Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacının ek 13. maddede belirtilen ihtiyaç sahiplerinden olmadığı düşünülerek tapu iptali ve tescil isteminin reddedilmesi ve alacak istemi hakkında inceleme yapılması yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 13.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne davalının itirazının 1.042.02 YTL asıl alacak, 329.39 YTL işlemiş faiz, 16.47 YTL BSMV tutarı üzerinden iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren istenilen oranda temerrüt faizi yürütülmek suretiyle takibin devamına, asıl alacağın %40’ı oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı yanca temyiz edilmiş, mahkemenin 20.04.2007 tarihli ek kararı ile davalının temyiz istemi HUMK’nun 432/4.maddesi uyarınca reddedilmiş, bu ek karar da davalı tarafça süresinde temyiz edilmiştir. 1-Mahkemece hükmedilen toplam miktara göre hükmün temyiz edilebilirliği bulunduğundan yerel mahkemenin kesinlik sınırı nedeniyle temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı yerinde görülmediğinden kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının...

      Davacı ..., 31.07.2014 tarihinde taşınmazın müşterek murislerinden kaldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/6 payının ... adına, 5/6 payının ise ... adına tesciline karar verilmiş; hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Mahkemece, 17.03.2016 tarihli ek karar ile temyiz isteğinin süre nedeniyle reddine karar verilmiş, bu kez iş bu ek karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacı ..., 31.07.2014 tarihinde taşınmazın müşterek murislerinden kaldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/6 payının ... adına, 5/6 payının ise ... adına tesciline karar verilmiş; hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Mahkemece, 17.03.2016 tarihli ek karar ile temyiz isteğinin süre nedeniyle reddine karar verilmiş, bu kez iş bu ek karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi dışında davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili tarafından açılan tasarrufun iptali davası sonunda davalılar ... ve ... hakkındaki davanın kabulüne diğer davalılara ilişkin davanın reddine dair kararın harç ödenmeksizin tebliğe çıkarılmasına ilişkin davacı vekilinin talebi mahkemece ek karar ile reddedilmiş olup davacı vekilinin sözü edilen kararı temyiz isteği de mahkemece verilen kararın temyiz kabiliyetinin olmaması nedeniyle reddedilmiş, bu karar da davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

            İcra Müdürlüğünün 2013/4362 takip sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalının itirazında haksız olması ve alacak likit olduğundan takipteki asıl alacak miktarının % 20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ilişkin verilen kararın davalı tarafça yapılan temyiz istemi 07/03/2018 gün ve 2017/362 E. - 663 K. sayılı ek kararı ile temyiz harcının süresinde yatırılmadığı gerekçesiyle reddedilmiş, bu defa davalı tarafça ek karar temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, itirazın iptali istemine ilişkindir....

              Somut olayda hakem heyeti kararının iptali istemiyle açılan dava sonucunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş, kararın, davacı vekilince temyizi üzerine, mahkemece, temyiz masraflarının çıkarılan muhtıra tebliğine rağmen süresinde yatırılmadığı gerekçesiyle 02.06.2016 tarihli ek kararla temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ek kararın, davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizin 23.01.2017 günlü ilamıyla ek kararın onanmasına hükmedilmiştir. Davacı vekilinin karar düzeltme istemi hakem heyeti kararının iptali istemiyle açılan davada verilen mahkeme ek kararını onayan Dairemiz ilamına ilişkindir. Bu durum karşısında, Dairemiz ilamına karşı karar düzeltme istenemeyeceğinden, karar düzeltme talep eden davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme istemli dilekçesinin REDDİNE, 01/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                (X) AZLIK OYU : Dava, Sosyal Sigortalar Kurumuna bağlı sağlık kuruluşlarında görev yapan personele aylık 80 saate kadar tutulan nöbet hizmetlerinden dolayı ek ödeme yapılmayacağı yolundaki SSK Ek Ödeme Yönergesinin 5. maddesinin 11. fıkrasının Danıştay 11. Daire kararı ile iptali üzerine nöbet hizmetlerin ilişkin ek ödeme verilmesi için yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ve 2003-2005 yılları arasındaki ek ödeme tutarının ödenmesi istemiyle açılmıştır. Dosyadan anlaşılacağı üzere, nöbet hizmetinden dolayı ek ödeme yapılmasını engelleyen Yönergeye karşı süresi içinde dava açmayan davacı, bu Yönergeye karşı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası tarafından açılan davanın iptalle sonuçlanması üzerine yaptığı başvurunun reddi üzerine dava açmıştır. Davacı, düzenleyici işlemin iptali nedeniyle ortaya çıkan yeni hukuki durumdan yararlanmak ve geçmişe yönelik olarak maddi haklarının ödenmesini istemektedir....

                  İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince; 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 28. maddesine istinaden yürürlüğe konulan Sosyal Güvenlik Kurumu Ek Ödeme Usul ve Esaslarının 8. maddesiyle, fatura ve reçete inceleme komisyonlarında fiilen görev yapan personele "ilave ek ödeme" yapılmasının öngörüldüğü; diğer taraftan 11/10/2011 tarih ve 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen Ek 9. maddeyle Devlet memurlarına ek ödeme verilmesinin kurala bağlandığı; ayrıca 14/01/2012 tarihinden geçerli olmak üzere, 5502 sayılı Kanun'un ek ödemeye ilişkin 28. maddesinde değişiklik yapıldığı; bu değişiklik sonrasında 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen Geçici 11. maddeyle de, 14/01/2012 tarihi itibarıyla 5502 sayılı Kanun'un 28. maddesine göre yapılan ek ödemenin, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 9. maddesine göre yapılan ek ödemeden fazla olması halinde, aradaki farkın, fark giderilinceye kadar tazminat olarak ödenmesinin...

                    Danıştay Savcısı … 'ün Düşüncesi : Dava, kız meslek lisesi giyim bölümü mezunu davacının 1996 yılında girdiği ÖYS (ikinci basamak) sınavında 2547 sayılı Yasanın ek 21.maddesi uyarınca ek puan uygulanmadığından bahisle sınav sonuç belgesinin iptali dileğiyle açılmıştır. 2547 sayılı Yasanın 3670 sayılı Yasa ile değişik ek 21.maddesinde, "... mesleğe veya belli sanat dallarına yönelik programlar uygulayan liselerin mezunları aynı meslek veya sanat dalında bir yüksekokul veya meslek yüksekokuluna girmek istedikleri takdirde merkezi sınavla almış oldukları puanlarına Yükseköğretim Kurulunun, meslek dalına göre tesbit edeceği ölçü dahilinde Milli Eğitim Bakanlığının uygun görüşü alınarak artı puan verilir..." kuralı yer almıştır....

                      UYAP Entegrasyonu