından bahsedilemeyeceği düşünülmeksizin acele el koyma tarihinden itibaren istenilen ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi, 2-Tapu maliki ve dava açan kişi Esme Korkmaz olduğu halde, gerekçeli karar başlığında davacı olarak Alettin Korkmaz adının yazılması, Doğru görülmemiştir....

      UYAP Entegrasyonu